..SOKAK SANATI..

58 6 9
                                    

Sabah Elif unnimden önce kalktım. Hemen mutfağa gittim. Güzel bir at kuyruğu yapıp güzel bir kahvaltı için hazırlıklara başladım. İsteyen yumurta,isteyen sosis ya da sucuk,reçeller falan vardı. En son domates rendeleyip üstüne yağ döktüm. Aklıma annem geldi. Çok yapardı.
   Güzel bir sofra kurdum. Gözlerini ovuşdurarak gelen Jungkook birden ellerini gözlerinden çekip masaya baktı. Arasına dönüp bir daha baktı. Daha sonra beni havaya kaldırıp geri yere indirdi.
Jungkook= Bunları sen mi hazırladın?
Hakuna= Hayır. Hayalet yapmış.
Jungkook= Sen nasıl biriymişsin? Mükemmel bu.
Hakuna= Sağol canım her zaman.
     Gidip diğer kişileri uyandırıp masaya oturduk. Çayları doldurup önlerine koydum.
Jin= Bu domates galiba. Nasıl birşey?
Hakuna= Bunu biz Türkler yaparız.  Annemden öğrendim bende. Domatesi rendeleyip böyle küçük kaseye dökuyorsun. Çok az üstüne çıkacak kadar yağ döküyorsun. Sonra ekmeğini buna bana bana bir güzel yiyorsun. Bak dene. Ben sana öğreteyim.
     Bir ekmeği koparıp bandırdım. Jin'in ağzına götürdüm. Yedikten sonra bağırmaya başladı.
Jin= Bu mükemmel birşey. Annen ile tanışmak isterim. Ahh bir tane daha.
Hakuna= Hoşt ulan annemden uzak dur. O benim.
Jin= Yok yani öğrenmek isterim yemek anlamında.
Hakuna= Şaka yapıyorum.
      Yanıma baktığımda yalanan bir Jungkook gördüm. Bir tane ona yapıp akmasın diye altını tutarak ağzına götürdüm. Bana bön bön baktığı an ağzına soktum.
Hakuna=Zehir bu zehir. Niye bön bön baktın?
Jungkook= Şaşırdım. Sen yapmazsın böyle kendine gel korktum.
RM= Hani bana?
Hakuna= Herkese vereyim mi? Bundan sonra siz yapın ama.
     Hepsine yapıp ellerine verdim. Yok hepsinin ağzına mı götürecektim. Bir yere kadar.
    Güzelce yedikten sonra erkeklere masayı toplattım. O ara hazırlandım. Aşağı indiğimde onlar da çıkmak için bekliyorlardı.
RM= Nereye böyle?
Hakuna= Neyim var?
Taehyung= Neyin yok? O etek ne?
Hakuna= Uzun kardeşim bu.
Suga= Olmaz.
Hakuna= Size ne lan?
Jungkook= Pantolonlar ne oldu?
Hakuna= Ya bunu istiyorum bunu is ti yor um.
      O ara çocuklar gibi zıpladım.  Hepsi bana gülmeye başladı. Biri hariç. Soğuk gözleri üzerimde iken yaptığım hareket adına utanıp kafamı eğdim.
Elif= Uğraşmayın kızım ile. Çok güzel olmuş.
Hakuna= Ah unnim be.
JHope= Nereye gidecek?
Hakuna= Bilmiyorum. Gezmek istedim. Söz yazmak için ilham alırım belki.
RM= Nerede gezeceksin?
Elif= Sıkıştırmayın kızımı. Siz işe hadi.
Jimin= Tamam karıcım.
      Birden söylenen bu söze hepimiz şaşırıp ona döndük.
Jimin= Ne var? Siz herşeyi söyleyip benim bu sözüme mi takıldınız? Hep bana zaten Jimin hiç ağzını açmasın.
      Kahkaha atmaya başladım. O kadar komik söyledi ki çocuklar mızmızlanır gibi. Ah ah bunlar ne zaman büyüyecek( der çocuk gibi zıplayan kişi...).
Jimin= Komik mi? Sen bak Jungkook'a sonra hayatın gerçeklerini hatırla. O gözler ile bana baksa nereye saklansam diye etrafa bakardım. Hadi gidelim.
      Haklıydı. Hala bana kötü kötü bakıyordu. Onları uğurladıkdan sonra Elif unnime döndüm.
Hakuna= Karıcım ben çıkıyorum. Dışarıdan birşey lazım mı?
Elif= Azra. Delirtme beni. Hadi git annem gez sen.
Hakuna= Tamam karıcım gelirken makarna alırım. Ahaha.
Elif= Ya Azra!
      Gülerek evden çıktım. Arabama binip Hongdae'ye gittim. Orada akşam gezmek o kadar isterdim ki...
     Güzel bir restoran buldum. Lakin burası çok dolu olabilir. Onun yerine deniz kıyısına yakın bir yer buldum. Akşama rezerve edip tekrar arabama bindim.
     Gezip alışveriş yaptım. Kıyafetler aldım. Biraz kitap ve müzik albümleri aldım. BTS,EXO,Epik High,Tablo,Jay Park albümleri aldım. Başka zaman DOK2,The Quiett da almak için gelecektim. Hatta burayı baya bir alabilirdim. Neyse.
       Eve gidip aldıklarımı bıraktım. Güzel bir elbise almıştım.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir Stajyerin GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin