Odama geldiğimde saat 21.50 idi. Odamda biraz pinekledikten sonra aşağıya inip olan telaşların ne olduğunu öğrendim.
EXO Japonya konseri için hazırlanıyordu. Fakat bir sakatlık olursa diye sağlık çalışanı bulamamışlar. Hastahanelerden bir tane istemişler fakat böyle birşey için izin vermeyeceklerini belirtmişler.
Hey gençler ben ne güne duruyorum? Hemen bu sorun için ilgilenen kişiye gidip kendimi tanıttım. Tıp öğrencisiyim hatta sağlık meslek lisesi mezunuyum dediğimde beni bu iş için görevlendirdi. Pasaportumu istedi. Hemen odama koşup pasaportumu aldım ve adama verdim.
Beni seçtiklerine pişman olmayacaklardı...
Bu haber hemen herkesi sarmıştı. Yoon He yanıma gidip beni nasıl bırakırsın diye ağlamaya başlamıştı. Bu kız gerçek miydi yoksa iyi mi rol yapıyordu?
Hakuna=Japonya'ya taşınmıyorum. Sadece 2 gün oraya gidip geri sağ salim geleceğim.
Yoon He=Beni de alır mısın?Şimdi anlaşıldı bunun sebebi...
Hakuna= Alamam. Ben ayarlamıyorum. İhtiyaç olmasa ben de gitmezdim zaten.
Daha sonra göz devirdim ve odama çıktım. Bavuluma 2 günlük eşya koydum. Daha sonra yolculukta giyeceğim kıyafetleri hazırladım. Sabah 6.00 da kalkmak gerekiyormuş. Ve ağzıma maske takmam gerekiyormuş. Ben ne olur ne olmaz diye doktor önlüğü almıştım yanıma. Daha sonra duşa girdim. Saçımı düzleştirdim. Japonya bu kızım ramyeon (Kore eriştesi) saçlarla gidemezdim!
Aynada kendime baktığımda işte bir kerestenin nasıl makineden sonra şahesere dönüştüğünün kanıtı idi. Beni gören kesinlikle kimsin sen derdi. Neyse ne biz işimize bakalım. Çok şükür yanıma sağlık kitaplarından almıştım. Kırık çıkık için ayrı,kalp krizi için başka ve bla bla şeyler için. Kesin bildiklerim dışındakilerin hepsini de çantama attıktan sonra uyumaya karar verdim.
.....
Kapım çalınmıyordu,çıkarılıyordu. Daha sonra bir anahtar sesi. Daha sonra üstüme biri oturdu.
Chanyeol=Kalk artık geldik kızım.
Hakuna= Ne gelmesi ya?
Uyandığımda Chanyeol üstüme çıkmıştı. Yoon He olsa yanlış anlar hemen etrafa yayardı. Onu üstümden itip telefonuma baktım. 7'ye geliyordu.
Chanyeol=Senin yüzünden geç kalabiliriz. 5 dakika veriyorum. Hemen hazırlan ve aşağıya gel.
Tamam patron işaretini yaptım. O çıkarken ben kalktım ve ışık hızında düzleştiricimi prize,diş fırçamın üstüne macunu, bacaklarıma eteğimi,üstüme bluzumu giydim. Hepsini 5 dakika da halletmiştim. Biliyorum. İstesem 5 dakikada hazır oldurdum. Ama bilerek yavaş hazırlanırdım.
Daha sonra ayakkabımı giydim. Bavulumu elime aldım. Aşağıya inerken doktor uniformamı matrix edası ile üstüme geçirdim. Daha sonra gözlüğümü gözlerime yerleştirdim. Ağzıma maskeyi taktım. İşte yarı matrix yarı doktor emrinize amade!
Chanyeol=Bu nasıl bir geliştir. Nesin sen hayat kurtaran mükemmel doktor falan?
Hakuna=Tabi ki de mükemmel ötesi Hakuna Matata doktoruyum ben ne sandın koç.
Daha sonra CL Hello Bıtches dansı yaptım. Bacakları ger, kıç dışarı bi aşağı bi yukarı sallan. Yeah işte bu.
Chanyeol=Ne yapıyorsun gerçekten. Aile var burada!
Ne yaptığıma bende şaşırıp utandım. Etek ile olmayacak bir danstı . Üzgünüm laf sokunca inanılmaz bir ego geliyor...
Daha sonra ajanlar gibi saklanarak büyük bir arabaya bindik. Baekhyun=Neden önlük giydiğini sorabilir miyim?
Hakuna=Havaya girebilmek için. Kim bilir belki orada biri ile tanışırdım. Siz gidersiniz ben kalırım orada.
Chanyeol=Yok öyle birşey. Yanımızdan ayrılmıyacaksınn!
Suho=Aynen öyle.
Peki abiler öyle olsun sakin...
Daha sonra havalimanına geldik. Magazinler hemen etrafı sarmıştı. Ünlü mü olacaktım şimdi. Anne kızın ünlü oluyor. Merhabaa.
Beni bir koruma ,EXO'yu 10 koruma almıştı. Koşarak içeriye girdik. Korumam kaybolmuştu. Kameralar beni sarmıştı. Gidin siz tabi gidin.
Hakuna=Çekilin doktor geldi.
Deyip koşmaya başladım. Başta kimse anlamadı. Sonra keriz gibi çekilmeye başladılar. Adam olun canımı yiyin. Daha sonra onları aramaya başladım. Bulamadım. Sonra telefonla aradım. Yerlerini öğrenip koşmaya başladım. Yanlarına gittiğimde kaybettiğim koruma koluma girip uçağa bindirmeye götürdü. Şimdiye kadar kendim gittim devamını da giderim kardeş...
Uçağa bindiğimde Chanyeol yanını bana ayırmıştı. Aa beni unutmamışlar!
Hakuna=Kalleşler!
Baekhyun=Nasıl kurtuldun oradan.
Hakuna=Soruya bak ya. Beklemeseydiniz gençler uçursaydınız uçağı. Çekilin doktor geldi dedim koştum. Hepsi teker teker çekildi.
Suho=Bunun işe yarayacağını nereden anladın?
Hakuna=Başka seçeneğim yoktu. Denedim ve sonuç pozitif çıktı.
Herkes beni alkışladı sonra uçak havalanmaya başladı.
Chanyeol pencere yanına oturmuştu. Orayı ona yar etmezdim. Üstüne oturdum.
Chanyeol=Ne yapıyorsun?
Hakuna=Buraya oturmak istiyorum ya yana geçersin ya da böyle gideriz.
Paşa paşa yana geçti. Bende hınzır hınzır güldüm. Sağlık kitaplarımı çıkardım. Daha sonra telefonumdan müzik açıp kulaklığımı telefona taktım. Jungkook'un cover şarkılarından olan Lost stars dinlemeye başladım.
Şarkıya dalmış giderken kulaklığın tekini Chanyeol aldı.
Chanyeol=Demek Jungkook. Anlayalım yani.
Ne demek şimdi bu. Sen gidip Twice desteklerken ben birşey diyor muydum?
Hakuna= Açtırma ağzımı. Ne alaka müzik dinlemek ile ne mana çıkarabilirsin?
Chanyeol=Tamam ablası birşey demedik.
Daha sonra Chanyeol'un coverlarından olan All Of Me 'yi açtım.
Hadi buna da birşey de!
Hakuna=Ne oldu bebek sustun? Müziğin kimin yaptığı önemli değil. İster Hristiyan olsun ister Amerikalı. Irk, cins ,din bakmaz müzik. Müzik bir emektir,sanattır.
Chanyeol özür dilemişti. Daha sonra kitabı okumaya devam ettim. Bir süre sonra ağırlık çöktü. Boynum sola doğru gitti.
Uyandığımda kafamın Chanyeol'un omzunda olduğunu,onun kafasının da benim kafamın üstünde olduğunu fark ettim. Onu uyandırmadan kafasını boynuma koydum. Daha sonra ( boy uzun olunca tabi) iki büklüm kaldığını fark edince,cama iyice yaklaştım daha sonra ortadaki şeyleri ortadan kaldırdım. Rahatsız edecek birşey kalmadığında onu bacağıma yatırdım. Hey dostum senden rahatı lanet olası bir mezarda...
Kafasının üstüne doğru 550 sayfalık kitabı tutrak okuyordum. Daha sonra ne oluyo diye kalktı. Kafasını kitabıma çarpmıştı.
Hakuna=Rahat uyu diye böyle düzenek kurmuştum.
Uçakta yasak mı böyle uyumak acaba?Neden olsun yataklarda uyuyanlar var...
Chanyeol=Hayatımda uyuduğum en güzel uykulardan biriydi.
Biliyorum. Etli bacaklarımın rahat olduğu söylenir.
Hakuna=Her zaman emrine amadeyim.
Gülümsedim. Daha sonra inişe son 10 dakika kaldığı söylendi. Baekhyun arkamdan;
Baekhyun=Donüş yolunda benim yanımda oturacaksın.
Hakuna=Pekala.
Uçaktan indik. Otel için gelen arabaya yine ajanlar gibi gizlice bindik. Otelin önü magazinler ile doluydu. Bu sefer kaybolamazdım. Bu sefer başka bir deneme denemek için plan kurdum. EXO inerken arabada durup kameralar onların etrafını sararken ben arka kapıdan çıkıp normal insanmış gibi girecektim. Ve EXO indi. Arkalarından kapıyı kapattım. Bir tanesi beni fark etmişti. Çıkmamı gözlüyordu. Hayallerim suya düşüp damlaları yüzümü ıslatmıştı sanırım. Ah hayır. Ter bu ter...
Ne yapacağım diye düşünürken koruma beni gelip çıkardı. Koşarak otele girdik. Bu sefer bir değil 5 koruma vardı. Beni de düşündüğünüz için teşekkürler...
Suho=Bu sefer de yırttın demek.
Ha ha komik. Kıçımdan ter akmış bunlar şakaya vuruyor.
Hakuna=Planım vardı ama bir tanesi arkanızdan kapıyı kapatırken beni fark etmiş. O yüzden mükemmel planım son bulmuştu.
Neyse neydi. Daha sonra bana ayrılan odaya gitmiştim. Orada uyumuştum biraz. 2 saat sonra kaldırıldım. Konser için ben başka araba onlar başka araba yola çıktık.
Konserin yarısında Baekhyun bayılır gibi olmuştu. Çaktırmamışlardı. Daha sonra Baekhyun arkaya doğru geldi. Bana doğru yaklaştı. Onu hemen tuttum. Bilinci açık. Bu yüzden hemen yere yatırdım kafasının altına birşey koymadan bacaklarını 30 cm ayağa kaldırdım. Kolonya koklattım. Tansiyonunu ölçtüm. Kalp atışına baktım. Solunumunu dinledim. Sıkıntı yoktu. Su içirdim. Biraz birşey yedirdim. Sırası gelmişti. İyi olmuştu. Kafamı okşayıp hemen sahneye koşmuştu. Alnımdan ter almıştı. Onlar yüzünden bir gün kalp krizinden gidecektim.
.....
Otele doğru yola çıkıldı. Arabada uyuya kalmışım. Korumalar beni odama çıkarmışlar. Uyandığımda ellerinde tepsi ile bir EXO ile karşılaştım. Tepsi Baekhyun elindeydi.
Baekhyun=Beni iyi ettiğin için teşekkür ederim. 5 dakika da nasıl bu kadar hızlı ve iyisin anlamadım. Senin kadar hızlı ilk defa görüyorum.
Egolarım çıkarken yukarı tekmeledim onları birer birer. Ego sevmezdim.
Hakuna=Bu benim işim. İnsanları iyi etmek görevim. Ve tabiki sana bakacaktım. Görevden çok sen arkadaşımsın. Gözümün önünde kötü olmanı izleyemezdim.
Hepsi tebrik ettikten sonra yemeğimi Baekhyun'dan aldım. Onları yedim. Daha sonra Kore için yola çıktık.
![](https://img.wattpad.com/cover/120402489-288-k860932.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Stajyerin Günlüğü
Teen FictionÖylesine bir başvuru doldurup Kore'de en ünlü şirketlerde stajyer olmak? Üstüne de ünlü gruplar ile tanışmak? Bunu başarmış mıydım? .... Adı Azra Sancar. Tıp 2. sınıf. İzmir de yaşıyor. Can sıkıntısı ile SM Enterteinment,YG Enterteinment gibi Kore'...