Gece olmuş Simon daha eve gelmemişti. Yatağımda fazladan yastık öylece oturur iken Chanyeol tuvaletten çıktı. Elinde krem yüzüne sürerken gülmeye başladım.
Chanyeol= Ne?
Hakuna= Aklıma birşey geldi de.
JHope'dan o kadar makyaj malzemesi çıkması. Ahh. Benden fazla malzemeleri var buna inanamıyorum.
Chanyeol= Krem sürdüğüm için mi gülüyorsun? Komik değil ki. Herkes için bu. Nemlendirmek için.
Hakuna= Biliyorum. Aklıma başka birşey geldi diyorum ya. Neyse. Simon'un geleceği yok.
Chanyeol= Onu mu bekliyorduk? Bende öylesine oturuyoruz sandım. Onu niye bekledik?
Hakuna= Ona yüz yüze İzmir'e gideceğimizi söylemek için. Beyefendi nerede ise artık eve gelesi yok.
Chanyeol= Olmadı Elif söyler ona.
Hakuna= O sinir ile başka uçak ile gelsin mi? Ben ona özel bir mektup yazayım. Hatta gel fotoğraf çekilelim çıkarıp içine koyalım.
Kameramı alıp resim çekildik. Güzelce olayı anlatıp onu sakin tutacak cümleler yazdım. Güzelce kağıdı süsledim. İçine parfümümü sıktım. Belki koklayıp sakinleşir diye. Yukarı çıkıp yatağının üstüne koydum.
Odadan çıkarken Kook ve Jimin'i çıkarken gördüm.
Hakuna= Hey Jimin. Gidiyor musun? Geç oldu. Burada kal sabah git.
Jimin= Ahh. Ben salona gidiyordum.
Jungkook= Senin iyiliğine ihtiyacı yok. Zaten kalacak. Niye böyle dedin ki?
Hakuna= Arkadaşım çünkü. Düşüneceğim tabi.
Jungkook= Aynen. Düşünürsün. Hadi inelim.
Onlar aşağı iner iken ben öyle baktım. Anlamıyorum. Bu erkeklerde olgunluk ne zaman tamamlanır bilmiyorum.
Ama bir yerde Jungkook haklı. Jimin'e dedikleri belki de Jimin bana değil de Elif'e daha çok değer veriyordur. Elif mi Azra mı deseler bana bakmadan Elif diyebilir. Beni tam arkadaş olarak görüyor mu bilemem. Sehun'a beni rahat bırakacağını demesi karşılığında Elif unniyi rahat bıraktırması... Bu tabi beni mutlu da etti. Belki Jimin Elif unnime boş değil. Buna acayip sevindim havaya bile uçarım. Ama beni boşvermesi... İşte bu canımı acıttı doğrusu...
Aşağı inip salona göz attım. Galiba gözlerim doldu. Yok yok bu parfümümden dolayı. Hapşırmaya başladım. Ben kaç defa dedim kendime ağır parfüm sıkma. Alerjim var. Ahh ahmak kafam.
Odama girerken hapşırırken kafamı kapıya çarptım.
Hakuna= Kafaaaam...
Jungkook= Ahahaa. Yok artık. Ne oldu? Yeol'a giderken heyecan mı bastı?
Hakuna= Ne diyorsun? Hapşırdım. Olamaz mı? Ne kadar ergen biri çıktın? Keşke seni hep ünlü olarak tanısaydım. Yakından hiç de sandığım gibi değilsin. Keşke hep ilk tanıdığım o masum kişi gibi olsaydın. Salıncakta sallandığım insan nerede? Sanırım kuma düştü...
Konuşmasına fırsat vermeden odaya girip kapıyı kapattım. Kilitleyip yatağa oturdum.
Chanyeol= Kavga mı ettin yine? Takma diyorum sana. Boşver. Sadece senin ile uğraşıyor. Erkekler böyle minyon saf kızları sinir etmeyi sever. Kızınca sanki minik yavru bir kediyi kızdırmış gibi oluyor. Haha. Birde bağırmanız yok mu minnacık boyunuz ile. Haha.
Hakuna= Komik mi? Boyum benim boyum sizi ilgilendirmez. Neyse. Hadi uyuyalım. Sabah erken mi kalkacaktık?
Chanyeol= Evet. 7'de. Hadi yatalım az birşey kaldı 7'ye.
Uyuduk. Alarm çalınca kalktık. Bir güzel hazırlandık. Kapının kilidini açtığımda yerde mektup gördüm. İçini açıp baktım. Sanırım bir özür mektubu. Okumaya başladım.
BAŞ BELAN BİSKÜVİ'DEN MATATAYA
Biliyorum. Bayadır üzdüm,kızdırdım seni. Bu aralar o kadar stres yaşıyor,yoruluyorum ki hep sana çattım. Yeni albüm çalışmaları,konserler,imza günleri derken o kadar yoruldum ki senin en ufak bir şeyin beni delirtti. Özür dilerim. Seni kırdım biliyorum. Chanyeol konusuna çok taktım biliyorum. Ama o konu çok farklı. Neyse. İyi eğlenceler size. Bol bol eğlenip güzel güzel fotoğraflar çekilin.
Bir de fotoğraf koymuş. Gülmem için galiba. Ahaha. Bu gösterileri için kalpler değil mi? Neyse.Kahkaha atarak mutfağa gittim. Eteğimi biraz daha indirdim. Kısa giyinmeyi pek sevmezdim. Akşamdan yaptığım tostları ısıttım. Yanına hazır çaylardan koyup masaya yerleştirdim. Chanyeol'da geldiğinde hemen kahvaltı yapıp uçağa gittik.
Uçağa bindiğimizde aklım Simon'da idi. Acaba eve geldi mi? Ne zaman gelecek? Nerede? Gelince mektubu bulacak mı? Öğrenince tepkisi ne olacak? Kafamda bir sürü deli sorular.
Chanyeol= İyi misin?
Hakuna= Evet. Belli olmuyoruz değil mi?
Chanyeol= Hayır. O kadar belli değiliz ki seni tanımayıp tek başıma gidebilirim. Haha.
Hakuna= İyi iyi. Benim eve uğrar mıyız?
Chanyeol= Varınca senin eve gideriz. Tur yarın başlar. Öğlene doğru.
Hakuna= Onlar otel ayarlar mı?
Chanyeol= İstersen. Otelde mi kalalım?
Hakuna= Evimde. Temizlik de yapmam lazım. Uzun zaman gidemiyorum iyice toz tutmuştur.
Chanyeol= Seninle yaşadığım her yeri illa temizliyoruz. Hep temizlik yapıyoruz.
Hakuna= Öyle. İkimiz de dağınık insanız.
Uçak kalkınca kulaklığımı takıp müzik dinledim. Chanyeol ise animasyon film izliyordu.
Uykum gelince kafamı cama koyup öylece baktım. Kook demek ki özür diledi. Hmmm. Affetmek erdemliktir. Affettim gitti. Ama Jimin? O biraz zor. Keşke dinlemeseydim dediklerini. Kook da kafamı iyice karıştırdı. Haklı olabilir. Neyse. Elif unni ile olsunlar da beni bıraksa da gam yemem. Yeter ki mutlu olsunlar...
....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Stajyerin Günlüğü
Teen FictionÖylesine bir başvuru doldurup Kore'de en ünlü şirketlerde stajyer olmak? Üstüne de ünlü gruplar ile tanışmak? Bunu başarmış mıydım? .... Adı Azra Sancar. Tıp 2. sınıf. İzmir de yaşıyor. Can sıkıntısı ile SM Enterteinment,YG Enterteinment gibi Kore'...