Bir Stajyerin Günlüğü

Hormon Saldırısı

Ağzımız açık doktorun diyeceğini bekliyorduk. Burnu Kook gibi ve onun gibi rahat bir varlık(?) nasıl bir cinsiyete sahip merak ediyorduk.
Doktor= Bakın. Bu 4 aylıkken aldığımız bilgiden. O zaman belliydi ama Azra hanım siz olmadan bilmek istemedi. Şimdi söylemeye fırsat olduğuna göre açıklıyorum. Bebeğiniz bir erkek.
Hakuna/Jungkook= UUU. HELAL.

         Birbirimize bakıp el çaktık.
Hakuna= Güzel olmuş cidden. Nasıl başardık ya. Mükemmel.
Jungkook= Benden biri daha. Dünya bunu kaldırır mı?
Hakuna= Neslin devam ediyor yine iyisin.

     Doktor bize tuhaf tuhaf bakıp gülümsedi. 2 çılgın ebeveyn nasıl bakacak acaba diye soru sorduğunu duyar gibiydim.

Göbeğimi jelden arındırıp doktora bakmaya başladım.
Doktor=Biliyorsunuz büyük tehlikeden hayata tutunmaya devam etti. Sizin normal hamile bir bireyden daha fazla dikkat etmeniz gerekir. Bu yüzden dediklerime dikkat et. 5 ay boyunca bazı ağrıların dışında sorun olmadı ama bu son 4 ay o 5 aydan daha mühim hele hele son 1 ay ve doğuma yakın zaman hele hele en çok doğum. Doğumu gerçekten çok önemli. Şuan normal doğum olabilir ama sanma ki bu böyle kalacak. Senin dikkatlerin üzerine ya da bebeğe göre bu sezeryan olabilir. O yüzden işin varsa kes ve seni yoracak her türlü şeyden uzak dur. Bu son zamanlarda babanın görevi çok ki zaten sizin işiniz de başınızdan aşkın o yüzden baba dışında başka anneniz babanız varsa onlar yardım etmeli ya da arkadaşınız. Tekrar ediyorum Azra yoracak her şeyden uzak dur ve dinlen. Abur cubur ve sağlıksız şeyleri tüketme git meyve sebze ye. Anladın mı?

Ağzım bir karış açık doktora bakmayı sürdürdüm.
Jungkook/Doktor=ANLADIN MI?
Hakuna= YA OKULUM?
Doktor= Bence  sen 2 yıl dondur okulunu.

       Daha sonra odadan çıkıp koridorda yürümeye başladık. Ne demek dondur? 2 yıl ne? Daha 3. sınıftım Cansu'nun
fizyoterapi son sınıfı ve bitiyordu. Ben bitirene kadar o çoktan kliniğini açar da neler yapardı neler. Ben ne yapacağım? Çıldırmak üzereydim. Yine sinirlerim bozulup bedenim hormonal istilasına uğruyordu 
Hakuna= Senin yüzünden. Sen eğer sinirlenip üstüme gelmesen o gün olmasa şuan ne hamileydim ne de okuluma ara veriyor oluyordum. Ben ne zaman bitirip gerçek doktor olacağım ha? Ben sana benden uzak dur demiştim.

         Kook yumruğunu sıkıp çenesini kasmaya başlamıştı. Ne yapabilirim? Siz tıp kazansanız ve hazır staj zamanına az kalmışken hamile kalsanız ve deseler ki ara vermen lazım hemde 2 yıl. Hoşunuza gider mi? Sakin kalmak? Hadi oradan...
Jungkook= Özür dilerim.
Hakuna= Dileme.
Jungkook= Üzgünüm.
Hakuna= Üzülme.
Jungkook= Ne yapayım Azra ne nee neee?
Hakuna= Bağırma bana!

               Gözlerinin dolması şuan umrumda değildi. Hormonlarım beni ele geçirmişti. Bilincimi kayıp etmiş ve saldırıya geçmiştim.

Son kez ona bakıp hızlı hızlı yürümeye başlamıştım. Onun önüne geçip penguen yürüyüşü ile hızla gidiyordum. Bu kadar sinir ve hızlı yürümem bebeğe iyi gelmemiş olacak ki yine ağrı girmişti. İki büklüm olup ellerimi duvara koydum. Ağrıdan yüzümü buruşturmuştum.
Hakuna= Aah. Tamam sakinim tamam. İyisin. Özür dilerim. Özür dilerim. Seni istemiyor değilim sen benimsin. Hayır bir şey olmadı tamam. Baban da iyi tamam.

Belimden ve bacalarımdan tutan eller ile birden havaya kalkıp Kook'un kucağına geldim. Göbeğime düşen ıslaklık ile kafamı kaldırdım. Jungkook ağlıyordu.
Bilincimin gelmesi ile ellerimi yanaklarına koydum.
Hakuna= Özür dilerim. Kırmak istemedim. Sadece. Hormon saldırısı biliyorsun. Ben söylemedim. Ben de seviyorum çocuğu ve istiyorum yanlış anlama ne olur. Sadece biliyorsun hayalim doktor olmak ve ara verme ah canımı acıttı.
Jungkook= Emin ol ben daha çok üzüldüm. Kendimi o kadar suçlu hissediyorum ki.
Hakuna=Tamam. Geçti. Şuan önemli olan o.