Kadir Gecesi, dua gecesi, ibadet gecesi, tevbe gecesi karar gecesi, günahlara veda gecesi, Allah'a kaçış gecesidir. Duaların dinlendiği ve kabul edildiği bir gecedir.
Yüce Rabbimiz, bize bizden yakın olduğunu[1], kıymet ve önemimizi dua etmemize bağladığını, [2]dilekçelerimizi alacağını, bağış isteyene bağış, rızık isteyene rızık, iş isteyene iş, şifa isteyene şifa vereceğini haber vermiş,[3] Sevgili Peygamberimiz de, Yüce Allah'ın duada israr eden kulları sevdiğini ilan etmiştir.[4]
Öyleyse artık durulacak zaman değil.
Dert bizde, derman Allah'ta, isteyelim.
Yangın bizde, yağmur Onda.
Tembellik bizde, her an faaliyet O'nda.
Noksanlık bizde, sonsuz kemal O'nda.
Çirkinlik bizde sonsuz güzellik O'nda.
Hikmetsizlik bizde, sonsuz hikmet O'nda.
Acizlik bizde, sonsuz kudret O'nda.
Zayıflık bizde, sonsuz kuvvet O'nda.
Zillet bizde, sonsuz izzet O'nda.
Fukirlik bizde, sonsuz zenginlik O'nda.
Kötülük bizde, sonsuz iyilik O'nda.
İhtiyaç bizde, tükenmez hazineler ve sonsuz istiğna O'nda.
Öyleyse hemen harekete geçelim.Duaların kabul edileceği vakit açıklanmış: Ramazan ayı, günü, geceleri, özellikle Kadir Gecesi. Davet gelmiş, kabul edileceğimizin müjdesi verilmiş. Allah, bize bizden yakın olduğunu,[5] dua ettiğimiz zaman duamızı duyduğunu, dinlediğini, icabet ettiğini söylemiş.[6] Öyleyse neden duaya ellerimizi, Mevla'ya gönüllerimizi açmayalım?
Önce Kur'an ve hadislerde geçen dualarla dua edelim. Buna gücümüz yetmiyorsa, içimizden geldiği şekliyle dua edelim. Neyi, nasıl isteyeceğimizi de bize ilham etmesini Rabbimizden isteyelim.
Bu gece bir de hacet namazı kılalım. En büyük ihtiyacımızın Allah'ın kendisi olduğunu Allah'a arz edelim. Başka şeyler kimin olursa olsun, Sen benim ol Allahım yeter, diyelim. Çünkü Seni bulan her şeyi bulacak, her şeyden iyilik ve güzellik görecektir. Seni bulamayan her şeyi kaybedecek ve bulduğu her şey, kendisinden davacı olacak, başına bela olacaktır.
Öyleyse en başta Allah'ı bulalım, kapısında kul olalım, Onun yolunda yaşayalım, Onun yolunda ölelim. Onun yolunda olan, Onun yolunda ölür. Onun yolunda ölen, ebediyyen var olur.
Bu gece, dualarımızı salatü selamların arasına koyalım, Dualarımızı, makbul ve me'sûr duaların arkasına ekleyelim. Allah Teala'ya takdim edelim.Bu gece üzerimize vacip ve farz olan fitre, zekât ve sadakaları dağıtmaya başlayalım, muhtaçların duasını alalım.
Bu gece kaza namazlarımızı bitirmeye karar verelim. Bir daha namazı terk etmeyeceğimize, keyfî olarak kazaya bırakmayacağımıza, geciktirmeyeceğimize, tadil-i erkânsız huşusuz ve mümkün olduğu kadar cemaatsiz namaz kılmayacağımıza dair Allah Teala'ya söz verelim.
Bundan sonra: "Elimle, dilimle, halimle ne kendime, ne aileme, ne insanlara, ne de herhangi bir şeye zarar vermeyeceğim. Beni muvaffak eyle, beni kabul et ve bana sahip ol Allahım" diyelim.
Bu gece, tövbe-istiğfar edelim. Kur'an okuyalım. Bu gece okunan her bir Kur'an harfine en az 30 bin sevap verileceğini unutmayalım.
Allah Teala'dan, Allah'ın razı olacağı tipte bir insan olmayı isteyelim. Hakkına girdiğimiz kulların haklarını geri verelim, incittiklerimizden özür dileyelim, ana-babamızı, büyüklerimizi, akrabalarımızı razı edelim, helallik alalım. Kur'an ve iman hakikatlerini öğreten, telkin eden ders ve kitaplarla imanımızı besleyelim.
Allah, peygamber, Kur'an ve İslam hakkındaki bilgilerimizi artıralım, derinleştirelim.
Gecenin uygun bir saatinde mümkünse çocuklarımızla birlikte Allah'a yönelelim.