Tanrı Misafiri...

90 11 4
                                    

Sabah uyanıp hemen BigHit'e gittim. Şarkıları tamlaştırdım. Herşey bitince neredeyse sabah olacaktı. Başladı yine içimde "Benim ne işim var burada? Ben ne yapıyorum burada? Bu insanlar kim? Burası gerçek mi yoksa hayal mi görüyorum?  Eğer dünya 3 boyutlu ise biz niye 2 boyutlu görüyoruz mal mıyız?" gibi gibi düşünceler düşünceleri, sorular soruları kovaladı. Yeter diye bağırarak şirketten çıktım. Dışarıdaki kızlar bana baktı.
Hakuna= Ah. Siz burada mıydınız? Vay anasını sayın seyirciler. Bende ne olsun işte. Öyle içeri gireyim bir hava alayım dedim.
Fan= Ne diyorsun sen? Nasıl girdin oraya?
Hakuna= Ben mi? Oraya mı girmişim? Yok artık. Doktora gidin siz. Hadi ben kaçayım.
    Daha fazla çaktırmadan hemen oradan kaçtım. Kızlar beni linç edebilir ya da bir sürü soru sorarak kafamın etini yiyebilirlerdi.
   Hemen Simon'un şirketi AOMG'ye uğradım. Jay Jay'i görürdüm belki. Ya da Simon manyağını.
    AOMG'ye girip öylece bekledim. Sonra binada gezmeye başladım. Başladı bende ki delilik yine.
Hakuna= SİMON. NEREDESİN?
    Herkes bana bakmaya başladı. Ne var? Bu benim onun ile haberleşme stilim.
Hakuna=SİMON. NEREDESİN?
Çalışan= Hanımefendi. Neden bağırıyorsunuz?
Hakuna= Simon nerede biliyor musun? Sesimi duyunca hemen gelirdi o.
Çalışan= Şarkı kayıt alıyor şuan. Neden geldiniz?
Hakuna= Bilmiyorum. Can sıkıntısı.
     Kız bana "Nereden geldi bu manyak?" der gibi baktı. Bende "Ne var hacı ilk defa mı böyle bir cins ile karşılaştın?" bakışı attım.
Bekleme yerine gidip Simon'u bekledim. Televizyonda şarkıları çalıyordu. Simon'un Simon Dominic çalınca ben de eşlik ettim. Daha sonra One ve Gray ile düet yaptığı, Show Me The Money 5 den Comfortable çaldı. Buna hastayım. One aslında baya bir iyiydi. Ve bence bu şarkısı ile SMTM'de ne kadar ilerlediğini bana göre kanıtlamıştı.

Hakuna= Mavi ne çok yakışmış Simon'u ma. Sesi mükemmel. Sen nasıl bir şeysin?
Simon Dominic= Bilmem. İnsanım işte.
Hakuna=Ne ara geldin? İnsan birşey der.
Simon Dominic= Arada sana sürpriz yapmak lazım. Başka ne düşünüyorsun hakkımda?
Hakuna= Bence sesin mükemmel. Rap zaten uçuyor.
Simon Dominic= Rap güzel, ses güzel ve tip güzel. Bunlar eşittir Simon Dominic. Bilmez misin?
Hakuna= Ahaha. Bunu Show Me The Money'de de demiştin.
Simon Dominic= Biliyorum. Fanımsın. Ama abartma. Aynı evde yaşıyoruz.
Çalışan= Efendim?
Hakuna= Yok öyle birşey.
Çalışan= Yok gerçekten efendim olarak efendim. İşiniz bitmiş ise 2 dakika Jay Park'a gitmeniz gerekiyormuş.
Simon Dominic= Pekala. Azra. Sen beni bekle. Bak birazdan daha çok şarkım çalacak. Çok dalma. Salyalarını sil. Hadi gidelim.
     İşte. Rezil oluşum. Ben bir ara ne dedim? Bir daha sesli düşünmeyeceğim...
Simon 15 dakika sonra döndü.
Hakuna= Ne için çağırmış?
Simon Dominic= Ben de kalacakmış da 2 gün. Bende hayır dedim. Onunla mı uğraşacağım? 2 kız var evde.
Hakuna= Ne kadar ayıp. Hemen çağır. Başımızın üstünde yeri var.
Simon Dominic= Ya bok gibi parası var. Gitsin otele.
Hakuna= Olur mu öyle şey. Çok ayıp. Hemen git al gel. Bekliyorum burada.
Simon Dominic= Sana da fırsat tabii. Yapış hemen.
Hakuna= Aman bey. Benim senden başkasını görmez gözüm. Hadi git al.
Simon Dominic= Bey mi? Bu aralar çok kullanıyorsun.
Hakuna= Şaka yapıyoruz be. Git al Jay Jay'i.
    Simon,Jay Park'ı alıp geldi. Arabaya bindik.
Jay Park= Sayende otellerde sürünmeyeceğim Azra. Teşekkür ederim.
Hakuna= Olur mu öyle şey. Hem size yemek yapma sözüm var.
Simon Dominic= Daha bana yapmadan mı? Asla.
Hakuna=Sana kaç defa tatlı yaptım.
Simon Dominic= Yemek yapmadın.
Hakuna= Saçmalama. O yediklerini uzaylılar mı yaptı? Ben yaptım.
Jay Park= Simon sen de yersin. Hepsini ben yemem.
Simon Dominic= Tabii ki yemeyeceksin. Bak. 2 kız var. Azra ve Elif ile çok samimi olma. Sen kızları hemen çekiyorsun. Onları çekme.
Hakuna=Simon. Misafir o. Kibar ol. Ayrıca o benim başkanım. Tabii ki yanında olacağım.
Simon Dominic= Ben de senin başkanınım. Nedense hissedemiyorum.
Hakuna= İstersen hissettiriyim. Ama aramıza mesafe girer. İster misin?
Simon Dominic= Aman. Tamam. Kal böyle.
Jay Park= Kıskanman bitti ise park et de inelim artık. Yarım saattir evin önünde dönüyoruz.
     Eve girdik.
Hakuna= Elif unni. Neredesin?
Elif=Mutfak canım.
Hakuna= Gelsene bi.
  Elif unnim geldi.
Jay Park= Merhaba. Beni 2 gün misafir olarak kabul eder misiniz?
Elif= Ah. Tabii. Lafı olmaz.
Simon Dominic= Bak ev benim değil. Elif ve Azra'nın.
Elif= Pardon. Simon izin verdin değil mi?
Simon Dominic= Verdim. Ama . Yakın olmak yok.
Elif= Neden? Hasta mı?
Simon Dominic= Hayır. Çapkın.
Jay Park= Amma yaptın be Simon. Sen çok mu uslusun?
Hakuna= Aynen öyle. Sen de az değilsin.
Simon Dominic= Neyi mi gördün?
Elif=Ay yeter. Hadi yemek yiyelim. Azra. Gel yardım et.
Jay Park= Azra. Yemek yapmayı unutma.
Hakuna= Doğru. Hemen başlıyorum.
     Mutfağa gidip yemek yapmaya başladık. Ben sözümü tutmak için ayrı bir yemek yaptım. Fırında tavuk-patates.
Sos yaptım,tavuk ve kesilmiş patatesleri sosa bulayarak fırın poşetine koydum. Isınmış fırına koydum. Pismesini bekler iken pilav yaptım.
Hepsi olunca servis tabaklarına düzgünce koydum.
Hakuna=YEMEKLER HAZIR.
...
Simon Dominic= O dondurma benim.
Hakuna= Obur. Al ye.
Simon Dominic= Nerem şişman ki benim? Hep obur diyorsun.
Elif= Olur mu öyle şey? Şaka yapıyor.
Hakuna= Bilemem.
Jay Park= Eee Azra. Bu Mete mi ne senin le ne alakası var?
Hakuna= Mete mi? Ne alaka?
Jay Park= Sponsor olacaktı ama saygısızlık yapıp toplantıyı terk etti. Sonradan bilgi verdi. Baygın bulunmuş. Seni almak için çıkmış. Basın beladaymış.
Hakuna= Kim bulmuş?
Jay Park= Orada ki çalışanlar. Hastaneye götürmüşler. Kolu kırılmış. Kendine 2 gün anca gelmiş. Kim dövmüş ise harbi dayak atmış.
    Öksürmeye başladım. İçimde bir burukluk oldu.
Simon Dominic= Azra. Senden korkmaya başladım.
Elif= Sen neymişsin be.
Hakuna= Sadece tekme attım ama ya. Nereden bileyim?





Bir Stajyerin GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin