Bir Stajyerin Günlüğü

Buz gibi ol...

Yaklaştı yaklaştı. Anladım ünlü idi. Belki dışarda ki kızlar onu sabahtan akşama kadar sırf gülüşünü görmek için bekliyorlardı. Ama bana doğru yürüyor ve ben hala sadece soğuk soğuk bakıyordum. Bana doğru daha da yaklaştıkça kulağımda çalan Mino I'm Him bana gaz veriyordu.
Yüzünü seçtiğim an gözlerim fal taşına döndü. Chanyeol. EXO da olan. Oradan en sevdiğim üye olan. Tut kendini Azra.
Chanyeol=Kart düşünmüşsün. Galiba kafanızı vurduğunuz an çantanızdan düştü. Size 5 dakikadır  seslendim fakat duymadınız. Sanırım müzik dinlediğiniz için.
Şuan hayranı olduğum kişiye odaklanamıyorum.  Odaklandığım nokta kafamı vurduğumu ve sonra deliler gibi kendi kendime kahkaha attığımı görmesiydi. Yanaklarım kızarıyor sanırım. Tekrar o duvara gidip kafamı vurmak istiyordum.
Chanyeol=Ağzını neden o kadar çok açtın?Beni tanıyor musun? Ahh utanmana gerek yok sadece kartını al.
Hakuna=Teşekkürler.
Alıp arkamı sanki onu takmamış gibi yapıp kapıyı açıp çıktım.
Demin ne oldu bilmem ama kapılar camdandı içerisi gözükmese de içeriden dışarısı belli idi. Bundan sonra hareketlere dikkat etmek lazımdı demek ki.
Otelden eşyalarımı topladım ve 1 günlük parasını ödedikten sonra tekrar SM' e gittim.
Kızlara selam verdim. Biraz yanlarında oturdum. Sohbet ettim. Kendimi anlattım. Hepsi bana şans diledi ve destek çıkacaklarını söylediler.Eşyalarımı koyup gelebilirsem gelebileceğim dedikten sonra tekrar binaya girdim. Resepsiyona benzer yere gidip yurdun yerini öğrendim. EXO'nun odasından geçtikten sonra ki ilk koridora girip asansör ile 5. Katta olduğunu öğrendim. Odam 7 numara.
Tetikte yürüyordum. Önüme ünlü çıkmaması için dua ediyordum. Daha sonra koridoru buldum. Arkamdan müzik sesleri yükseldi. Bu Minho-I'm Him idi. Fazla dikkate almadım hatta istemedim. Tahmin ettim kim olduğunu. Yoluma devam edip odama ulaşmak mümkünse akşam yemeğine kadar çıkmak istemedim. Ses daha fazla anlaşılır gelmeye başladıkça adımlarım hızlandı. Bir süre sonra "Aisshh" kelimesini duydum. Bu Korelilerde sinirlenince ve türevlerinde kullanılan bir sözcük  idi. Aisshh tabi hemde ne aisshh. Sana mı bana mı?
"Ne oluyor?" diyerek dönmek çok mantıksız ve ayıptı.
Arkamda Chanyeol öylece bana bakıyordu.
Chanyeol=Tüm yol peşinde dinlediğin müziği açtım bir kere bile dönmedin.
Hakuna=Burada yabancıyım ve alışmadıkça herkese soğuk olabiliyorum
Chanyeol=Stajyer olduğunu biliyorum. Buraya alışman için yardım etmek istiyorum.
Biraz düşündüm. Şimdi hemen ay tabi gel arkadaş olalım diyemem bu ne münasebet ne samimiyet? Bir kere onu çok sevmem bunu diyeceğim anlamına gelmez. Ben onu kendime çok yakın görüyorum. Fakat abim olarak görüyorum.
Hakuna=Odama gitmem gerekiyor. Daha sonra işlerim var. Seni satmak gibi olmasın ama akşam yemeğinden sonra kahve içelim. Hem o zaman konuşacak hatta senden öğreneceğim birşeyler olabilir.
Bu konuda anlaştıktan sonra odama girdim. 40 yıl düşünsem olmaz derdim bu olayı ama olmuştu. Chanyeol ile arkadaş olmuştum. Onunla evlenmek gibi bi düşüncem yok ki onu iyi tanıdığım için beni kardeşi olarak gördüğü ve yardım etmek istediği aşikar.