Ani gelen Haber...

46 3 6
                                    

Tekrar olmuştu. Sahnede düşmüştüm. Ama bu öbürü ile aynı değildi. Önce kırmızılığı elbisemden dolayı sanıp kalkmıştım ama göbeğimde ki ağrı ile tekrar oturdum. Yere elimi koyup baktığımda yavaş yavaş kan geliyordu. Fanlara belli etmeden yardım istedim. Gözlerim kararıyordu. Bu acı çok fazlaydı. Korkmaya başlıyordum. Gözlerim kararıp düştüğümde bir kol beni tutup kaldırmıştı.
...
Onca koşuşturma sonrası biraz sessizlik olunca gözlerimi zoraki açmıştım. Neredeydim? Neler oluyordu? Ahhh.. Hatırlamaya çalışmak daha fazla baş ağrıma neden açıyordu.
Etrafa göz gezdirip bakmaya başladım. Bir arabada yolda süratle ilerliyorduk. Belimden aşağısına bir battaniye örtülmüştü.
Hakuna= Ne oluyor? Konsere ne oldu?

              Elleri ile battaniyeyi tutan Sarang yaşlı gözlerini silip bana baktı.
Sarang= Konser önemli değil. Bitirdin konseri aferin sana. Çok başarılıydı. Biraz yoruldun sadece. Bu yüzden seni hastaneye biraz serum alıp güç kazanman için götürüyoruz tamam mı? Biraz daha uyu lütfen.
Hakuna= Gereği yok. Bir vitamin içerim geçer. Eve gidelim.
Sarang= Olmaz. Hastanede serum alırsan daha iyi toparlanırsın. Kırma beni lütfen.
Hakuna=Hatırlamaya çalışıyorum Sarang. Başım ağrıyor ama. En son ben sahnede düştüm değil mi? Bu bel ve karın ağrısı bu yüzden mi? Yoksa bir yerim mi kırıldı?

Kendimi hemen yoklamaya başladım.
Ayak parmaklarım oynuyor✅
El parmaklarım oynuyor✅
Omurgam sağlam✅
Beynim yerinde✅
Bacağım oynuyor✅
Kollarım sağlam✅
Hakuna= Eee nerede benim sorunum?
Sarang= Azra. Gözlerini kapatıp uyu lütfen. Az kaldı zaten. Hadi.
Hakuna= Pekala.

Tekrar göz kapaklarını kapattım.
Uyandığımda acil servise benzemeyen bir yerde gözlerimi açtım.
Hakuna=Hastaneye bak acil servisi bomboş. Ben neden böyle hastane görmedim? Acil servisi boş olanın hastanesi kötüdür. Kimse yok mu? Sarang? Hani bir serum ile gidiyorduk? Nerede bu devlet? Çıkalım artık. Evde insanlar bekler beni. Duyuyor musunuz beni?

Aniden kapının açılması ile korkmuştum. Gelen kişiye bakıp biraz oturmaya çalıştım ama ağrılarım buna izin vermedi.
Hakuna= Doktor hanım. Neden bu kadar ağrım var? Sahnede düştüm evet ama bu kadar ağrı normal değil. Bir röntgen mi çektirsek? İşinizi öğretmek değil amacım ama merak ettim.
Doktor= Röntgen değil sana ultrason çektik Azra hanım. Zor kurtarılacak gibi duruyor ama merak etmeyin iyi bir hastaneye geldiniz. Menajeriniz bilerek seçmiş burayı.
Hakuna= Bir dakika. Bana yolda dedi ki sadece bir serum yersin gideriz dedi burası acil servis değil belli haya baya VIP oda. Ne işim var? Hem neyin ultrasonu bu?
Doktor= Rahim ultrasonu Azra hanım. Bu zamana kadar nasıl anlamadınız? 3 buçuk aylık hamilesiniz.

Boğazıma kaçan bir madde ile öksürmeye başladım. Ne dedi o ne dedi? Ahhh tansiyonum çıkıyor galiba.
Hakuna= Neymişim ben ney?
Doktor= 3. Buçuk. Aylık. Hamile.
Hakuna= NE?
Doktor= Düşmenin verdiği basınç ile embriyo baya bir hasar alacaktı lakin o kadar güçlüymüş ki çok iyi tutunmuş. Gerçekten güçlü bir çocuk olacak. Bu kadar kanamanın sebebi ise bebek ile ilgili değil merak etmeyin. Lakin embriyo sağlığı için sizi bir süre burada tutmamız gerekiyor çünkü yeni bir şeyler çıkabilir. Hala tam olarak yaşıyor diyemeyiz ama onu hayatta tutup sağlıklı olması için elimden geleni yapacağım merak etmeyin.

Ağzım açık dinleyip gitmesini izledim. Kapıyı kapatıp beni yalnız bıraktığında göbeğime bakmaya başladım.
Hakuna= Stres stres diyip yuttuğum şey aslında bir embriyo mu? Benim ile kim kafa buluyor? Bu neden oluyor? Ben daha yeni düzeltmiştim. Bu öğrenilir ise ben biterim...

Gözlerim dolu akan serumun damlalarını izlerken kapı açılmıştı. Giren kişiye bakmak dahi istemiyordum.
Jungkook= Azra.
Elif= Azra?

Bir Stajyerin GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin