İbn Zafer, Kitâb-ü Nesâyih Adlı Kitabında Anlatıyor; Hazreti Ömer Radiyallâhû Anh'ın Zaide Adında Bir Câriyesi Vardı. Aleyhisselâtû Vesselâm Efendimiz Onun İçin, "Ey Zaide! Allah Seni Kayırmış ve Lütfuna Mazhar Kılmıştır..." Diyerek İltifâtta Bulunmuştur. Bu İltifât, Allah Rasülu (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem)'in Bir Mucizesi Olarak Sonra Görülmüştür.
Nitekim Hazreti Zaide Bir Gün Aleyhisselâtû Vesselâm'a Geldi ve "Ey Allah'ın Rasülu! Aile Fertlerim İçin Hamur Yoğurdum, Sonra da Odun Toplamaya Gittim. Odunu Biraz Fazlaca Toplamışım. O Sırada Rahvan Ata Binmiş Bir Zât Geldi. Ne Öyle Güzellikte ve Gösterişte Bir At Gördüm, Ne de O Zât Gibi Güzel, Temiz ve Düzgün Giyimli, Misk Kokulu Bir İnsan Gördüm. Bana Selâm Verdi ve "Ey Zaide! Nasılsın, İyi misin?" Diyerek Hâl ve Hatırımı Sordu. Ben Kendisine, "Allah'a Hamd Olsun ki İyiyim ve İyiliklerle Meşgûlüm." Dedim. O Zât, "Muhammed Nasıldır? Allah'ın Selâmı Onun Üzerine Olsun." Dedi. Ben Ona, "Hayırlı İşler Peşinde Koşmaktadır. Allah'ın Emirlerini İnsanlara Yayarak Onları Fenâlıktan Sakındırmak İçin Çalışmaktadır." Dedim. O Zât, "Allah Rasülu Muhammed Aleyhisselâm'a Vardığında Benden Selâm Söyle ve De ki; Cennetin Rıdvân'ının Sana Selâmı Var. Diyor ki; Onun Peygamber Olarak Gönderildiğine Kimse Benim Kadar Sevinmemiştir. Söyle O Allah Rasülune; Yüce Allah, Onun Ümmetini Üç Gruba Ayıracaktır. Onlardan Birinci Grup Hesapsız, Tartısız Doğrudan Cennete Gireceklerdir. İkinci Grup da Kolay Bir Hesapla Mahşerden Geçirilip Cennete Gireceklerdir. Sonuncu Grup da Onun Şefaâtiyle Cennete Kavuşacaklardır. Bunları Kendisine Haber Verirsin!" Dedi. Daha Sonra da Gösterişli Rahvan Atına Bindi. Ayrılmak Üzere iken, Ben de Odunu Sırtıma Vurup Dönmek İstedim. Topladığım Odunlar Çok Ağır Olmuştu. Kaldırıp Sırtıma Vuramayınca Dönüp Atlıya Baktım. Bana, "Ey Zaide! Odun Ağır mı Olmuş?" Dedi. Ben de, "Anam-Babam Sana Fedâ Olsun, Öyle Olmuş." Dedim. O da Bana Yaklaştı ve Elinde Bulunan Kırmızı Bir Değnek ile Oduna Takıp Kaldırdı. Etrâfa Bakınmaya Başladı. Bu Sırada Bir Kaya Parçası Geldi. O da Odunu Bağı ile Birlikte O Taşın Üzerine Koydu ve Kaya Parçasına, "Ey Kaya! Bu Odunları Yerine Götür!" Dedi. Kaya Hareket Etti, Ben de Arkasından Yürüyüp Eve Geldim..." Dedi.
Bunun Üzerine Aleyhisselâtû Vesselâm Efendimiz Şükür Secdesine Varıp, Rıdvân'ın Müjdesine Karşılık Allah'a Hamd ve Senâlarda Bulundu. Daha Sonra Sahâbelerine Dönüp, "Kalkıp Kayaya ve Odunlara Bakınız!" Buyurdu. Kalkıp Gittiler ve Kaya ile Odun Üzerindeki Eseri Seyrettiler.
Duâ ile Selâmetle...