2.6

5K 367 41
                                    

Yavaşça arkamı dönüp soran bakışlarımı ona gönderdim. Birkaç adımda yanıma gelip elindeki dosyayı uzattı.

Tabii ya!

"Bunu almadın."

Elimi alnıma vurma isteğini zor bela yatıştırdım. Allah'ım benim bu unutkanlığım ne olacak böyle?

Elinden dosyayı alıp "Unutmuşum sağ ol." dedim ve arkamı dönüp gittim. Soda olayını düşünmemeye çalışarak tabii.

**

Eve geldiğimde beni kapıda karşılayan abimdi.

"Selamünaleyküm abi."

"Aleykümselam cüce." dedi sırıtarak. Ters bir bakış atıp konuştum.

"Altı üstü bir yaş büyüksün neyin havası bu?"

Göğsünü kabartıp konuşurken ben de içeri girmiştim.

"Eksik söyledin. Hem senden bir yaş büyüğüm hem de 27 santim."

Göz devirdiğimde devam etti.

"Arada ses ver olur mu? Bazen seni göremiyorum çok aşağıdasın."

Elimdeki dosyayı yere koyup sırtımdaki çantayı yüzüne fırlattım.

"Yavaş."

Son anda yakaladı.

"Çok komik. Hayır ortalamaya göre kısa da değilim. 1.60 mis gibi boy. Sen deve gibisin." dedim oturma odasına geçerken. O da çantamı yere koyup peşimden gelmişti.

"Ya kırk tane bahane bulma. Kısasın işte sus."

Sinirlenip koltuktaki yastığı suratına attım.

"Sensin kısa!"

Yastığı yakalayıp bana attı.

"Çarpılcan çarpılcan."

Tabii ben onun kadar çevik olmadığım için tutamamıştım. Tam da suratımın ortasına yemiştim yastığı. Dünyanın dönmesine aldırmayıp yastığı tekrar ona attım.

"Sen deve gibisin!"

Tutup tekrar bana attı. Yine tutamadım.

"Hayır sen cüce gibisin."

Yastığı tekrar attım. Yine tuttu.

"Allah'ın devesi!"

Bana attı. Yine tutamadım.

"Allah'ın cücesi."

"Ne yapıyorsunuz siz?"

Yastık savaşımızı sonlandıran annemin sesi olmuştu.

"Anne ya gelmiş bana kısa diyor." dedim abimi gösterip. Abim de atladı hemen.

"E kısa anne yalan mı? Cüce gibi boyu var kaybolup duruyor sürekli." dedi beni sinirlendirmek için. Ulan ben senin!

"Çocuk musunuz siz Allah aşkına ya! Bi de gelmiş şikayet ediyorlar birbirlerini."

Annem sabır çekerek mutfağa giderken son anda geri dönüp konuştu.

"Savaş falan da yapmayın evin içinde. Tozuttu her yer."

Abimle annem zoruyla barış ilan ettikten sonra odaya gidip üstümü değiştirdim. Kısa kollu tişört ve eşafman altı giyip uzun kahverengi saçlarımı at kuyruğu yaptım. İçeri geldiğimde abimi koltukta uzanırken gördüm.

İntikam alma vaktiydi.

İçeri girip "Allah Allah Allah Allah." diyerek abime koşarken abimin korku dolu bakışlarına gülüp üstüne atladım.

"Aaaahhh!"

Abimin can çekişmesi umrumda değildi. Ama birazdan beni üstünden atabilirdi.

"Elif! Kalk üstümden Allah'ın manyağı!"

O beni atmadan hemen kalkıp tepesinde dikildim.

"Oh canıma deysin." deyip mutfağa fırladım. Yanında duracak değildim. Canıma kastım yok benim.

Arkamdan "Gel buraya!" diye bağırırken ben de annemin arkasına saklanma peşindeydim.

"Elif dolanma ayağımın altında."

"Ya anne abim beni öldürebilir. Kızsız kalmak istemiyorsan beni kurtarırsın. Ona göre."

Annem yine sabır çekerken abim gelmişti.

"Şimdi benim elimden seni kim kurtaracak bakalım?"

Dar KafaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin