EVLİLİĞİN HÜKÜM ve EDEPLERİ
Allahû Teâlâ Evlenme Konusunda Şöyle Buyurmuştur:
Aralarındaki Bekârları, Kölelerinizden ve Câriyelerinizden Sâlih Olanları Evlendirin. [Nûr Sûresi 24/32]Allahû Teâlâ Hazretleri, Evliliğe İhtiyaç Duyanların Evlenmesini Emretmiş, Kendisini Koruyabilenleri de Evlenmeye Teşvik Etmiştir. Buna Göre İhtiyaç Durumunda Evlenmek Farz, İhtiyaç Duyulmadığı Durumda ise Sünnettir. Ayrıca Allahû Teâlâ, İhtiyaç Sahiplerinin İhtiyaçlarını Gidermeyi Va’d Etmiştir.
Zengin Kimsenin İhtiyaçtan Kurtarılması da Yoksulun İhtiyaçtan Kurtarılmasına Benzer. Zirâ Zengin Kişi Sevâp Yönünden Muhtaç Durumda Olabilir. İşte Evlilik ile Allahû Teâlâ Hazretleri, Zengin Kişiyi de Sevâp Yönünden Muhtaç Hâlden Kurtarır. Bâzı Kullar, İlim ve Hikmetten Yana Fakirdir. Allahû Teâlâ Onlara Bunları Vererek İhtiyacını Giderir, Kurtarır. Bir Kısım İnsan da Malsız, Mülksüz, Düzensiz, Evsiz, Barksız Olduğu İçin Fakir Olabilir. Onun da Bu Eksikleri Giderilerek Muhtaç Durumdan Kurtulur.
Cenâb-ı Hakk Bu Hükmünü Destekler Mahiyette Bir Âyet-i Kerîmenin Sonunda Şöyle Buyurur:
Allah’ın Lütfü Çok Geniştir ve Her Şeyi Bilir. [Bakara Sûresi 2/247]Yani, Allahû Teâlâ Onların Her Türlü İhtiyacını Giderecek Zenginliğe ve Lütfe Sahiptir. Onların Hâllerini, Mertebeleriyle İlgili Olarak Farkında Olamadıkları Maslahatları En İyi Bilen Allah’tır.
Hasan-ı Basri (rah) Ebû Saîd el-Hudrî’den (r.a.) Şu Hadîsi Rivâyet Etmiştir:Kim Geçim Sıkıntısı Korkusu ile Evlenmeyi Terk Ederse, Bizden Değildir. [Darimî, Nikâh, 1 (2210); İbnu Hâcer, el-Metâlib, No: 1579; el-Müttakî, Kenzu’l-Ummâl, No: 44460; Heysemî, Mecmau’z-Zevâid, No: 7396; Şevkânî, el-Fevâidu’l-Mecmûa, Nikâh, No: 21.]
Yine Rasülullah Sallallâhû Aleyhi ve Sellem Efendimiz, Bir Hadîs-i Şerifte Şöyle Buyurur:
Dindarlığından ve Güvenilir Olduğundan Emin Olduğunuz Biri (Evlenmek İçin) Size Geldiğinde Onu Evlendirin. Eğer Böyle Yapmazsanız Yeryüzünde Fitne ve Büyük Bir Fesâd Ortaya Çıkar. [Tirmizî, Nikâh, 3; İbnu Mâce, Nikâh, 46.]Diğer Bir Hadîs-i Şerif de Şöyledir:
Herkim Allahû Teâlâ’nın Rızâsını Kazanmak İçin Evlenir veyâ Evlendirirse, Allahû Teâlâ’nın Velâyetini (Dostluk ve Korumasını) Hak Eder. [Ebû Davud, Sünnet, 16; Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 3/438; Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr, No: 20/412.]Bu, Allahû Teâlâ’nın En Aşağı Derecedeki Velâyetini Kazanmak İçin Yapılması Gereken Ameldir. Çünkü Velâyetin Pek Çok Derecesi Vardır ve Her Bir Derecenin Elde Edilmesi İçin Yapılması Gereken Sâlih Ameller Bulunmaktadır.
BEKÂRLIĞIN TERCİH SEBEPLERİ
Evlenen Kimsenin Kendi Hâliyle Uğraşmasının Yanında Başkasıyla da İlgilenmesi Gerekir. Herkes Bunları Tam Olarak Yerine Getiremez yahût Kendisi Dışında Başkasıyla İlgili Hükümleri de Yerine Getirmesi Gerekir Fakât İnsan Bunu Yerine Getirmekten Âciz Kalabilir. Yine O, Kendi Şeytânı ile Uğraşmanın Yanında Bir de Başkasının Şeytânı ile de Uğraşmak Zorunda Kalır; Kendi Nefsi ile Uğraşırken Buna Bir Nefs Daha Katılmış Olur. Böylece Nefisle Yaptığı Mücâdele ve Hevâsına Karşı Gösterdiği Sabır da Artmak Zorundadır. Çünkü Düşman Büyümüş ve Meşgûliyet Artmıştır.Bekârlığın Tercih Edilmesini Gerektiren Sebeplerden Biri de, Kazanç Yollarının Bozulmuş Olmasıdır. Kazanç Yollarının Çoğu Harâm ve Günâhlarla Doludur. Kişi, Nereden Kazandığı ve Nerelere Harcadığı Konularında Sorumludur, Hesaba Çekilecektir. Eğer Helâl Olmayan Yollardan Kazanmış ise Bunlar Aleyhine Yazılacaktır. Hevâsına Göre Harcamışsa Bu da Zararına Olacaktır.
Evlilikten Uzak Durmayı Gerektirecek Bir Sebep de, Kadınların Çoğunun Dindarlıktan ve Güzel Huylardan Yoksun Olmasıdır. Onların Çoğuna Cehâlet ve Hevâya Uyma Hâli Hâkimdir. Evlenen Birinin, Kadınların Etkisinde Kalarak Onların Kötü Arzularına Uymasından Korkulur. Kişi Bu Konularda Kendisini Güvende Göremez. Bu Durumda Âhirette Hüsrâna Uğrar yahût Onlara Karşı Direnir ve Oyalanmaya Çalışır; Onlar da Kendisine Sıkıntı Verir ve Dünyâ Hayatını Çekilmez Hâle Getirir.
Hasan-ı Basri (rah) Şöyle Der, “Vallâhi Zamanımızda Hanımının Keyfine Tâbi Olan Kimseleri, Allahû Teâlâ Mutlaka Yüzüstü Cehenneme Atar!”
Evlilikten Kaçınmayı Gerektiren Sebeplerden Biri de, Zenginlerin Tutumudur. Zenginler, Fakirlerin Haklarını Gözetip Yerine Getirmede Cimrilik Gösterdikleri İçin, Zâlim Kimseler Durumuna Düşmektedir. Onlar, Allahû Teâlâ’nın Üzerlerine Yüklediği Fakirlere Karşı Yükümlülüklerini Yerine Getirmede Kusurlu Davranmaktadır. Bu Durumda Evlenmiş Olan Kişi, Eğer Fakir Biri ise Büyük Sıkıntı, Yorgunluk, Keder ve Elemlerle Karşılaşacak, Geçim Derdinden Dolayı Âfetlere Düşmekten Kurtulamayacaktır.
Abdullah b. Ömer’e (r.a.) En Şiddetli Belânın Ne Olduğu Sorulunca, “Ailenin Kalabalık ve Malın Az Olması.” Demiştir.
Seleften Biri Şöyle Der, “Ailedeki Fertlerin Az Olması, İki Zenginlikten Biridir. Ailenin Kalabalık Olması da, İki Fakirlikten Biridir.”
Denilmiştir ki, “Çoluk-Çocuk, Helâl Olan Şehvetin Cezasıdır. Hırs ise Kendisine Yetecek Miktardan Fazlasını İstemenin Cezasıdır. Bu da Tevhîd Ehli İçin Bir Cezadır.”
Bir Rivâyette Şöyle Denilir, “Yalnızlık Kötü Arkadaşla Birlikte Olmaktan Hayırlıdır.”
Evlenilecek Kimsenin İyi Bir Arkadaş Olduğu Henüz Kesin Değildir. Kesin Olan Bir Durum, Şüphe ile Ortadan Kalkmaz. Kesin Olan Durum, Kadınların Genel Hâlidir. Onların Çoğu, Hevâlarına Mağlûp Olmaları ve Dünyâya Düşkünlükleri Sebebiyle Sâliha Değildir. Bir Rivâyette Konuyla İlgili Olarak Şöyle Denilir, “Kadınlar Arasında Sâliha Kadının Oranı, Yüz Siyah Güvercin Arasındaki Beyaz Güvercin Gibi Çok Azdır. [Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr, No: 8/7817; Süyûti, el-Câmiu’s-Sağîr, No: 8157.]”
Dipnot:
Ahmâk olmayınız...
Ahlâklı olunuz...
Aklınız,inancınız ve itikâdınız ise, Ahmâksınız.
Aklınız,nâkli usûl ve delillerinin kanıtlayıcı ve uygulayıcı ise, ahlâkî olarak yarışıyorsunuz demektir.Duâ ile Selâmetle...
#MSADIKDAL
#MSD4921