Bir Stajyerin Günlüğü

Nesin Seeen?

5. aya giriyordum. Karnım daha bir şişmiş ve içerideki daha fazla ben buradayım diyordu. Bu 1 ay boyunca çok fazla olay gelişmişti. Mesela Jungkook cover şarkı yayınlamıştı. IU ya ait olması beni biraz kıskandırsa da IU bizim vazgeçilmemiz olmuştu ve artık alışmıştım onun bu fanboyluğuna(?).
Derslerime daha bir ağırlık vermiştim. Madem müzik yapamıyorum en azından tıp bitmeli. 1 sene dahi kalmadan iyi bir derece ile bitirmek istiyorum.
       Bir cuma günü haftanın yorgunluğu ile biten günden sonra araba ile evime gitmiştim. Kapıyı kapatıp özgürlüğün kokusunu çektim.
Hakuna= Çok fazla uyuyup çok fazla yatacağım. Yeter.
Simon Dominic= Yoruldun mu? Okula ara veriyoruz.
Hakuna= Ne? Ne yorulması? Ben mi? Yok canım lafın gelişi dedim ben. Ohoo şuan çok enerji depoluyum cidden her şeyi yaparım. Sakin ol dayısı iyiyiz biz.

              Muhabbeti orada kesip odama uçmuştum. Güzel bir duşa girip salona gittim. Bacaklarımı uzatıp belime yastık koyup televizyonu açtım.
Simon Dominic= Meyve keseyim bekle.
Hakuna= Ya dur. Gerek yok. Ne diyorum?

Bazen hamilelik cidden iyi mi oldu kötü mü düşünüyordum. Etrafımı çok fazla yoruyordu. Cidden bu kadar ilgilenmelerini istemezdim kendilerine de bakmaları gerekmez mi?

Telefonuma gelen mesaj ile ekran kilidini açtım. Jungkook işlerinden dolayı pek yanıma gelemiyordu ama hep arar ya da böyle resimler atardı...

Jungkook= Araba ile Suga'nın Epik High ile yapacağı şarkıyı dinlemeye gidiyoruz. Fikirlerimizi almak istediler. Bende giderken kendimi göstermek istedim.

Bu çocuk gerçekten çocuktu.
Suga... Ahh.. Hayallerimi yapıyordu evladım. Neyse Tablo Mino ile şarkıma yardım etmişti doğal olarak ilk ben Epik High ile iş birliği yaptım bu yüzden kıskanmaya gerek yok(?).
Yeni albumu sabırsızlıkla bekliyordum. Crush dahi vardı kalbim bunu kaldıramayacak galiba...

Simon Dominic= Bu tabak bitecek.
Hakuna= Crush.
Simon Dominic= Ne? Neyi kırayım?
Hakuna= Hayır Crush kırmak anlamında değil Koreli olan Crush. Epik High yeni albümünde olacak ya. Kalbim. Kalbim kaldıramıyor. Nasıl olacak acaba...
Simon Dominic= Azra. Sen nişanlı birisin ve hamilesin. Kendine gel. Crush yok. Aratma onu bak deli ediyorsun.
Hakuna= Ara.
Simon Dominic= Dua et hamilesin. Bitir o tabağı sonra hemen yatağa.
Hakuna= Tamam abi.

             Cansu okulundan dolayı daha fazla kalamayıp geri dönmüştü Türkiye'ye. Ama çocuk doğmaya yakın tekrar gelecek ve bana yardım edecekti.
Ekin abi ise Cansu'dan bir süre sonra gitmişti ve Cansu ile aynı zamanda gelecekti. Neymiş kız başına tek gelmesin ben ona eşlik ederim. Peh. Sanki geri dönerken yanında biri vardı. Ah bu Türk erkekleri yok mu...

...
Hastaneye gidip sıramın gelmesini bekliyordum. Oturduğum yerin yanına birden ağırlık gelmişti. Fazla takmayıp numaralara bakmaya devam etmiştim.
Elleri göbeğime gelince gözlerimi kocaman yapıp kişiye dönmüştüm.
Gözleri ile buluşunca aldığım nefesi geri verdim.
Hakuna= Mannnyak. Korktum. Öyle mi gelinir?
Jungkook= Fırsatım yoktu. Anca gelebildim. Özür dilerim.
Hakuna= Sorun değil. 5 aylık. Ah.. 4 ay kaldı Kook. Göbeğe bak.

İki işaret parmağımı kocaman göbeğe dikip oraya bakıp sonra tekrar Kook'a döndüm.
Hakuna= Senin yüzünden. Pislik.

Gözlerim doluyordu. Neredeyse 2 aydır saçma şekilde bu konuya dönüp Kook'a bağırıp ağlıyor sonra şükür edip sarılıyorum. Hormon... Ah... Kook alışmıştı tabii cevap vermeyip gelecek her lafı bekliyordu.
Jungkook= Evet pisliğim hayatım. Lanet pislik herifim evet. Benim yüzümden oldu. Ahh...
Hakuna= Evet. Şuna bak. Hamileliğim nasıl belli. İçeride olan şey bana tekme atıyor. Bunun sorumluluğunu al.
Jungkook=Ne yapayım hayatım? Bana mı nakil edelim?
Hakuna= Olur mu?
Jungkook= Azra!
Hakuna= BAĞIRMA BANA LANET HERİF!

Ağlayarak ona yumruk atıyordum.
Jungkook= Tamam canım tamam sakin sakin tamam. Çikolata ister misin?
Hakuna= Eevet.

Cebinden çıkarıp paketini açmıştı. Ellerime verip benden kurtulmuştu.
Artık alıştığı için her krizlerime özel yanına çikolata stok yapıyordu. Yazık...
Hakuna= Sen neredeydin?
Jungkook= Gelecek planlar için gerekli işleri hallettik. İzin günü vardı işte. Haa bir de yeni grubumuz TXT için gözlemler yaptık.
Hakuna= Tabii. Aklımdan gitti. BigHit amca yeni grup çıkarıyor ahh. Orada bir çocuk neyse boşver. Aha bizim sıramız.
Jungkook= O çocuğu bana de. Bu konu burada bitmedi Azra.

Odaya geçip sedyeye uzandım. Göbeğimi açıp jeli sıktı.
Doktor=Nasılız Azra hanım? Dediklerimi yapıyor musun?
Hakuna= Ya doktor hanımefendi. Pilates benim neyime?
Doktor= Ne demek neyime? Babası siz bu konuda ne diyorsunuz?
Jungkook= Doktor. Bu denedi. Tehlikeli o. Topa yatayım derken takla atıp belini kıracaktı. Zor tuttuk. Başka bir şey var mı?
Doktor= Ah gerçekten... Yürüyüş?
Hakuna= O Allah'ın emri. Her zaman.
Doktor= Peki bu kilo ne? Abur cubur yasak demiştim ama ağzının kenarı çikolata?

Jungkook doktoru kenara alıp bir şeyler demişti.
Jungkook= Gözünü seveyim doktor çikolata yasak olmasın. Beni yiyecek yoksa. Onu yiyince sakinleşiyor. Bu hormonlar mı ne ise cidden deli olanı daha deli yapıyor.
Doktor= Ahaha pekala. Sadece delirince yesin. Olur mu? Yoksa daha fazla kilo alırsa doğumun tehlikesi artar.
Jungkook=Tamam.

        Geri gelip aleti çalıştırdı. Göbeğime koyup bakmaya başladık.

Doktor= Burun babası sanki?
Hakuna= Cidden mi? En sevdiğim.
Doktor= Hahaha.

Doktor=Rahatına düşkün bir bebek olacak galiba. Bir gram yerinden oynamadı.
Jungkook=Kim acaba?
Hakuna= Kes be sanki sen değilsin.
Jungkook= Doktor yanında ayıp oluyor.
Doktor= Siz cinsiyetini öğrenmemiştiniz daha değil mi?
Jungkook/Hakuna= Hayır
Doktor= İster misiniz?
Jungkook= Bilmiyorum. Sence?
Hakuna= Immm. Peki.
Doktor= Açıklıyorum.

Ağzımız açık doktorun diyeceğini bekliyorduk. Burnu Kook gibi ve onun gibi rahat bir varlık(?) nasıl bir cinsiyete sahip merak ediyorduk.
Doktor=...
Hakuna/Jungkook= UUU. HELAL.