______________________________________
İlk günümüzü anımsamamızın beni bu kadar duygulandırması normal miydi bilmiyorum ama kendimi tutuyor olmasam ağlardım sanırım.
Belki de içimdeki birikmişliklerdendi bu his, kim bilir..
Dolan gözlerimi umursamadan Arda'nın yüzüne daha çok yaklaşıp hafifçe gülümsedim.
"Nasıl bir teşekkür?"
Bu söylediğime çok ufak bir tebessümle karşılık verip belimi kavradı ve bir anda sırtımı kapıya yaslayıp vücudunu vücuduma bastırdı.
"Seni öpmeme izin vermen yeterli olur sanırım.."
Zar zor yutkundum ama hiçbir şey söylemedim. Ondan mahrum kaldığım gün sayısı 2 bile değildi ama ben onu çok özlemiştim ve beni öpmesini her şeye rağmen çok istiyordum. Bu yüzden ellerimi çıplak göğsüne koyup gözlerimi kapattım ve nefesini dudaklarımda hissettiğimde karşılık vermesemde beni öpmesine izin verdim.
Bana ne oluyordu bilmiyorum ama sadece cinsel arzular yüzünden başlayan ilişkimiz bambaşka bir evreye gelmişti sanki.. Bana dokunuyor olması bile içimi titretiyordu.
Dudaklarımı uzun uzun ve her zamankinden çok daha yavaş bir şekilde öpüp geri çekildikten sonra gözlerimi açmama bile fırsat vermeden kafamı göğsüne bastırdı ve hiçbir şey beklemeden durdu öylece.
Bunu neden yapıyordu bilmiyorum ama nefes alışı pek normal değildi. Şey gibiydi sanki.. Ağlıyor gibi..
"Arda.."
Kafamı kaldırıp yüzüne bakmak istediğimde hala saçımda gezinen eliyle bana engel oldu ve diğer kolunu da doladı vücuduma.
Kalbinin göğsüne çarpışını duyabiliyordum ve nefes alışı gerçekten düzensizdi ama hiçbir şey söylemiyordu.
Gerçekten ağlıyor olabilir miydi?
"Arda.."
İkinci kez ona sesleniyordum ama bana cevap vermek yerine belime doladığı kolunu sıkılaştırıp "Her şeyi mahvettim.." dedi fısıltıyla.
Ve evet.. Ağlıyordu..
Her şeyi mahvetmiş olduğu doğru olabilirdi ama bu cümle yüreğimi sızlatmıştı ve böyle bir durumda üstüne gitmek istemiyordum.
Yalnızca kollarımı ona sarıp "Sorun değil.." dedim titreyen sesimle. "Düzeltmeye uğraştığının farkındayım.."
Sesim titriyordu çünkü sevdiğim adam kollarımın arasında ağlıyordu. Bu duyguyu nasıl tarif edebilirdim ki?
Yine de ağlamamaya uğraşıp ona daha sıkı sarıldım ve ağladığını biliyor olmama rağmen bunu görmemi istemediği için kafamı kaldırmadım bir süre.
Öylece ona yaslandım ve ıslak saçlarından yanağıma damlayan suların boynuma akıp giderken yarattığı rahatsız edici hissi düşündüm boş boş.
Sonra aklıma gelen şeyle kafamı hafifçe kaldırıp "Az önce Alya'nın yanındaydım." dedim. "Sanırım benden o kadar nefret etmiyor biliyor musun?"
Arda duş aldığı için kızaran ve ağladığını belli etmeyen gözlerini gözlerime dikip "Nasıl yani?" dediğinde geri çekilip "Öyle.." dedim. "Bana bakışları rahatsız edici değil. Yalnızca durgun ve.. Nasıl desem, belki biraz mahcup. Benden nefret etmiyor bence."
Arda bu söylediğime kaşlarını çatıp "Senden neden nefret etsin ki?" dediğinde şaşkınlıkla omuz silkip "Yani, bilmem.." dedim. "Sonuçta benimle olmanı istemiyor ya, o yüzd-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaz Yağmuru (+18)
ChickLitBu kitap ağır cinsellik içerir, rahatsız olacaklar okumasın lütfen!! Ayrıca kitabı can sıkıntısından yazdığım için yazım kurallarına dikkat etmicem. Edebi bişey beklemeyin. Günlük ağızla yazılacak. Konusu🏖️ Kız kıza tatile çıkan 4 arkadaşın kendile...