Kaybettik kendimizi dostlar...

172 13 2
                                    

Sabah olmuştu. Demek terim güzel kokuyordu sayın Chanyeol efendi.
Derse gittim tekrar. Bu sefer saçlarımı düzleştirmiştim. Kafama gözlük takmıştım. Serbest serseri stilim mükemmeldir. Altıma tayt giymiştim. Üstümde uzun beyaz bir tişört vardı. Belime karışık renkleri olan gömlek bağlamıştım.
Ders sonunda yapmak istediklerim için dışarıya çıkma kararı almıştım. Lee Hyung yüzüme bile bakmıyordu. Kız mısın oğlum sen ne bu tripler.
Sınıftan çıkıp ilk kafetaryadan kahve aldım. Masada biraz oturup etrafa bakarak kahve ile kendime gelmeye çalıştım. EXO kafetaryaya girmişti. Hemen bir kahve alıp yanıma geldiler. Aslında hep hayallerimden biri Chanyeol ile Aslan Kral filmindeki Hakuna Matata şarkısını cover yapmaktı. Lay ile de herhangi bir şarkı kayıt almaktı. Bunu onlar ile paylaştım. Lay benimle seve seve kayıt alabileceğini söyledi.
Chanyeol= Hakuna Mutata kendi şarkısını söylemek mi istiyor?
Hakuna= Bu benim hep hayalimdi. Bu şarkıyı cover yapmak istediklerimden biri sendin.
Lay= Ya diğerleri?
Hakuna= Taehyung, Zico
Baekhyun= Sen Taehyung ile arkadaşsın sanırım. O kolay ama Zico işini halledebilirim.
Büyük bir mutluluğa kapılmıştım. Zico'yu takip ederim her şarkısını dinlerdim. Mino ile yaptığı Okey Dokey ile Cansuyla az dans etmemiştik doğrusu...
Ama Zico'ya sinirli olduğum birşey var. Anti şarkısı acayip güzeldir. Hatta o şarkı sayesinde G.Soul'u tanımıştım. Klibine aşıktım. Lakin Zico onu 2017 Japonya'da olan MAMA gösterisinde beklediğim gibi sunmamıştı. Ne bileyim G.Soul'u alabilirdi yanına falan. Pek beğenmemiştim. Ama Artist şarkısını güzel sunmuştu.

Neyse konumuza geri dönelim. Aslında Hakuna Matata şarkısı çok eğlencelidir. Bu yüzden de eğlenceli kişilerin hepsi ile cover yapmak istiyordum.
Hakuna= Aslında size birşey sormam gerekiyor.
EXO=Sor.
Hakuna=Burada Tıp fakültesine nasıl geçiş yapabilirim?
Suho= Tıp fakültesi derken?
Hakuna= Ben kendi ülkemde Tıp okuyordum aslında. Buraya gelmem için 1 yıllığına dondurmuştum.
Hepsi ağzı açık kalmıştı. Ne var tıp kazanamayacak kadar beyinsiz mi gözüküyordum karşıdan. Aslında bu kıyafet tarzım ile inanması güçtü. Haklılar.
Suho= Tam bilmiyorum. İstersen bir tanesine gidip orada ki kişilerle konuş. Onlar yardım edebilir.
Chanyeol= Okula devam mı edeceksin? Hem burası hem tıp seni zorlamaz mı?
Haklıydı. Tıp zaten yeterince zorluyordu. Birde bu yer olunca baya bir zorlanacaktım. Ama olsun. İkisini de çok seviyordum. Birinden birini seçmek yerine ikisini de yapardım.
Hakuna= Zorlar. Ama ikisini de seviyorum. Aralarında seçim yapmak yerine ikisini de yapmayı tercih ederim.
Daha sonra okul araştırmak için dışarı çıktım. Başka ülkede okumak zor olsa gerek. Acaba ne dilde eğitim verecekler? Türkiye'de bazı dersler ingilizce,çoğu Türkçe idi. Burada hepsi ingilizce miydi yoksa bazıları Korece bazıları ingilizce miydi?
Bir okula varmıştım. Herkesin üstünde beyaz gömlek vardı. Normal olarak tabi. Nasıl özlemişim. Okul içine girip bana dedikleri yere gittim. Daha sonra kapıyı çalıp gel emrini bekledim. Daha sonra gel dedikten sonra girdim.
Hakuna= Merhaba. Sizinle konuşmam gereken birşey vardı. Musait misiniz?
X= Tabiki.
Masasına baktığımda adının Kang Chul olduğunu gördüm.
Hakuna= Ben Türkiye'den geldim. Kendi ülkemde iyi bir tıp fakültesinde
2. Sınıftayım. Burada SM Entertainment için seçildiğim için 1 yıl dondurup buraya gelmiştim. Fakat tıp bitirmek istediğim için ve aynı zamanda müziğe devam etmek istediğim için tıp fakültesine burada devam etmeyi düşündüm. Ama nasıl olacağını bilmiyorum. Bana yardımcı olur musunuz?
Adam sevecenlikle başını salladı. Öncelikle bilgilerimi aldı. Okulumu sordu. Daha sonra okulumu aradı. İyi bir öğrenci olduğumu,notlarımın bu okul için yeterli olduğunu söyledi. Beni seve seve burada görmekten onur ve gurur duyacağını belirtti. Utanmış ve mutlu olmuştum. Bu işi halledeceğini kendisinden haber beklemem gerektiğini söyledi. Çıkmadan önce dersler hangi dil veriliyor diye sorduğumda İngilizce dedi. Yabancı insanlar için başka sınıf oluyormuş.
Daha sonra okuldan çıkıp ne yapsam diye düşündüm. Saat 11.30 du. Jungkook'a hala kahvaltı ısmarlamamıştım. Aklıma gelen fikir ile bir pastaneye gittim. Kutu kutu hamur işi aldıktan sonra BigHit'e gittim. Bu sefer Jungkook yerine Taehyung'u aradım. Yanımda ki kızlara çaktırmadan konuşmam gerekirdi. Yoksa linç edilebilirdim.
Taehyung=Hey sen beni arar mıydın?
Hakuna= Kusura bakma. Bu aralar çok işim vardı. Siz neredesiniz. Bina önündeyim ben.
Kızlar halen çakmamıştı. Bu iyiye işaretti.
Taehyung= Cidden mi? Nasıl gireceksin peki içeriye?
Hakuna=Bende sana soracaktım.
Taehyung= Seni bir ajan gibi alacağım. Kapıya yaklaş ajan 007 ben geliyorum
Gülmeye başladım. Kızlara çaktırmadan kapıya gittim. Halen anlamamışlardı. Kapıya birşey yazıyormuş gibi yapıyordum. Kapı birden açılıp bir kol beni içeri çekerken korkudan bağırmıştım. Kızlar çığlıklarla kapıya yönelirken hemen kapıyı kapattık. Arkamı döndüğümde bir kez daha korktum. Bu ne hal Taehyung. Ajanlık işini ciddiye almıştı. Ağzına siyah maskelerden takmış. Ceketinin şapkasını iyice kafasına çekmiş,yüzüne kadar kapatmıştı.
Hakuna= Bu ne hal Taehyung.
Taehyung= Ajan 007 kaçırma işlemi başarılıdır. Şimdi onu odaya alma sırası.
Beni kucağına alıp koşmaya başladı. Cidden bu çocuk manyak.
Kahkahalarım tüm binayı sararken bazı insanlar odadan çıkmaya başlamıştı. Elimdeki poşet bacaklarıma vurup duruyordu. Canım hamur işlerim...
Daha sonra bir kapıya yaklaştık. Kapıyı ayaklarım ile açarken ayağıma kramp girdi. Bağırmaya başladım. Çılgınlık buraya kadardı. Kramp hiç sevmediğim birşey. Odadan hemen yanıma gelmişlerdi. Koltuğa yatırdılar. Sakin olun daha ölmüyorum.
Taehyung=Sana söyledim bekle diye. İlla ayak ile açacaksın.
Hakuna= Sen açmaya çalıştın da ne oldu. Düşüyordum.
Jimin= Siz kapıyı çaldınız da biz mi açmayacağız dedik.
Taehyung ile birbirimize bakıp kahkaha attık. İkimizde birbirimizden deliydik.
Jungkook= Niye geldin?
Çocuk haklı. 2 gündür ona ulaşamadım
Hakuna= Sana kahvaltı ısmarlamam lazımdı fakat çok işim vardı. Bende bugün okul işimi hallettikten sonra sadece sana değil hepinize ısmarlamayı düşündüm. Ama dışarısı tehlikeli olduğundan yanınıza gelmek daha mantıklıydı.
Jimin= Nerede benim yemeğim?
Daha sonra gülmeye başladık. Sakin ol kaptan elimde.
Elimdeki poşeti ona verdim. Daha sonra kutuları çıkarıp bir güzel yedik. Hepsi teşekkür etmişti.
Jungkook= Bunu saymam haberin olsun.
Hakuna= Sebep? Ben meşgul bir hanımefendiyim. Boş vaktim yok.
Taehyung= Evet. Bu bir sır ama o bir ajan. Bende onun yardımcısıyım. Ve şimdi işimize geri dönmemiz gerek.
Beni alıp kayıt odasına götürdü.
Taehyung= Bazı kuşlar Hakuna Matata şarkısına cover yapmak istediğini söyledi. Bende bu görevi yerine getirmeye karar verdim.
Kuşlar 9 kişi olmalıydı kesin!
Daha sonra beat bulmak ile başladık. Sözler üzerinde biraz oynamıştım. "Lalala"ibi şeyler ekledim. Beat üzerinde ise RM ve JHope oynamıştı. Suga içine biraz rap koymak istedi. Komik sözler yazmasını istedim.
Daha sonra ben kendi kısımlarımı söyledim.
Çok eğlenceli 6 saat ardından akşam olunca SM' e gitmeye karar verdim. Hepsine teşekkür edip binadan ayrılıp kendi çöplüğüm biricik odama yola çıktım

Bir Stajyerin GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin