İslam dininin ana kaynağı olan Kur’an’a bakıldığında insanlara din, mezhep, ırk farkı gözetmeksizin her kesime hak hukuk vermekle beraber onlara yasa ve disiplin getirmiştir. İslam’da insan hakları var olmakla beraber asayiş ve disiplin önem arz etmektedir.
Çünkü güvenlik müessesesi, kişi ve toplumun haklarını güvence altına almakla insan haklarını güvence altına almış oluyor.Müeyyidelerin gevşek tutulması, kötü niyetli kişilerin, insanların huzurunu bozmaya, haklarına, mallarına ve canlarına tecavüz etmelerine yol açar. Bu da vurdumduymaz insanları piyasaya çıkarır. Bu vurdumduymazlık, bu vurdumduymaz insanlar özgürlük adı altında öldürme, tecavüz, gasp, hırsızlık gibi toplumu yok eden suçların kaynağını teşkil eder.
Ve de en önemlisi de;
Sözde ehlisünnet olarak bilinen televizyon vaizleri ise kadın ve erkekli ortamlarda şovmenlik yönleri ağır basarak sohbet etmektedirler.
Karma ortamlarda manevi bereket olmadığı gibi şer’î olarak da sakıncalı bir durumdur. Aynı zamanda bir başka tehlike boyutu şer’î olmayan kuralların şer’îymiş gibi topluma yansımasıdır. Hele ki bazıları anormal giyimde olan kadınları karşısına çıkarıp mehdiyete kadar ileri gidiyorlar. Bu da toplumu yeni bir dinle(kıt aklın üstünlüğünün savunucuları) karşı karşıya getirmektedir. Daha önce başörtülü olan iffetli kadınlar, çarşıya gitmekten hicap eden kadınlar şimdi televizyonlara çıkmakta sakınca bulmuyorlar."Asra (zamana) yemin olsun ki insanlar hüsrandadırlar."
Ves' selâmetle...