..İlk Konser..

51 6 13
                                    

11.30 gibi BigHit binasına gittim. Girişte koltuklara oturup kahve içerken telefonda oyalanan Mino ile karşılaştım.
Hakuna= Günaydın delikanlı. Bana da kahve var mı?
Mino= Azracım. Hoşgeldin. Bilmem var mı? Şirket senin şirket ben misafirim.
Hakuna= Pekala. Ben kendime kahve alıp geliyorum. Bekle beni.
Mino= Ben zaten seni bekliyordum yeni birşey değil. Hızlı gel.
Hakuna= Pekala.
Hızlıca kendime kahve alıp Mino'nun yanına gittim. Plan ve program tam olarak ne bilmiyorduk. İkimiz de Tae'nin eline bakıyorduk kısacası.
Mino= Tae nerede?
Hakuna= Bilmem. Bekle arayayım.
Jimin= Gerek yok. O Han nehrinin orada hazırlıklar ile bizzat kendi ilgileniyor. Azra benim ile gel iki dakika. Mino lütfen sen burada biraz daha bekle. Hatta istersen şurada oda var oraya git klima aç.
Mino=Pekala.
Jimin beni kolumdan tutup yürütmeye başladı. Neye sinirli anlamadım. Sanki ben kavga ettim onunla neyin tribiyse...
Hakuna= Jiminsshi. Canım arkadaşım ne oldu?
Jimin= Birşey yok. Gözümün önünde dur. Mino ile yan yana hayır bunu kaldıramam.
Hakuna= Ne alaka?
Bana doğru dönüp diğer kolumu tutup gözlerini gözlerime dikip ciddi bir ses tonu ile konuşmaya başladı.
Jimin= Sen ve Elif. Hatta belki Cansu. Siz erkekler ile çok yakınsınız. Olmaz olmaz yanlış. Sizin sahibiniz var. Bu kadar samimiyet olmaz. Kendine gel Azra. Sen Kook ile nişanlı sayılırsın.
Hakuna= Orada dur. Ben ne kadar samimi olunacağını bilen insanım. Gidip Mino'nun kucağına oturmadım yanına oturdum ve Mino bana yardım etmek için buraya geldi ve şuan ona yapılan ayıp. O bu şirkette değil iken ve başında dünya iş varken bana yardım için geldi. Sen ise şuan ondan uzak durmam gerektiğini söylüyorsun. Hem bir kere ben sahipli isem de tasma takamazsınız bana. Hem Kook ile nişanlı sayılmam kardeş. Annem ve babamdan beni istedi mi ki nişanlı olayım? Hem Elif unni ve Cansu kime göre neye göre sahipli?
Kollarından kurtulup ondan daha ciddi bakış attım.
Hakuna= Seni Edis düşmanı, kolye canavarı seni. Elif unnime iyi davran darlama onu darlatma kendini. Ben Elif unni değilim deliyimdir. İster önüme teakwondodan siyah kuşak olan kankan Jungkook'u at ister kendini. Beni yenemezsin. Bir daha Elif unnime şuna buna bakamazsın dersen seni Edis ile aynı odada bırakırım yiyorsa onun önünde de senin bir fanın var ama ben onu engelliyorum de. Hem bir kere sen kendin çok masum değilsin. Önce sen kendini düzelt nereye bakılması gerektiğini iyi bilip insanları düzelteceğine kendini önce düzelt nereye bakacağını irdele sonra karşımıza gel. Benden bu kadar.
Geldiğim yerden geri dönüp Mino'nun olduğu odaya gittim.
Mino= Ne oldu? Taehyung neden bize haber vermedi?
Hakuna= Arıyorum şimdi bekle.
Kapı birden açılıp tekrar Jimin geldi.
Jimin= Azra. İki dakika gel.
Mino= Zaten yaklaşık 5 dakika gelmişti. Jimin bey izniniz ile bugün olan konseri hakkında plan yapsak sonra siz zaten yeterince 2 dakika alırsınız.
Jimin= Şuan almam lazım.
Hakuna= Mino'yu duydun. İşim var Jiminsshi.
Jimin bana yan bakış atıp kapıyı kapatıp çıktı. Bende kafamı sabır istercesine salladım. Taehyung'u aramaya başladım.
Dııt dııt...
Taehyung= Ajan007. Vardın mı şirkete?
Hakuna= Evet Ajan007. Mino da burada. Şimdi biz ne yapalım gelelim mi oraya?
Taehyung= Şimdi siz hazırlanın orada. Bak orada biri var. Senin menajer. Kimdi?
Hakuna= Sarang.
Taehyung= Hah Sarang. Evet. Ona gidip seni bir yere götürmesine izin ver. Mino'da gelsin. Sizi hazırlayacak insanlar olacak. Sonra bir araba ile buraya geleceksin. Bir kere prova alacak zamanın olacak. Sonra da ortam konser için açılacak.
Hakuna= Ah teşekkür ederim Tae. Ajan007 senin ile gurur duyuyor.
Taehyung= Ajan007'de seninle gurur duyuyor. Hadi ben sizi bekliyorum. Gelince görüşürüz.
Hakuna= Pekala.
Aramayı sonlandırıp Mino'ya tatlı bir gülümseme attım.
Hakuna= Hadi gel benimle.
Mino'yu alıp Sarang'ın odasına gittik. Sarang sandalyede yarısı yerde diğer yarısı hala koltukta otururken bir eli telefonu kulağına tutarken diğer eliyle de yerden dosyaları alıyordu.
Hakuna= Sarang? Ah dur yardım edeyim.
Koşarak dosyaları almasına yardım ettim.
Sarang= Evet evet evet. Biliyorum. Sağa dönünce evet. Tamamdır ben onları halledip araba ile getireceğim. Aynen aynen. Tamam. Ah Azra hoş geldin. Ah Mino merhaba. Ben Sarang. Azra'nın menajeri.
Mino= Merhaba. Ben Mino. Azra'nın arkadaşı aynı zamanda Winner adlı YG Entertainment'e bağlı bir grubun üyesiyim.
Sarang= Evet biliyorum. Imm ben sizi götüreceğim bir saniye şunları toparlayıp çantamı toplamam lazım. Lazım olan herşeyi aldım evet. Ee gençler hadi gidelim.
Sarang önde biz iki asalak arkasında yürüyüp bir odaya girdik. İçeride bir sürü insan vardı ve bizi birden oturtup saçlarımızı ve aynı zamanda makyaj yapmaya başladılar.
Sarang= Evet evet. Giysileri buraya astım. Mino sen şu köşede giyinirsin. Azra zaten senin yerin burası. Makyaj saç olsun giyinip gelin ben odamdayım.
O kadar heyecanlı ve gergindi ki sanki o konser verecekti. Ah Sarang ah...
Her şey o kadar hızlı oluyordu ki ne olduğunu anlayamıyorsun. Ama Mino alışmış olacak ki normal davranıyordu.
Hakuna= Mino. Sen alışkınsın galiba?
Mino= Bir süre sonra zorunda oluyorsun. Yoksa zorlanırsın.
Hakuna= Alışmak istemiyorum ki. Benim tek hayalim cerrah olmak.
Mino= Bu yoldan geri dönemezsin. Neyse. Hazır olduğuna göre giyin gidelim.
Mino kendine ayrılan yere gidip giyinmeye başladı. Yeşil saçları ile ben buradayım mesajı veriyordu. Ah canım Mino...
Ben de giyinip birlikte Sarang'ın odasına gittik.
Sarang= Tamam aşkım. Düğün günü için aileler ile toplantı günü hazırlarız. Ah kapatmam lazım. Bende seni seviyorum. Tamam görüşürüz. Ah Azra ve Mino. Hadi gelin takip edin beni araba ile konser yerine gideceğiz. 1 kere prova alacaksınız. Sonra mekan konser için açılacak. Ah hadi gidelim.
Sarang'ın bu heyecanlı ve gergin hali beni de geriyordu. Kapıya doğru yaklaşınca Jimin ve Jungkook'u gördüm. Jungkook bana büyülenmiş gibi bakarak yanıma geldi.
Jungkook= Benim sevgilim ilk konserine gidiyor. Gurur duyuyorum seninle.
Hakuna= Yani tabi Bilboard sahnesi gibi olmasa da Tae ajanımın benim için yaptığı sahne. Neyse Mino gidelim.
Jungkook= Hey. Ne bu atar? Jimin yüzünden dimi.
Hakuna=Jimin tek mi gitti Bilboard'a?
Jimin= Azra sizin amacınız ne?
Hakuna=Senin amacın ne?
Jimin= Azra.
Hakuna= Park Jimin?
Mino= Azra Sancar. Gidelim artık.
Sarang= Ağzımdan aldı Mino. Jungkook ve Jimin. Lütfen çekilin. Konsere gelecek iseniz sizin kendi özel arabanız var. Diğer üyeler ile bir size özel olan yere gideceksiniz. İzniniz ile.
Sarang beni ve Mino'yu kollarına alıp binadan çıkardı. Arabaya binip yola çıktık.
Mino= Bu arada. Ne oldu?
Hakuna= Ne olacak işte. Onlar kıskanıp birşeyler dedi de kendilerini görmüyor onlar. Hepsi aynı sende.
Mino= Ben ne yaptım?
Hakuna= Sende öylesin. Sen de bakıyorsun kızlara. Hepiniz aynısınız. Simon değil dedim bir baktım bir klipte neler yapmış.
Mino= Simon'u daha yeni mi tanıyorsun? Ohoo onun daha..
Hakuna= Sunbae. Lütfen anlatma.
Mino= Pekala. Sustum.
Sarang= Azra Sancar. Ah ahaha. Mino düşman edindin kendine dikkat et.
Mino= Neden?
Sarang= Bakışları görmedin mi? Dünyada en korkulacak erkeklerden biri de kıskanç erkektir. Azra'yı nasıl aldın aralarından ah cidden.
Mino= Neden? Kavga oluyor gibiydi boş boş zaman kaybı yerine o zamanda prova almak daha mantıklı değil mi?
Hakuna= Haklı. Bence de. Zaten sen çağırmasan ben zaten tam o anda geliyordum.
Mino/Sarang=Kesin.
Hakuna= Ah neyse. Sarang canım düğün günü falan dedin. Anlat bakalım.
Sarang= Ya nişanlım ile ailelerimiz ile olacak bir toplantı yapacağız. O ara düğün günü belirleyeceğiz. Ama ne zaman izinli günüm bilmiyorum. Çok dolu. Senin ile ilgili işler doldu.
Hakuna= Nasıl ya? Ben birşey yapmıyorum ki nasıl benim ile ilgili işler doluyor?
Sarang= PD'nim plan ve programları. Zaten senin ile bu konuyu konuşacak. Bende onları ayarlamaya çalışıyorum.
Hakuna= Yarın izinlisin. Git konuş düğün gününü. Bana da haber ver. Ne lazımsa söyle yardım ederim.
Mino= Yeni tanıştık ama ben de davetli miyim?
Sarang= Ah tabi. Gelirseniz çok mutlu olurum. Bu arada Azra izin günümü karar verme yetkin yok. Üzgünüm. Ben kendim hallederim.
Hakuna=İzinlisin dedim. Ben o ara PD'nim ile konuşurum merak etme. Hem neymiş bu plan program öğrenirim. Benim hakkımda olan şeyler ile ilgili haberim yokken ben yerimde sayıp durmuşum ya.
Mino= Endüstriye hoş geldin. Yarın sana dünya turu derse şaşırma.
Hakuna= Ne turu? Okuyorum ben ya...
Sarang= Her neyse geldik. Ah Tae. Hadi gidelim bakın orada.
Hemen arabadan inip Tae'nin yanına koştum. Ona kocaman sarılıp etrafa baktım. Burası cidden süper olmuştu.
Taehyung= Nasıl? Senin klip gibi doğal ve masum olsun istedim. Bu yüzden maviler ve yeşiller dolu ve çiçekler de var. Ah bak siyah taç. Dur takayım.
Taehyung siyah tacı takıp beni süzdü.
Taehyung= Tabi seni denizden kurtaran biri çıktı. Bu taç önemsiz artık. Ama bunu fanlar bilmiyor bu yüzden kalsın. Ah Mino. Hoş geldin.
Mino= Hoş buldum. Burası çok güzel olmuş. Ne zaman prova alıyoruz?
Taehyung= Pekala. Hadi prova alalım. Saat de geliyor zaten anca.
Sahnede yerlerimizi alıp prova aldık. İlk kendi çıkış şarkımı aldım. Gözüm Jungkook'u aramıştı ama daha gelmemişti belli. Onun yerine Tae vardı. Hem söyleyip hem dans ediyordum o ara Tae etrafımda geziyordu. En son tacı alıp yere atmıştı ve bileğimden tutup sahne arkasına götürmüştü. Tabi Kook olsaydı o olacaktı. Neyse.
Daha sonra Mino ile olan şarkıma sıra gelmişti. Dansımız başlamıştı. Hem söyleyip hem dans etmek gerçekten zordu. Hem birazdan insanlar da gelecekti. Ben buna nasıl alışacaktım?
Mino= Heyecanlan. İyidir. Ama asla heyecanına yenik düşme.
Hakuna=Keşke. Neyse.
Daha sonra hem YG hem BigHit'ten olan şarkıları söylemeye başladım. YG'den 2Ne1-BigBang-Winner-Lee Hi-IKON. BigHit ise BTS. Bazı sıralanmış şarkıları tekrar söyleyip prova bitince sahne arkasına gidip makyaj tazeledim. O ara Jungkook gelmişti.
Jungkook= Prova güzel geçmiş. Merak etme herşey güzel olacak.
Saçlarımı öpüp aynada bana baktı. Bende aynada ona bakıp tacı elime aldım.
Hakuna= İlk şarkı bu. Hatırladın mı? Sen de olacaksın sahnede.
Jungkook= Yolda anlattılar ne yapacağımı. Yanında ben varım gerilme.
Hakuna= Bilemiyorum. Sana sinirliyim ve bu taç kalmalı mı bilmiyorum. Ah cidden.
Sandalyeden kalkıp tam önüne geçtim.
Jungkook= Ya Azra. Jimin ve Elif'den etkilendiğinin farkında mısın? Biz yüzük taktık farkında mısın? Daha seni sevdiğimi sana nasıl kanıtlarım? Ne yapmamı istersin? Gösteri esnasında öpeyim mi? Mikrofondan bu kız benim mi diyeyim? Ne yapmam gerek daha?
Hakuna= Pekala. Yapma tabii ki sakın.
Mino= Ah gençler. Başlıyor haber vermek için geldim.
Jungkook= Tamamdır.
Hakuna= Teşekkür ederim sunbae.
Jungkook'a dönüp baktım.
Hakuna= Benim açılış konuşması yapmam lazım. Ne ile karşılaşacağımı bilmiyorum. Neyse. Hadi ben gidiyorum.
Elime beyaz tül alıp bileğime bağladım. Onun ile oynayarak koridorları geçtim. Her yer çok sessizdi. Sanırım kimse gelmemişti. Neyse Azra üzülme. Normal gelmemeleri normal. 5 kişi bile olsa kafi.
Sahneye çıkan merdivenleri tek tek çıktım. Gözlerimi kapatıp sahneye girdim. Gözlerimi açtığımda bütün şaşkınlık sardı bedenimi.
Sahne ortasına gelip şaşkın olmaktan kocaman olmuş gözlerimi etrafa gezdirip önlerinde eğildim. Daha sonra sahne arkasına baktım. Elif unni ve Cansu bana el sallıyordu.
Karşımda olan gürültü ile tekrar onlara döndüm. O kadar şaşkındım ki ilk 2 dakika konuşamamış sadece onları izlemiştim.
Bütün yerler dolmuştu. Herkes sıkış tıkış olmuş bana bakarak bağırıyor,alkışlıyordu.
Özel yerde Simon bana bakmış ve zor değil diyerek bana göz kırpmıştı. Daha sonra kulağımda ki iç kulaklığın bir tanesini çıkarıp elime mikrofonu aldım.
Hakuna= Merhaba. Bu benim ilk konserim. Bunu hazırlayan herkese teşekkür ederim. Buraya gelen siz. Tanımadığım bu kadar insan tanımadıkları beni görmeye,dinlemeye geldiler. Çok müteşekkir oldum. Şahsen ben bu kadar beklemiyordum. Şu merdivenleri çıkarken dedim ki kendime 5 kişi bile olsa kafi. Ama 5 kişi olmuş neredeyse 500-700 kişi. Teşekkür ederim. Bunun karşılığını size vereceğim.
Büyük alkışlar eşliğinde DJ'e el hareketi yaparak ilk şarkıyı başlatmasını söyledim. Etrafta ışıklar dans ederken dumanlar yükselmişti. Ben şarkıya başladığım an herkes pür dikkat beni izliyordu. Daha sonra arkadan Kook çıktığı an yer yerinden oynamıştı. Kızlar çığlık çığlığa zıplıyordu. Bizim Kook ile dansımız da başlamıştı. Sahneden önce olan her şeyi kafamdan silmiştim. Şuan önemli olan fanlarımdı. Beni izlemeye gelenlerdi.
Şarkının zor kısmında Kook da mikrofonundan bana destek çıkmıştı. Onunla iş birliği yapıp şarkıyı sonlandırdık. Daha sonra tacı alıp yere attı ve bileğimden tutup perde arkasına götürdü. Tekrar sahneye çıkmadan önce kulağıma eğildi.
Jungkook= Mükemmelsin. Kendine güven ve bitir bu konseri.
Gözlerine bakıp güven duygusu aldım. Bana gururlu bakışlar ile bakıyordu. Bende omzunu sıvazlayıp koşarak sahneye çıktım.
Hakuna= Gösteri nasıldı?
İzleyiciler= Harikaaa!
Hakuna= Sizin için çok özel sürprizlerim var. İlki BTS'den Jungkook'du. Evet hepiniz tanıyor olmalısınız. Ben hem BigHit hem de YG Entertainment'e bağlıyım.
Arkadan "Hey!"diye bağıran Simon'dan sonra öksürdüm.
Hakuna= Ah tabi bir de AOMG. Neyse. Bu yüzden size çok özel planlarım var. Biliyorsunuz en son Winner'dan Song Mino ile şarkı yaptım. Sıra ona gelmeden evvel benim size söylemek istediğim daha özel ve benim için önemli birşey söylemek istiyorum. Biliyorsunuz ki ben bir Türküm. Bu yüzden size söylemek istediğim bir şarkı var. Ailee'de bu şarkıyı söylemişti. Bu şarkı Kore savaşında can veren Türk şehitlerimize gelsin. Bu uğurda can veren tüm askerlere gelsin.
DJ'e el yapıp başlatmasını istedim.
Sol elimi kalbime koyup şarkıyı söylemeye başladım.
Şarkı Üsküdar'a Gider İken.
Ben söylerken herkes ellerini havaya kaldırıp bir sağa bir sola salladı. Gözlerim dolarken kendimi tutup şarkıya daldım.
Şarkı bittiğinde arkadan Türk bayrağını alıp sarıldım. Gözlerim dolu iken konuşmaya başladım.
Hakuna= Gurur duyuyorum. O zamanlar olsaydım emin olun bende savaşa gelirdim. Bir can kurtarmak o kadar eşsiz birşey ki. Ben tıp okuyorum. Doktor olacağım. Hayat kurtarmak benim işim evet. Ama bir ülke kurtarmak. Bunu tadamam belki ama Türk milleti olarak o kadar mutluyum ki. İyi ki size yardıma geldik. İyi ki kardeş ülke olduk. Sizi seviyorum. Seviyoruz. Pekala. Duygusallık bu kadar yeter. BigHit ile gösteri yapmış isem şimdi sıra YG Entertainment'te.
Şarkı başladığında Mino girdi. Herkes çıldırmıştı. Biz hem dans edip hem şarkıyı söyledik.
En son kafamı omzuna koyup yere oturduk. Gözlerimi elleri ile kapattı. Işıklar kapanınca ayağa kalktık. Tekrar ışıklar açılınca eğilip selam verdik.
Alkışlar eşliğinde Mino'ya baktım. O da bana bakıp göz kırptı.
Mino= Merhaba.
Alkışlar çoğalmıştı. Tabi Mino bu olacak bu kadar.
Mino= Azramız nasıl?
İzleyiciler= Çok iyi!
Mino= Ona destek olun lütfen. Çokça sevip dinleyin. Azra çok zor bir iş yapıyor. Çünkü 1 değil tam 3 şirkette aynı zamanda tıp okuyor. Hem ruhumuzu hem bedenimizi iyileştiriyor. Ona hayranım. Ve çok iyi yerlere gelmesini istiyorum. Bu yüzden ondan desteğinizi esirgemeyin.
Hakuna= Mino sunbae. Teşekkür ederim. Bu kadar iyi arkadaşlar edindiğim için çok mutluyum.
Mino ile sarılıp onu arkaya gönderdim.
Hakuna=Peki şimdi size nasıl birşey yapsam? Immm pekala.
Daha önce yağmur yağarken Simon,Jungkook,Elif unni ve Jimin ile yaptığımız şarkıyı söylemek istemiştim. Sağolsun beni kırmadılar. Elif unni ise zorla dahil oldu tabi.
Hakuna= Büyük bir alkış istiyorum. Daha fazla. Evet. Şimdi özel sürprizim geliyor.
Ellerimi perdeye çevirip gelmelerini işaret ettim. Simon Elif unnimi kolundan tutup zorla getiriyordu. Jungkook ve Jimin koşarak gelip selam verdi.
Simon Dominic= Hey benim şirketimden Azra. Beni en son söyledi. Sizce ne tür ceza vermeliyim?
Seyirciler kahkaha atmıştı.
Simon Dominic= Hey Azra. Beni de gör.
Hakuna= Simon başkan. Bunu daha sonra halledelim.
Jungkook= Hadi bu kimsenin bilmediği sadece bizim bildiğimiz şarkıyı söyleyelim. Hah?
Seyirciler= Eveeeet.
Hepimiz yan yana dizildik. Elif unni benim yanımda,onun yanında Simon,benim diğer yanımda Jungkook onun yanında ise Jimin vardı.
Jhope'un şarkısının beati ile yaptığımız şarkıyı söylemeye başladık.
Simon
Yağmur yağar gökten. Biz altında ıslanır.
Jungkook
Islak bedenimiz huzura varır. Ruhumuz dinlenir.
Jimin
Ruhumuzun ilacıdır doğa. Doğanın enerjisidir gök.
Elif
Göktür dünyaya neşe veren. İnsanlardır bunu bozan.
Azra
El ele verelim bu cümbüşe. Neşe hep kalsın dünyada.
Elif-Simon-Jimin-Jungkook
Neşe dolsun gök,yer,insan. Mutlu olsun dünyamız. Evren seslensin bize. Dostluk sarsın etrafı.
Azra
İnsanlar bir olsun göklerde. Ellerimiz birleşsin yıldızlar olsun.
Elif
Kalplerimiz bulut olsun. Yağsın yere yeşersin çimenler.
Jimin
Sevgi dolsun her yer. Mutluluk sarsın sis gibi etrafa.
Simon
Gönüller bir olsun. Birlik olunsun.
Jungkook
Sevgi dolsun evren. Herkes mutlu olsun.
Elif-Simon-Jimin-Jungkook
Neşe dolsun gök,yer,insan. Mutlu olsun dünyamız. Evren seslensin bize. Dostluk sarsın etrafı.
Şarkı bitince el ele tutuşup selam verdik.
Şarkılar bittiğinde veda konuşmamı yapıp sahneden indim. Her şey son bulup arabaya bindiğimde anlamıştım. Ben de seviliyordum...

Bir Stajyerin GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin