5.4

3.7K 294 137
                                    

"Yahu senin gibisini de daha önce hiç görmedim Betül." dedim tamamen kendime gelirken. Betül kaşlarını çattı hemen.

"Niye be?"

Ona ters bi bakış attım. Sanki küfür ettim şu haline bak.

"İltifat ettim iltifat. Döv istersen bi de."

Öyle deyince kaşları düzeldi hemen.

"Hee. E tabii kızım nerede bulacaksın benim gibisini? Doğru." deyip bana hava attı. Te Allah'ım.

"Neyse ben bi elimi yüzümü yıkayım." deyip lavabonun önüne geçtim. Ben yüzümü yıkamaya çalışırken Betül bana laf atıyordu.

"Bence de yıka. Şu haline bak, çirkinlikten altı ay cezan var."

Allah'ım sen bana sabır ver.

'Şu Betül arada doğru bi şey söylüyor.'

Sabır çekip ikisine de göz devirdim.

"Ne yapalım Betül? Cezamız neyse yatıp çıkarız. Yapacak bi şey yok."

Ben yüzümü yıkamaya devam ederken Betül hala laf yetiştirme derdindeydi.

"E zaten. Arada gelirim ziyaretine merak etme."

Yüzümü yıkadıktan sonra peçete alıp kurulamaya başladım.

"Allah razı olsun."

Peçeteyi çöp kutusuna atıp aynada kendime baktım. Eşarbımı ve üstümü başımı düzelttim. Allah'tan ağlayınca yüzümün gözümün şişmesi gibi bi huyum yoktu. Yoksa bi de onunla uğraşacaktım.

Normal olduğuma kanaat getirince sırtımı dikleştirip asker gibi durdum. Hey maşallah.

'Gören de harba gidiyor sanacak.'

İç sesim benle uğraşırken Betül konuştu.

"Evet artık süslenmen bittiyse çıkabilir miyiz Elif Hanım?"

Ben size bu kız benim imtihanım derken şaka yapmıyordum.

"Yahu ne süslenmesi? Üstümü başımı düzelttim, Allah Allah."

"Ben anlamam Elif. Bi saattir seni bekliyorum, uyuşuk uyuşuk bi şeyler yapıyorsun. Hayır yani ağaç oldum da zaten meyve de ister misin?"

'Bu kız beni de geçti, Allah sana sabır versin.'

Amin iç ses amin.

"Sus be, şurada 5 dakika bekledin beklemedin onun lafını mı yapıyorsun? Ayıp ayıp." dedim tripli tripli. Tabii ki trip atmıyordum ama o öyle sansın bi şey olmaz.

"Aman neyse ne." dedi bunalmış gibi. Laf bulamadı tabii, he he he he. "Burası basık zaten bi de seninle uğraşamam, hadi çıkalım."

Gülüp onu onayladım. Tam çıkıyorduk ki aklıma gelen şeyle tekrar konuştum.

"Bu arada ben derse girmeyeceğim."

"Neden?"

Pufladım.

"Ya bana ne? Girip bi de o hocayla aynı sınıfta fazla durmaya gerek yok. Acayip sinir oldum. Girmeyeceğim derse falan."

Betül itiraz etti hemen.

"Ya kızım şimdi müdürü falan işin içine sokar sıkıntıya girersin. Zaten sana iyi bakmıyor."

Omuz silktim.

"Valla umurumda bile değil. İsterse milli eğitim bakanına söylesin, hiç ilgilenmiyorum."

Betül "Sen bilirsin." deyip devam etti. "Ama şimdi soracak bana Elif nerede diye ne diyeceğim?"

Dar KafaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin