Bir Stajyerin Günlüğü

...Mario...

Uyandırıldığım zaman uçağa binmek için arabadan çıkılmak üzereydi. Uçağa binip Kore'ye vardık. Daha sonra özel araba ile ben evime geldim. Öncelik ile Cansu'yu görmem gerekiyordu belki şansım varsa Kook da görürdüm.
Kendi evimin anahtarı bende olmadığı için zili çalıp beklemeye başladım. Daha erken olduğu için  Cansu hanım uyuyor olmalıydı aksi olsa inanmazdım.
Hakuna= Ah hadi ama bir kere uyansan da beni bi şok etsen falan. Hiç ama olur mu uykun çok önemli...
           Kendi kendime konuşurken Simon'un evinden kapı açılma sesi gelmişti. Elimde bavul ile geriye dönüp oraya baktım.
Ağzında salatalık bana bakan Simon görünce kafamı eğdim.
Simon Dominic= Gelmiyor musun? Senden öğrendiğim şekilde domatesli yumurta yaptım.
Hakuna= Ciddi misin?
            Koşarak yanına gittim. Resmen Simon'u Türk yapıyordum.
           Masaya geçip tavaya baktım. Resmen öğrettiğim gibi yapmıştı. Ekmeği koparıp tavaya batırıp yemeye başladı. Ağzında ki bitince bana baktı.
Simon Dominic= Özlemedin mi? Yesene.
            Bende hemen ekmek koparıp yemeye başladım. Tavayı iyice sıyırıp kısa sürede bitirmiştik.
Hakuna= Nasıl özlemişim ya. Canım ülkem canım yemekleri.
Simon Dominic= Doydum ben.
         Tavayı lavaboya atıp bana döndü.
Simon Dominic= Japonya nasıl geçti?
Hakuna= Güzeldi.
Simon Dominic= Hiç hata olmadı değil mi?
Hakuna= Hayır.
Simon Dominic= Güzel. Bir süre internette gezme Azra. Ben arkandayım merak etme.
Hakuna= Niye ki? Ne sebep ile? Bak Simon internette gezme zaman kaybı git çalış dersen seni yolarım.
Simon Dominic= Evet o yüzden. Gezme sen boşver. Etrafa da bakma haberler de zaten sıkıcı boşver sen.
Hakuna= Neden?
Simon Dominic= Fazla merak zaralıymış senin orada geçen sizin atasözlerine falan baktım fazla merak..
Hakuna= Biliyorum  Simon devamına gerek yok.
Simon Dominic= Neyse işte ondan dolayı boşver sen dediğimi yap gerisine karışma. Bu arada Kook yukarıda akşam da geç geldi biraz içmiş bilemedim yani.
Hakuna= Ne demek içmiş? Ne demek geç geldi? Ne halt etti? Ne demek haberim yok?
             Aniden merdivenleri çıkıp odasına girdim. Leş gibi bira kokuyordu. Sanki biraz da soju...
Hakuna= Pislik leş insan.
            Pencereyi açıp perdeyi çektim. Işık odaya girince yerinde kımıldadı.
Hakuna= Kalk sabah oldu.
Jungkook= Hı ho.
Hakuna=Kalk diyorum kalk. Ben Japonya'da durur iken sen gecelere gece kat dimi pü senin gibi sevgilinin.
Jungkook= Hı hı.
            Derin nefes alıp verdikten sonra sırt üstü yatmaya başladı. Bacaklarını penguen gibi açıp örtüyü yere attı.
Hakuna= Hayvan. Kalksana. Ben uyanık isem sende uyanacaksın.
Jungkook= Maria bak git. Uykum var anla.
Hakuna=Maria kim?
Jungkook= Sensin işte.
Hakuna= Maria mıyım ben?
Jungkook= Evet. Kendini nasıl unutursun?Nasıl bir insansın sen?
                 Yastık alıp kafasına vurmaya başladım. Maria kim be Mario gibi...
Jungkook= Yaah.
            Elleri ile yastığa tutup beni yanına attı.
Jungkook= Ne yapıyorsun?
Hakuna= Bana Maria dedin. Ben Maria mıyım? Maria kim be? Mario gibi resmen kafasını engellere vurup vurup altın çıkartırım onun.
Jungkook= Maria kim?
Hakuna= Bende sana soruyorum Maria kim?
Jungkook= Ben ne bileyim sen dedin. Hem senin ne işin var burada?
Hakuna= Simon ile yumurta yedim sonra bana senim gece geç geldiğini ve alkol aldığını söyledi bende delirdim seni uyandırmaya geldim ama bana Maria dedin.
Jungkook= Hatırlamıyorum.
Hakuna= Pislik.
Jungkook= Kutlama oldu üyeler ile içtik sonra ben buraya gelmek istedim belki Simon ile laflarız dedim ama ilk defa erkenden uyumuş bende girip yattım.
Hakuna= Bu mu?
Jungkook= Evet.
Hakuna= Pekala.
              Yanından kalkıp kapıya gittim.
Hakuna= Maria kim?
Jungkook=Ben nereden bileyim.
Hakuna= Peki.
               Aşağı inip bavulu aldım.
Simon Dominic= Ne oldu?
Hakuna= Hiç. Uyandırdım. Şimdi Cansu da uyansın da eve gireyim. Gerçi sende vardır ya. Yedek anahtarı var mı evin?
Simon Dominic= Var bekle.
           Yedek anahtarı alıp eve girdim. Etraf az da olsa dağınıktı. Salonda ise biri yatıyordu. Çok dikkate almayıp odama girdim. Bavula bir kaç eşya daha attım. Daha sonra mutfağa gidip kahve yaptım. Yukarıdan alarm sesi geliyordu.
Hakuna= Cansu telefonunu yukarıda mı unuttun? Ah bu kız da akıl olacak da kendine bakacak...
           Yukarıya çıkıp odasına girdim. Yorganın altından bir bedenin telefonunu kapattığını görünce bağırmaya başladım.
Hakuna= Kimsin!
Cansu= Ben benim sen kimsin?
Hakuna= Sen sen isen aşağıda ki kim?
Cansu= Açıklayabilirim.
                Ellerim ağzımda aşağı koşarak indim. Uyuyan kişiye bakınca daha da şaşırmaya başlamıştım.
Hakuna= T.Taehyung.
            Sarsarak uyandırmaya başladım.
Taehyung= Efendim?
Hakuna= Günaydın.
Taehyung= Günaydın.
               Ellerini sallayıp geri yattı. 2 saniye sonra birden ayağa kalkıp ellerini havaya dikti.
Taehyung=Suçum yok açıklayabilirim.
Hakuna= Bekliyorum.
Cansu/Taehyung= Bir şey olmadı.
Hakuna=Tamam Tae açıkla.
Taehyung= Gece üyeler ile kutlamadan sonra ben aslında  Simon'un evine gidecektim ama kimse kapıyı bana açmadı. Bende yurda o saatte geri dönemezdim o yüzden  buraya geldim. Sağ olsun Cansu aldı beni buraya da yatak kurdu.
Cansu= Sonra bende odama gidip yattım zaten.
Hakuna= Pekala.
              Konuyu kapatıp sohbet etmeye başladık. Etrafı birlikte toplayıp kahve içtik. Benim ki soğumuş olsa da onlara katılmıştım.
Hakuna= Tae benim BigHit'e yurda gidip uyumam lazım yolun oraya ise beni de atsana.
Taehyung= Kook atar seni.
Hakuna= Peki. Sen?
Taehyung= Başka işim var. Kook ile baş başa kalırsın hem.
Hakuna=Onun için ise gel sorun değil.
Cansu= Kavga mı ettiniz siz?
Hakuna= Yok hayır etmedik. Pekala da bir saniye. Tae sana soru soracağım.
Taehyung= Sor.
Hakuna= Maria kim?
Taehyung= M-Maria mı?
Hakuna= Evet.
Taehyung= Nereden çıktı ki?
Hakuna= Annesini bilemem Tae. Bana kızı lazım.
             Yüzüme bön bön baktı.
Hakuna=Kızı tanıt dedim Tae anlamayacak ne var?
Taehyung= Anlattığımı söyleme ama Kook'un liseden sevgilisinin İngilizce adı. Gerçek adı Yoora.
Hakuna= Lise aşkı yani.
Taehyung= Kız aldatmış Kook'u. Aslında aldatma denemez tam ayrılmış ve başkası ile olmuş.
Hakuna= Maria demek. Pekala.
Taehyung= Sen nereden duydun bu adı?
Hakuna= Bilmem. Duydum öyle boşver. Cansu hadi görüşürüz ben gidiyorum uyumam lazım da biraz.
Taehyung= Kook'u arama mı ister misin seni bıraksın.
Hakuna= Olur.
            Kapının önüne çıkıp beklemeye başladım. Göğsüm sıkışıyor gözlerim yanmaya başlıyordu. Maria yani Yoora lise aşkı. Şimdi de aklına geliyordu. Hemde sarhoş yani duyguları en dipte iken... Sinirlerim bozuluyordu.
Jungkook= Azra. Hadi gidelim.
Hakuna= Azra tabi. Adım Azra. Soy adım Sancar.
Jungkook= Efendim?
Hakuna= Yok bir şey.
              Arabaya binip ilerlemeye başladık. Benim arabam taa YG'nin orada kalmıştı bende Kook'a kaldım mecbur...
Jungkook= Yolculuk nasıl geçti?
Hakuna=İyi.
Jungkook= Son konser nasıldı?
Hakuna= İyi.
Jungkook= Ben nasılım?
Hakuna=İyi.
Jungkook= Köpek var benim bilirsin nasıl iyi değil mi? Aynı sen.
Hakuna= İyi.
Jungkook= Azra. Beni dinliyor musun?
Hakuna= Yorgunum Kook. Yoora ay Yoongi diyecektim.
Jungkook= Ne olmuş  Suga'ya?
Hakuna=Hiç sormak istedim.
Jungkook=Gayet iyi. Bende iyiyim soruyor isen.
Hakuna= Ol tabi.
               Arabayı durdurup bana baktı.
Jungkook= Neye kızdın? Alkol içmeme mi?
Hakuna= Bana Maria dedin. Maria kim?
Jungkook= Hiç kimse. Bende bilmiyorum kim. Senden başka kimse yok hayatımda güvenmiyor musun bana?
                 Gözlerimin içine bakıp yalan diyordu ama kendi gözleri yanıyordu. Liseden kalma kalp acısı şuan gözlerinin içindeydi. Öfke ve üzüntü vardı.
Jungkook= Güveniyor musun yoksa güvenmiyor musun?
Hakuna= Maria kim? Son kez sordum.
Jungkook= Bilmiyorum  Azra. İlk defa senden duydum. Sarhoştum ne dediyimi bilmiyordum. Ben sadece seni sevdim. Şuan hayatımda sen varsın ve gelecekte de sen olacaksın.
               Gözlerine bakıp emin olmak istedim. Ellerini yanağıma koyduğu zaman gözlerime dolan yaşları geri ittim. Şuan olmaz yurda gidince ağlayabilirim.
       Yanağımda olan ellerinin üstüne ellerimi koyup ona baktım.
Hakuna= Sende bana güven. Bende seni bırakmam sen beni bırakmadığın sürece.
Jungkook= Bu asla olmaz. Söz veriyorum.
                 Bana sarılıp saçlarımı kokladı. Bir süre öyle kalıp yola devam ettik.
Yurda girip odama gittim. Kendimi yatağa atıp yaşlarımı saldım.
....
Sorunları daha fazla olacaktı. Üstüne daha fazla yük binerek sırtına çıkacaktı. İleride daha fazla üzülecek ayrılıklar olacaktı. Bunlar iyi günlerdi ve bitmek üzereydi... Tek mesajım Azra hayattan asla vazgeçme...