Not: The originals dizi değil, bir kitap serisidir bu bölümde.
Not 2: Guardian serisinin bir benzeri😉
Oy verip yorum yapmayı unutmayın lütfen!!!
İyi okumalar...The Originals serisinin son kitabını bitirmene yaklaşık on, on beş sayfan kalmıştı. Kitapta her şey o kadar heyecan verici ilerliyordu ki uykun tamamiyle kaçmıştı ve yarın okula gidecek olman umrunda bile değildi. Bir sayfa daha diye diye saati gecenin ikisine getirmiştin. Annen seni böyle görse başının etini yiyebilirdi.
"Melez olmayı başaran Klaus Mikaelson, gücüne güç katmış olabilirdi lakin bilmediği bir şey vardı. O da kardeşlerinden birinin ona ihanet etmek üzere olduğu gerçeğiydi."
Kitabın son cümlesini okuduğunda ağzın açık kalmıştı. Birkaç kez kitabı kontrol edip durdun. Evet, son sayfanın son cümlesi buydu. Yaşadığın şokla bir süre boş boş duvarı izledin.
"Ne demek biri ihanet eder ya? Nasıl benim Klaus'uma ihanet ederler? Edemezler! Yazar kafayı yemiş olmalı."
Kendine kendine konuşup dururken elindeki kitaba baktın. Kim bilir yeni kitap ne zamana çıkacaktı?
"Nasıl bekleyeceğim o kadar süre? Of!"
Kitabı sıkıntıyla yere fırlattığında hiç beklemediğin bir şey olmuştu. İçinde bulunduğun oda gitmiş ve kendini bambaşka bir yerde bulmuştun. Bu gece yaşadığın ikinci şok olurken korkuyla etrafına bakındın. İnsanlarla dolu bir sokaktaydın. Festival gibi bir şey olduğunu düşünüyordun çünkü herkes keyfine bakıyordu. İnsanlar ortama uygun giyinikken, sen pijamalarınla dikiliyordun kaldırımın kenarında.
"Uykusuzluktan halisünasyon mı görüyorum acaba?"
Biraz daha etrafını izlemeye dalmışken, yoldan geçen biri süratle sana çarpıp sendelemene neden olmuştu. Az kalsın yere düşüyordun ama sana çarpan beyefendi sağ olsun ki düşmene izin vermemişti. Kolundan tuttuğu gibi eski pozisyonuna gelmeni sağlayan kişiye sinirle baktığında adamın gülmesine vesile olmuştun.
"Hayvan mısın? Az kalsın ölüyordum."
Sözlerin karşındakini daha çok güldürmüştü. Bir dakika dedin içinden. Bu adam sana çarpıp seninle temasa geçebildiğine göre kesinlikle halisünasyon görmüyordun. Bütün bunlar gerçek olmalıydı. Sinirli yüz ifaden yerini yeniden korkuya bırakırken, karşındaki adamın varlığını unutmuştun.
"Bu kadar dramatik olma, hayatım. Alt tarafı sendeledin."
Sesini duyar duymaz sana çarpan kişiye çevirdin bakışlarını. Bilmediğin bir yerde herhangi biriyle kavga etmek istemiyordun şahsen. O yüzden karşındaki adamın suyuna gitmek istedin. Tam ağzını açıp konuşacağın sırada başka biri gelip tüm laflarını boğazına dizmişti.
"Burada ne dikilip duruyorsun, Kol? Gitmemiz gerekiyor, herkes bizi bekliyor."
Evet, bugünün üçüncü şokuyla karşı karşıyaydın şimdi. Kol mu? Hani şu Mikaelson olan mı? Okuduğun kitaptaki hani? O zaman bu sarışın kadın da-
"Patlama, Bex. Ev bir yere kaçmıyor ya!"
Bex yani Rebekah da şu an tam karşındaydı ve her zaman olduğu gibi Kol ile kavga ediyorlardı. Bayılmak üzereydin. Resmen ölüp bittiğin serinin içindeydin. Sevdiğin karakterler yanıbaşında kavga ediyorlarken sen ise pişmiş kelle gibi sırıtıyordun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİKAELSONLAR İLE HAYAL ET
FanfictionSiz de benim gibi the originals aşağıysanız ve tabi Mikaelsonların, o zaman doğru adrestesiniz. Çünkü burada bol bol serilerimiz ve hayal etlerimiz var. Hadi durmayın ve okumaya başlayın. Not: Kitabın tüm hakları saklıdır. Kesinlikle kopyalanamaz...