Kore'ye tekrar merhaba...

54 4 6
                                    

Sabah alarm ile uyandım. Canım evime bir baktım. Ahh ne kadar özledim oysa ki... Şimdi bir daha terk ediyorum. Neyse ki satın almıştım. Nasıl aldım? Zor oldu ama hem hastanede  çalıştım hem üniversite okuyarak para biriktirdim. Sonrasında biraz aile katkısı ile aldım. Zaten ilk dediğim gibi çapraz komşu biraz sıkıntılı olduğundan kimse almıyordu. Neyse. Evime veda ettim. Kahvaltı ettim,giyindim,saçlarımı halledip bavulumu elime alıp evden çıktım. Kapıyı kilitleyip asansörü bekledim. Asansör gelince inip dışarı çıktım. Ekin abime kırgınım hala. Bana güvenmiyor ve Mete ile arası çok iyi. Selim'e haber vermem gerekir ama. Neyse ne ben gideyim onlar sonra gelsin. Ondan önce Chanyeol'u aradım. Koca Yoda ne yapıyor acaba?
Dııt dııt...
Hakuna= Koca Yoda. Neredesin?
Chanyeol=Yeni kalktım. Sen?
Hakuna= Havalimanına yola çıkıyorum. Hızlı gelsen iyi olur. Ayrıca benim maskemi almışsın. Onu değiştirmemiz lazım. Neyse. Uçakta görüşürüz. Özledim seni manyak. İyi geçirdin değil mi Cansu'da? Neyse neyse uçakta konuşalım.
Chanyeol= Kendin sorup kendin cevap verdin. Neyin var?
Hakuna= Yok yok. Hadi kapatta uçakta konuşacak malzeme kalsın. 6 saat malum...
   Tabi bunun 2 saat kadar fazla eklenecek saatte İstanbul. Sonrası 6 saat...
Taksiye binip Havalimanına gittim. İnince uçaklara binmek için bekleme yerine gittim. Selim ve Ekin'den mesaj vardı.
Selimino- Neredesin? Evinde yoktun.
    Cevap-Ya ben tek gitmek istedim. Havalimanına geldim. Sen neredesin? Gel buraya.
Ekin-Neredesin sen? Selim ile baktım evde yoktun. Hala küs müsün bana?
    Cevap- Tek gelmek istedim havalimanına.
Kulaklığımı çıkarıp telefona taktım. Müzik dinlerken yakındaki kafeden soğuk kahve alıp tekrar eski yerime gittim. Beremi kafama iyice yaydım. Gözlüğümü takıp öylece saatin gelmesini bekledim. Yarım saat kadar sonra ileriden Ekin ve Selim belirdi.
Ekin= Ya sen bizi niye beklemedin?
Hakuna= Dedim ya tek gelmek istedim diye.
Selim= Annene hiç uğramadın sana çok bozuldular.
Hakuna= Biliyorum ama onlar da beni biliyor. Zaten konuştum onlar ile. Seneye falan buraya gelebilirim. Bilmiyorum ya da onlar oraya gelir. Kesin değil. Eee saat yaklaşıyor. Bi 20 dakika sonra uçağa bineceğim. Kahve ister misiniz bakın şurada satılıyor.
Ekin= Bırak gevezeliği. Benim ile hala küs müsün?
Hakuna= Bilmem. Kırgınım sadece.
Selim= Neyse. Kahve ister misin Ekin?
Ekin= Yok ben Azra'nın kahvesini içerim.
    Elimden yarım kalmış kahvemi aldı.
Ekin= Sen ona yeni al.
Hakuna= Sabır.
      Ben sabır çeker iken ileriden Chanyeol belirdi. Bir ben tanırdım onu. O kadar iyi gizlenmiş ki... Maskesinde ise H.M.A vardı. Hakuna Matata Azra. Neyse belli olmaz anlaşılmaz.
   Anladığından yanıma gelmedi. Uzağa oturdu. Uçak saati geldiğinde ayağa kalktım.
Hakuna= Gençler ben gidiyorum. Zaten Ekin bey gelecek Koreye. Neyse. Selimino bol bol konuşalım olur mu? Hadi baybay.
    Sarılıp veda ettim. Uçağa Chanyeol'un arkasından girip yanına oturdum.
Hakuna= Hey. Naber?
Chanyeol= İyi de sen olmayınca çok yabancı geldi burası. İyi ki Cansu vardı yani.
Hakuna= O yüzden seni ona emanet ettim. Neyse maskemi ver.
     Maskemi geri aldım.
Chanyeol= Hey o bere benim değil mi? Bak üstünde kafatası var. O benim simgem.
Hakuna= Evet. Bende sevdiğimden aldım. Neden benim olamaz mı?
Chanyeol=İyi olsun. Sende bana birşey vereceksin.
Hakuna= Mesela?
Chanyeol= Bilmem. Sonra karar veririm. İznin ile omzunu ödünç alıyorum uyumam lazım. Dönünce çok işim olacak.
Hakuna= Gerçekten mi? Desene iyi ki dönüyoruz yoksa zor durumda kalırdın...
     Uçak kalktı. Chanyeol ise uykuya daldı. Bana sarılarak uyur iken bende tıp fakültesi için ders çalıştım. Konular zor ama bir gece çalışsam bunu halledebilirim sanki. Koreye gidince bunu halletmem lazım...
   İstanbul'da inip tekrar uçağa bindik. Chanyeol tekrar uyuduğunda bende müzik dinledim. BTS yeni bir albüm çıkarmıştı. En sevdiğim ise Crystal Snow ve Let Go oldu.

Bir Stajyerin GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin