(Mültide Mason Jones)
Kahretsin nekadar aptalım! İnsanların beni uyarmasına rağmen dinlememiştim. Kendimi Jay'in iyi birisi olduğuna inandırmıştım.
Kahretsin Mason birde herşeyi çekmişti. Başım fena beladaydı!
Hızla bar'a doğru ilerledim. Onu şu anda öldürebilirdim!
Yanına geldiğimde hiç birşeyden haberi yokmuş gibi gülümsedi. Adi! 'Sana güvenmiştim!' Bu dediklerim üzerine yüz ifadesi değişti. 'Ne?'
'İnanamıyorum hâla hiç birşeyden haberin yokmuş gibi davranıyorsun!'
Neden uğraşıyordum ki daha? Bir an önce gitmeliydim. Jay'e sırtımı dönüp çıkışa doğru ilerledim.
Daha çıkışa yaklaşamadan bileğimi kavradı. 'Grace dur!' Kolumu geriye çektim. 'Benden uzak dur Jay.'
'Ne olduğunu anlamıyorum.' Başımı iki yana salladım. 'Beni şu bulaştırdığın pislikten bahsediyorum. Başım sayende belada!'
Birden yumruklarını sıktığını gördüm. Sonra yüz ifadesi değişti. Kibar ve nazik olan Jay gitmişti ve yerine tanıyamadığım birisi gelmişti.
'Anlamazsın sandım.' Başımı iki yana salladım. 'Aptal değilim!' Sırıtmaya başlamıştı, tanrım sırıtıyordu! 'Düşündüğümden akıllıymışsın.'
'Aptal oyunların için zamanım yok Jay. Sayende başım bela'da dedim.'
Omuzlarını silkti. 'Telaş yapma, sadece küçük bir paketti.'
İnanamıyorum nasıl bu kadar sakin durabiliyordu?
'Aptal oyunlarına zamanım yok Jay. Adamın biri olanları çekmiş.'
'Ne?' Şaşırmıştı. 'Kim?' Of tanrım! 'Mason Jones.' Sinirlendiğini görebiliyordum. Yani gerçekten başım beladaydı.
'Gel benimle.' Başımı iki yana salladım. 'Seninle hiç bir yere gelmi..' cümlemi bitiremeden beni kolumdan tutup peşinden sürükledi.
Karşı koymaya çalışsamda bir fayda etmedi. Arkasından dışarıya çekti beni.
Nasıl bu kadar aptal olabilirim ya? Neden insanların içindeki iyiyi görmeyi seçiyordum hep?
Arabasının yanına geldiğimizde kolumu sertce geriye çektim. 'Neden yaptın bunu?' Yüzüme baktı. 'Neden kandırdın beni?'
'Çünkü benim için bunları yapması gereken birine ihtiyacım var.' Pişman bile değildi yaptıklarından. 'Neden ben?'
'Yenisin, benim hakkımda hiç birşey bilmiyorsun ve ne dediysem inandın. Ayrıca olanlardan haberin olmaması işime geldi. Böylelikle yakalansan bile, benim başım derde girmez.'
Sözlerin dudaklarından bu kadar duygusuzca dökülmesine şaşırıyordum. Elimi kaldırıp yanağına tokat atmak istediğimde benden hızlı davranıp kolumu tuttu.
Ne dediyse inandım. Acaba başka ne yalanlar söylemişti?
Sadece bir kaç dakika önce onun dünyadaki en tatlı erkek olduğuna inanıyordum. Ne kadar aptalım!
Arabanın kapısını açıp beni sertçe içeriye itti. Kendi de bindikten sonra kapıları kilitledi. 'Mason piçi seni uyandırmış ama.'
Masondan hoşlanmadığı belliydi. Gerçi Mason'un ses tonundanda anlamıştım Jay ile arası iyi olmadığını.
'Peki ne olacak şimdi?' Görüntülerdeki bendim. Jay değil, benim başım beladaydı. 'Sana başka bir şey dedimi?' Aklıma verdiği kart geldi. Ama bunu Jay'e söylemeyi düşünmüyordum. Galiba bu pisliği benim temizlemem gerekecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Game of Seduction | 18
Teen FictionAdım Aiden.' Diğer kulaklığımı da çıkartıp başımı adının Aiden olduğunu öğrendiğim çocuğa döndüm. 'Adını sorduğumu hatırlamıyorum.' Onu bozmaya çalışsam bile sırıtmaya devam ediyordu. 'Biliyorum, ama az sonra şu ilerideki tuvalet kabininde ihtiyacın...