Bir Stajyerin Günlüğü

Tavşan Darbesi

Cansu/ Hakuna= NE?

Ağzımı kocaman açmış Ekin abiye bakıyordum.
Ekin= Şaka. Elbette öldürmeyeceğim.
Cansu=Ne olacak peki?
Ekin= Seni benden isteyecek. Namus temizlenmeli.
Cansu=N-namus?
Ekin= Cansucum. Evlenmeden olan çocuk hayırlı olmaz. Azra sen bana daha önce ne demiştin hatırladın mı?
Ekin/Hakuna= Evlenmeden olan çocuğa  3 harfli karışır.
Cansu= Bismillah.
Hakuna= Hatırladım.
Ekin= Bunu düzeltmek için seni benden istemeli. Başka yolu yok. Ara bakayım neredeymiş.

Telefonu elime alıp Kook'u aradım.
Jungkook= Canım?
Hakuna= Neredesin?
Jungkook= Akşam Seoul Music Awards var ya ona hazırlanıyoruz. Sen ne yapıyorsun? Nasılsınız?
Hakuna= İyiyiz biz. Cansu'da bana geldi işte oturuyoruz öyle. Ne zaman bana gelirsin?
Jungkook= Ah... Beni özledin değil mi? Özür dilerim yoğunluktan gelemedim sana uzun süre. Bunu en kısa zamanda telafi edeceğim. Bir saniye. Bir durur musun? Bana ne. Ya kes şunu.
Taehyung= Alo? Alo?
Hakuna= Tae?
Taehyung= Zorla aldım telefonu. Nasılsın ajan007?
Hakuna= İyiyim sen nasılsın? Nasıl gidiyor?
Taehyung= Ya bizim prova zamanıydı demin. Onu atlattık iyiyiz yani. Oturup dinleniyoruz sonra da hazırlanacağız. Sen nasılsın? Nasıl gidiyor? Neredesin?
Hakuna= Evdeyim. Yanımda Cansu var.
Taehyung= Aaa gerçekten mi? Selam söyle. Biz gelmeden Türkiye'ye dönmesin.
Hakuna= İletirim.
Taehyung= Ben şuan koşuyorum fark ettin mi?
Hakuna= Evet.
Taehyung= Büyük ihtimalle dayak yiyeceğim. Azra. Kocana ay pardon sevgiline bir şey de bana çok vurmasın. Ne olmuş sanki iki dakika seninle konuştum diye. Ah.. yakalandım. Azra. Bak dediğimi unutm..
Jungkook= Geç bizimkilerin oraya. Yeter senden çektiğim. Neyse. Nerede kaldık biz ya. Şu çocuk kadar beyinsizi görmedim.
Hakuna= Deme ona öyle. Biz ajan birlikleri olarak bunu yapmak zorundayız. Ona zarar verirsen seni eve almam haberin olsun.
Jungkook= Neymiş yaaaaaaa buuuuu. Beni böyle savunmuyorsun. Ne var sanki Tae'de...
Hakuna= Ah...
Jungkook= Ne oldu?
Hakuna= Bir şey olmadı. Hadi kapatalım.
Jungkook= İyi misin?
Hakuna= İyiyim. Hadi kapat.

Aramayı sonlandırınca koltuğa yattım.
Cansu= N-ne oldu?
Hakuna=Karnım ağrıdı.
Ekin= Ne demek bu?
Hakuna= Geçer şimdi.
Cansu= Hastaneye gidelim. Hadi.
Hakuna= Geçer dedim. Bir şey hissettim galiba ondandır. Allah'ım bir şey olmasın...
Ekin= Tamam dur yastık yorgan getirelim yat uzan.

Beni sıkıca örtüp yatırdıklarında mahcup baktım.
Hakuna= İyiyim dedim.
Ekin= Beni ilgilendirmez. Çocuğa bir şey olursa sizi öldürürüm.
Hakuna= Bu arada Kook yani BTS akşam olacak Seoul müzik ödülleri için hazırlanıyor. Büyük ihtimalle yarın da yoğun olurlar. Zaman bulunca geleceğini söyledi.
Ekin= Ne zamandır görüşmüyorsunuz?
Hakuna= 2 hafta oldu galiba.
Cansu= Ahh...
Ekin= Ben beklerim. Sen stres yapma bir şey olmayacak. Korkma.
Hakuna= Tamamdır.

4 aylık olan küçük her ay geçtikçe zorluklar yapıyordu. Neden böyle oluyordu bilmiyorum.

...
Okuldan sonra arabaya binip eve gidiyordum. Işıklarda durduğum zaman telefona bildirim geldi. Bir video. İzlemeye başladım. Dün olan ödül gecesinde sahneden indiklerinde Kook'un fenalaştığı bir videoydu. Kalbim ağrıyıp ellerim titrediğinde telefonu sakince yan koltuğa koydum.
Hakuna=Ah...

Ellerim ile karnımı tutup okşadım.
Hakuna= Sakin ol. Sakin. Tamam. Bir şey yok. Sadece başı dönmüştür. Aynen öyle. Sakiniz.

Yeşil ışık yanınca arkadan gelen kornalardan sonra kafamı sallayıp yola devam ettim.

Eve gitmek yerine BigHit'e gittim. Gözlerim istemeden doluyordu.
Kapıyı açıp girdim. Görevliler burada olmadıklarını söylediklerinde başım dönüyordu.
Ah Azra. Sadece başı döndü. Kendine gel...
Hakuna= Buraya gelirler mi?
Görevli= Akşama doğru gelecekler. Burada durmasanız da olur. Renginiz solmuş. İyi misiniz?
Hakuna= İyiyim. Biraz oturayım sadece.

Onlar gelene kadar koltukta oturmuştum. Sürekli karnıma konuşup küçüğü sakin tutuyordum.
Gözlerim kaymaya başladığında kendime tokat attım. Uyursan göremezsin. Uyuma...

Kapı açılıp 7 gölge doldurduğunda oraya baktım.
Endişeli ama mutlulukla bana bakan gözlere koştum. Boynuna atlayıp bacaklarımı etrafına sardım.
Hakuna= Sana kaç defa kendine dikkat et dedim. Vitaminlerini al, meyve ye, öğünlerini atlama, ara ara dinlen iş bu kadar önemli olmasın dedim. Sen beni dinlemedin. Neden?

Dönüp tekrar yerinde durdu.
Jungkook= Bak iyiyim. Hem sen neden böyle diyorsun?

Kucağından inip gözlerine baktım.
Hakuna= Okuldan çıkıp araba ile giderken bir video geldi. İzlediğimde senin sahneden sonra fenalaştığın video ile karşılaştım. Çok korktum.
Jungkook= Bu araba sürerken mi geldi?
Jin= Ah. İyi misin?
RM= Merak etme bak turp gibi.
Hakuna= Fark ettim onu.
Jimin= Korkma Azracım. Oluyor bunlar.
Taehyung= Bana kızınca öyle olur. Yaaa. Seni şikayet edeyim mi?

Jungkook gözlerini belertip Tae'ye bakmaya başladı.
Taehyung= Bakma bana öyle. Gözlerin öyle kalır.
Hakuna= Ne yaptı sana?
Taehyung= Ba..
Jungkook= Sevdim. Saçlarını okşadım. Yengeni aramak istiyorsan dedim kendi telefonunu kullan dedim. Ayıptır iki sevenin arasına girme dedim.
Taehyung= E-evet.
Jimin= Ya ben en son bacağını Tae'nin kafasında gördüm diye hatırlıyorum ama.
Jungkook= Sinek kovaladım.
Jin= Peki yastık? Tam kafasına.
Jungkook= Oyun oynadık.
Suga= Elin bir ara kalktı. Ben sonrasına bakamadım. Uyudum çünkü.
Hakuna=Ne oldu?
Jungkook= Half five ( beş kardeş yani ) yaptık.
Taehyung= Yani.
Hakuna= 2 gün eve gelme Kook.
Jungkook= Yaaah.

Kalçasını bana sürtünce öldürücü bakışlarımı attım.
Hakuna= Ne yapıyorsun?
Jungkook= Kıyma bana.
Taehyung= Kıydın bana.
Jungkook= Ağzını cart diye yırtarım  Tae.
Hakuna= Kapı şifresini değiştiriyorum.
Jungkook= Yaaah.

Kollarını bana sardığı gibi geri çekildim.

Hakuna= Tae'ye iyi davran.

Tae'yi omzuna çıkarıp kıçına vurmaya başladı.
Jungkook= Canım kankam benim. Mükemmel dostum. Yakışıklı, güzel sesli. BTS'in olmazsa olmazı.

Hakuna= Yeter. Tae. Sence affedelim mi?
Taehyung=Tamam affedelim.

Tae'nin koluna girip yürümeye başladım. Arkamıza bakmaya korkar olmuştuk.
...
Cansu= Eee. Nasıl oldun?
Taehyung= Ah benim gibi zırha sahip olursanız her türlü tavşan darbesine dayanıklı olursunuz.
Jungkook= Tae!
Hakuna= Kook. Sen nasıl oldun. Bekle.

Mutfağa gidip meyve soydum. Biraz süt kaynattım. Vitaminleri ve suyu kaptığım gibi salona gittim.
Hakuna= Herkes yesin. Vitaminler içilsin.
Cansu= Azra. Peki şey?
Hakuna= Ah... evet.
Jungkook= Şey?
Hakuna= Siz önce bu vitaminleri için. Ben geliyorum.

Merdivenlerden yukarı çıkıp  Ekin abinin olduğu odaya girdim.
Hakuna= Abi.
Ekin= Ah. Başlıyor muyuz?
Hakuna= Evet.
Ekin= Pekala.
...