Selam canlar, bu akşam evde olmayacağım için yeni bölümü şimdiden yayınlıyorum. Umarım 2016'da bütün dilekleriniz gerçekleşir. Şimdiden sizlere mutlu yıllar!♡
♡♡♡
'Jay!' Onu kendime çekerek boynuna sarıldım. 'İyiki geldin, yoksa sıkıntıdan patlıyordum.' Gülerek kolunu belime sardı.'Tabi sıkılırsın böyle, gel hadi dans edelim.' Elimden çekerek beni dans eden bedenlerin arasına götürdü.
İnsanların Jay'e neden güvenmediklerini anlamıyordum. Abby bile beni kaç defa uyarmıştı, ama umursamıyordum. Benim yanımda çok nazikti ve onunla vakit geçirmek nedense hoşuma gidiyordu.
Aiden gibi değildi. İşte kahretsin yine gelmişti aklıma. Neden onları kıyaslıyordumki? Unut Aiden'ı, artık yanıma yaklaşmasını istemiyordum.
Birden Jay'ın ellerini belimde hissettiğimde gerçek dünyaya geri geldim. 'Bu şarkıyı biliyormusun?' Kulaklarıma dolan muziği çok seviyordum. Başımı salladım. 'Evet.'
(Dansı videodan izleyebilirsiniz x♡)
Kizomba, bu dansa aşıktım. Öğrenmem zaman almıştı. Londradaki arkadaşım Devan öğretmişti bana. Davet ettiği partilerde genelde bu tür danslar yapılırdı ve çoğu dansı orda öğrenmiştim.
Etrafıma baktığımda çoğu kişi dans pistinden çekilmişti. Galiba dansı bilmedikleri için, ve ben şu anda Devan'a dua ediyordum. Sayesinde rezil olmaktan kurtulmuştum.
Jay'in elinin kalçama kayarak beni kendi kendisine bastırdığını hissettim. Müziğin ritminde iki geri bir ileri gidiyorduk. Kalçamı müziğin ritminde hareket ettirerek, attığı adımları takip ediyordum.
Etrafımızdakilerin bakışları sırtıma batsada aldırmamayı denedim. 'Bu dansı bildiğini bilmiyordum.' Kulağıma fısıldamıştı. Güldüm. 'Benim hakkımda bilmediğin daha çok şey var.' Kulağıma gülüşü dolarken kolumu havaya kaldırıp dönmemi sağladı. Birden sert bir gövdeye çarptığımda affalladım.
Bu sefer elini belime yerleştiren Aiden'dı. Başımı Jay'e çevirdiğimde ona kızgın bir bakış atıp çekildi.
'Ne yaptığını sanıyorsun sen?' Çevremizdekilerin bakışları bizde sabitleşince Aiden ile dans etmeye başladım. 'Arkadaşlarının içindeyiz, farkındamısın bilmiyorum.' Dedim sorusunu cevaplamayarak.
'Sana Jay'den uzak durmanı daha kaç defa söylemem gerekiyor?' Kalçamı müziğin ritminde sallamaya devam ettim. 'Bu seni neden bu kadar ilgilendiriyor?' Galiba karşılıklı birbirimizin sorularına cevap bulamıyacaktık.
'Jay'den uzak dur.' Gözlerimi devirdim. 'Beni mi kıskanıyorsun yoksa?' Eli belimden kalçama doğru kaydı. 'Bakışlarını kaçırmak yerine yanıma gelseydin, sadece seninle dans ederdim belkide.' Güldü. 'Dans etmek değilde, altıma daha çok yakışıyorsun sanki ha?'
Ellerini üzerimden itip bır kaç adım geriledim. 'Benden uzak dur artık Aiden.' Ona arkamı dönerek kalabalığın içine girdim.
Evinden çıktığımız anda bam başka biri oluyordu. Anlamakta zorlanıyordum artık.
Ama bitti, birdaha bana yaklaşmasına izin vermeyeceğim.
'Grace?' Abby'nın sesini duyduğumda başımı çevirdim. 'Daha yeni olanlar da neydi?' Omuzlarımı silktim. 'Hiç birşey.'
'Yemezler canım, Aiden ile aranızdaki elektrik olağın üstüydü.' Başımı salladım. 'Aiden ve ben diye birşey. yok, dolayısıyla elektrik falan da yok.'
Gözlerini devirdi. 'Hadi Chris'i bekletme, bende eve gidiyorum artık Josh aradı.' Diye yalan söyledim, yoksa beni bırakmazdı. 'Anladım tamam.' Ona sarıldım. 'Detayları yarın alırım ama.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Game of Seduction | 18
Teen FictionAdım Aiden.' Diğer kulaklığımı da çıkartıp başımı adının Aiden olduğunu öğrendiğim çocuğa döndüm. 'Adını sorduğumu hatırlamıyorum.' Onu bozmaya çalışsam bile sırıtmaya devam ediyordu. 'Biliyorum, ama az sonra şu ilerideki tuvalet kabininde ihtiyacın...