Bir Stajyerin Günlüğü

Masum olanları sadece doğrular ile anlarız.

Jimin= Bunun üstüne yemek yemeliyiz.
Hakuna= Yemek yemekten bıktım. Siz yiyin benim işim var.
Elif= Yemek yemekten bıktım ne demek?
Hakuna= Yemek istemiyorum. Siz yiyin. İşlerim var halletmem gereken.
Suga= Ne işi? Akşam oluyor neredeyse.
Hakuna= Akşamlar olsun ne olmuş bu zalim dünyada.
Elif= İyi misin sen?
Hakuna= Ya. Şaka yapıyorum. Olsun akşam ne olacak? Gelirim hemen. Hadi siz yiyin.
Jungkook= Ben de geleyim mi?
Hakuna= Hayır.
      Binadan çıkıp boş boş otobüse bindim. Güzel bir yere gelince indim. Bir kafeye girip soğuk kahve aldım. Kitabımı da çıkarıp  boş bir masaya oturdum. Jumgkook hakkında bazı kararlar almak için yalnız kalmam ve kafa toplamam gerekiyordu. Tabii ki sevgililik hakkında değil. O telefonundan o videoyu silmem gerekiyor. Kimse beni ifşa edemez. Ne yapsam diye düşüne durur iken karşıma biri oturdu. Yoon He'nin ne işi var?
Yoon He= Sen buralara uğrar mıydın?
Hakuna= Neden? Senin mekan mı?
Yoon He= Biliyor musun? Çıkış yapacağım. Hemde bu haftasonu. İlk klip çıkıyor. Ya sen?
Hakuna= Vay be. İzlerim o zaman.
Yoon He= Sen? Yazık daha olmadı mı?
Hakuna= Neden? Bilmene gerek yok. Çalışıyorum işte. Çıkış yapmak hiç umrumda olmadı.
Yoon He= Bir ara koridorda EXO ile karşılaştım. Senin hakkında konuşuldu.
Hakuna= Olabilir. Arkadaşlarım sonuç itibari ile. Arkadaşlar konuşur yani.
Yoon He= Arkadaş mı? Seni unuturlar sandım. Neyin var ki?
Hakuna= Bir şeyim yok. İnsanım burada ki herkes gibi. Tek fark aklım ve kalbimin farklı çalışması. Senin gibi sürekli hasetlik peşinde değil. Neyse. Ben kalkıyorum.
Yoon He= Neyim var benim? Yakında çok ünlü olacağım ve imzam için peşimde kuyruk olacaksın.
     Sen mi ben mi? Kendim hakkında olan şeyleri anlatmak yerine sustum. Baktım ve dışarı çıktım. Yazık daha küçük üzülmesin.
    Ne güzel kafa dinliyecektim 2 dakika da huzurumu kaçırdı. Pes.
    En iyisi sahile gitmek. Sahile gidip bir banka oturdum. Güneşin batışı ile temiz hava kokusunu içime çektim. Huzur bu işte.
     Kitabımı yarılamış iken hava çoktan kararmıştı. Biraz açıkmıştım. Bir markete girip kraker aldım. Marketten sonra sahile tekrar gidip yürümek istedim.
    Biraz yürüdükten sonra öylece durdum. İleride Mete ile karşılaşacağımı anladım. Evi buralarda bir yerde olmalı diye düşündüm. Hemen yola doğru çıktım.  Hiç havamda değildim. Yoon He'den sonra bir Mete hayatta kaldıramam.
    Yol kenarında biri bayılmıştı. Hemen yanına gittim.
Hakuna= İyi misiniz? İyi misiniz?
    Bilinç kontrolünü test etmeye başladım. Sarstım,seslendim. Hafif tokat atınca gözlerini açtı.
Hakuna= İyi misiniz? Merak etmeyin ben sağlıkçıyım. Telaş etmeyin. Şimdi size yardım edeceğim. Lütfen sakin olun. Tansiyonunuza bakacağım. Kendinizi rahat bırakın.
    Bileğinde nabız bulup 1 dakika saydım. Tansiyonu iyiydi. Sanırım yorgunluk onu bir an bayılmış olabilirdi.
Hakuna= Adınız nedir?
Lee Min Hong= Lee Min Hong. İyiyim. Sanırım.
Hakuna= Tamam. Yormayın kendinizi. Ambulans çağıracağım şimdi.
Mete= Gereği yok. Bindir arabaya.
Hakuna= Pekala. Kaldır hadi.
    Adamı arabaya taşıdık. Kafasını bacaklarıma koydum. Hastaneye ulaştığımız zaman hemen sedye istedim.
Hakuna= Merhaba. Ben Azra Sancar. Tıp okuyorum bende. Tansiyonu normal. Sanırım ya iyi beslenemedi,uykusuz ya da yorgun. Önümde bayıldı.
Doktor= Pekala. Bir serum takalım.
Mete= Hayat kurtardın doktor hanım.
Hakuna= Ölmezdi zaten. Ki benim işim bu. Ayrıca daha doktor olmadım.  İznin ile gidiyorum. Bu arada doktor bey bana bu kişi hakkında bilgi verir misiniz? Kendine geldiğinde ve taburcu olduğunda. Numaramı buraya bırakıyorum.
Doktor= Pekala.
     Numaramı bıraktıktan sonra hastaneden çıktım. Simon arıyordu.
Hakuna= Efendim?
Simon Dominic=Neredesin sen? Saat kaç haberin var mı?
Hakuna= Evet. Hastanedeyim.
Simon Dominic= Ne? Ne oldu? Hangi hastane?
Hakuna= Bana birşey olmadı. Yolda önümde biri bayıldı. İnsani görevim ile hastaneye getirdim. Eve geliyorum. Hadi kapat.
   Telefonu kapatıp taksi bekledim.
Mete= Simon kızdı sanırım sana.
Hakuna= Seni görür ise o zaman görürsün. Sana mı bana mı. Bu yüzden uzak dur.
Mete= Beni hala dinlemiyorsun. Nişanı senin için bozdum. Bana arkadan bakar iken yakaladım. Anladım.
Hakuna= Kaybettikten sonra değerini anlasan kaç yazar? Ben bittim sende Mete. Beni koyma oraya. Kalbine. Koyma. Benim kalbimde yerin yok. Silindin. Bittin. Git artık.
Mete= Bende silinmedin. Senin için kızdan ayrıldım.
Hakuna= Ayrılma. Git.
Mete= O kızı sevdiğimi mi sandın?
Hakuna= Sev sevme. Benim için yoksun.
Mete= Ailem mantık evliliği için evlendiriryordu.  Nişanı sensizliğe dayanamayacağım için attım. Aileme sırtımı döndüm.
Hakuna= Bunlar umrumda değil. Ben seni sevdiğimi söylediğim zaman gülmen ile sonrasında nişan davetiyeni göstermen ile bitti.
Mete= Benden vazgeç diye. Sen vazgeçersen ben de vazgeçebilirim umudu ile yaptım.
Hakuna= Gerçek misin sen? Seven insan ne olur ise olsun sevdiğini gözlerine bakar iken üzmez. İznin ile taksi geldi.
Mete= Gün gelecek Mete nerede diyeceksin. Beni anlayacaksın. Ama ben hep senin arkanda olacağım. Seni bekleyeceğim.
Hakuna= Yaw he he.
     Taksiye binip eve doğru gittim. Çok değil 1 yıl önce olsa affederdim. Şuan affetmek için güçlü değildim. Dedikleri doğru olabilirdi. O zamanlar ailesi sürekli Mete'ye zengin aile kızları bakardı. Haklı olabilir ama benim kalbimi çok yaktı. O kadar yandı ki aşk neydi unuttum. Birine aşık olmuş isem bile fark edemiyorum.
    Eve vardığımda hemen odama girdim. Yatağıma yatıp öylece tavana baktım. Eskileri düşündüm. Keşke Mete hiç öyle olmasaydı. Onun ile çikolata yemeyi özledim. Yaşlar gözlerime geldiğinde onları saldım. Hıçkıra hıçkıra ağladım. Elif unni yanıma gelip yattı. Saçımı okşadı.
Elif= Ne oldu?
Hakuna= Hiç. Eskileri özledim.
Elif= Ne kadar eski?
Hakuna= Lise yılları.
Elif= Mete ile mi karşılaştın?
Hakuna= Neden nişanlanmış öğrendim. Neden bozmuş öğrendim.
Elif=Ne yani? Masum mu?
Hakuna= Evet.
Elif= Bu ne demek oluyor peki?
Hakuna= O benim kalbimde bitti. Sadece onu affedemiyorum. Gücü kendimde bulamıyorum.
Elif= O zaman bırak öyle kalsın. Affetmek zorunda değilsin.
Hakuna= Biliyorum. Keşke hiç kötü şeyler yaşanmasaydı.
Elif= İyi ki oldu. Olmasaydı bunlar olmazdı. Bak salona. Simon var,Jungkook var. Onlar ile tanıştın. Ne güzel değil mi?
Hakuna= Evet. Belki de kaderim Mete değildir.
    Birden ayağa kalktım.
Hakuna= Jungkook.
Elif= Jungkook derken?
     Hızlıca salona gittim.
Hakuna= Buraya gel seni sinsi pis bisküvi...