Game of Seduction | 18

11. Zevk

Ani hareketiyle beni kolumdan çekerek içeriye soktu. Yatak odasına girer girmez kapıyı kapatıp beni kapıya yasladı.

Ne olduğunu anlayamıyordum. Üzerinde bir dengesizlik vardı nedense. Ve bana nedenini anlatmak yerine böyle yapıyordu.

'Keş sunu.' Dedim kapı ile arasından çekilmeye çalışarak. Ellerini kapının üzerine yerleştirerek gitmemi engelledi.

(Buttondan şarkıyı dinleyebilirsiniz ->)

'Aiden..' cümlemi keserek dudağımı dudakları arasına aldı. Kendini bana bastırınca inlememe hakim olamayarak agzının içine inledim.

Benim üzerimdeki etkisinin bukadar büyük olmasından nefret ediyordum. İnlememden sanki cesaret alarak kapıdaki ellerini belimi yerleştirerek beni kaldırdı. Bacaklarımı beline sardığımda yavaşca yatağına götürdü.

Beni yatırdıktan sonra üzerime çıkıp boynumu sömürmeye başladı ve bunu yaparken gömleğin geri kalan düğmelerini açıyordu. Çıkarttıktan sonra hızlı bir hareketi ile kendi tişörtünü de çıkarttı. Ardından küçük öpücükleriyle göğsüme doğru ilerledi.

Beni hafifce kaldırıp sütyenimin kopcalarını çözdüğünde çıplak göğüslerim gözlerinin önüne serilmişti. 'Aiden..' İsmini inlemelerimin arasında söyleyebilmiştim.

Bana aldırmadan göğüsümün ucunu dişlediğinde ağzımdan zevk ve acıyla karışık bir çığlık çıktı. 'Aiden.' İsmini sayıklamayı bırakıp birşey yapmam gerekiyordu. Ama şu ağzıyla yaptıkları. Tanrım! Neden bukadar iyi hissetmemi sağlıyorduki?

Göğsümün birini emerken, diğerini sıkıyordu. Artık altında zevkten kıvranmaya başlamıştım ve durmasını istemiyordum.

Yavaşca diliye aşağıya inmeye başlamıştı. Küçük dil darbeleri beni kendimden geçiriyordu.

Kadınlığıma vardığında ilk olarak kilotumun üzerine bir kaç küçük öpücük kondurduktan sonru aşağıya sıyırıp çıkarttı. Ardından bacaklarımı açarak kafasını vajinama yaklaştırdı.

Oramda dudaklarını hissetiğimde, vucudum kasıldı. Ardından dil darbeleri ile odayı inlemelerim doldurdu. Ellerimi şacına gecirerek onu kendime bastırdım.

Zevkten inlemelerim arasında adını sayıklarken vucudumun artık titremeye başladığını hissettim.

Bir süre sonra başını kaldırdığında pantolonu çıkarttı. Ardından boxerını çıkartacağında gözlerimi büyüttüm.

Evet şu anda ona bekaretimi vermek üzereydim ve belki bundan pişman olacaktım ama şu anda istediğim buydu.

İstediğim bu olsa bile, Aiden ilkim olduğunu bilmeliydi. Bunun gözünde birşey değiştireceğinden değil, sadece söyleme gereği duydum.

Boxerını çıkarttığında tekrar üzerime eğildi. Nefesinin kesik kesik olduğunu duyabiliyordum. 'Aiden sana birşey soylemem gerekiyor.'

Kendini bana bastırarak boynumu öpmeye devam etti. 'Hm' sesi boğuk çıkmıştı. 'Boşver önemli değil.' Evet söylemekten vaz geçmiştim. Ne farkedecekti ki? Kim bilir kaç kişinin ilki olmuştu.

Birden içime girmesi ile attığım çığlığın denizin diğer tarafından duyulabileceğinden emindim. Duyduğum acı ile tırnaklarımı sırtına geçirdim. Gözlerim kararmaya başladığında bilincimi kaybetmek üzereydim.

İçimdeki git gelleri yavaşca acıdan zevke dönüşürken elimin birini sırtıntan saçlarına götürdüm.

Aiden tekrar göğüsümü emmeye başladığında kendimi iyice kaybederek tırnaklarımı yastığıma geçirdim.

Vucudumun titremesi ile içimde birden daha önce hissetmediğim birşey hissettim. Göğüsümü bırakarak kulağıma yaklaştı. Kesik kesik olan nefesini boynumda hissediyordum. 'İşte benim için boşaldın güzelim.'

Bir kaç kere daha git gel yaptıktan sonra Aiden içimden çıkıp boşaldı. Kendimi yatağa bırakmam ile nefes alışverişimi kontrol etmeye çalıştım.

Yanıma yattığında omuzumda bir öpücük hissettim. Kendini övdüğü kadar varmış gerçekten.

Ona doğru döndüğümde gözlerini kapatmıştı. Aynısını yaparak ona sokuldum.
--

Gözlerimi açtığımdan Aiden hâla yanımda uyuyordu. Aslında gitmiş olmasını beklerdim. Onu uyandırmadan yavaşca kalkmaya çalıştığımda homurdanarak beni kollarının arasına aldı. 'Artık gitmem gerekiyor Aiden.' Gözlerini açıp benimkilere dikti.

'Biraz beklersen ben bırakırım seni.' Başımı salladım. Beni bırakıp yatak örtüsünü üzerinden atıp kalktı.

Banyoya girdiğinde akan su sesleri geldiğinde duşa girdiğini anladım. Ben de kalktığımda yerdeki iç çamaşırlarımı üzerime geçirdim. Ardından koltuğun üzerindeki elbisemi giydim. Duvarda asılı olan aynada ellerim ile saçlarımı düzeltirken Aiden'ın banyodan sadece belinde bir havlu ile çıktığını gördüm.

Yere eğilip ayağımın yanındaki tişörtünü aldım elime ardından tekrar baktım Aiden'a

Elindeki diğer bir havlu ile saçını kurularken dudağımı ıssırarak onu izliyordum.

'Oradan öyle izlemeye devam mı edeceksin?' Gözlerimi kaslı gövdesinden ayırıp sırıtan yüzüne baktım. 'Şey hayır, ben seni dışarıda bekliyorum.'

Gülerek yanıma yaklaştı. Elimdeki tişörtten çekerek beni kendine yaklaştırdı. Düşmemek için tişörtü bırakıp ona tutundum.

Nazikce dudaklarımı öptüğünde ona düşünmeden karşılık verdim. Dudaklarıma gülümserken öpüşünü birden derinleştirdi.

Nefessiz kaldığımda yavaşca geriye çekilip nefesimi kontrol etmeye çalıştım. 'Ben şey, dışarıdayım.' Deyip odadan çıktım.

Kendimi dışarıya atıp temiz havayı içime soludum. Denizin kokusu burnuma dolarken bütün olanlar gözümün önünden tekrar geçerken kalp atışlarımın hızlandığının hissettim. Neden böyle olduğumu anlamıyordum.

Arkamdan gelen sahte öksürme sesi ile başımı Aiden'a döndüm. 'Gidelimmi?' Başımı sallayarak arabaya doğru ilerledim.

Kapımı açtığında geçip yolcu koltuğuna oturdum. O da direksiyonun arkasına oturduğunda plaj evinden ayrıldık.