..EVLENECEĞİZ DEDİK YA..

45 6 4
                                    

Gece saat 1 olunca bende daha fazla dayanamadım. Odasına gidip kapıyı açtım. Örtünün altına girmiş. Yastığın altına kafasını koymuş. Depresyon mu bu? Ah hadi ama ben sana asla evlenmem mi dedim?
    Arkasına yatıp sarıldım. Nasıl nefes alıyor bu diye bakarken yastığın altından kafasını çıkardı.
Jungkook= Ne var?
Hakuna= Uyumuyor muydun? Bu sarıldığım yeri sırtın sandım. Bu nasıl yatış şekli ya.
Jungkook= Üzgünüm ama ben uyuyordum.
Hakuna= Hadi oradan. Neden burası ıslak? Ağlamadın değil mi?
Jungkook= Ağladım. Lütfen çık.
Hakuna= Manyak. Ağlama. Ben sana evlenmem demedim ki. Sadece şuan olmaz dedim.
Jungkook= Bu canımı acıtıyor git.
Hakuna= Neresi acıtıyor? Delirtme hadi çık gel hava alalım.
        Çekmeye çalıştım ama gelmedi. Ah Shin Yoo bittin kızım sen.
Hakuna= Çocuk musun Kook?
Jungkook= Çocuk değilim. Yanımda çocuk ve bebek kelimesi kullanma lütfen. Çık hadi sabah erken kalkacağım. İşim var.
        Yanına yattım. Örtüyü üstüme örtüp yastığı kafamın altına çektim.
Hakuna= Bende uyuyorum. Hadi kapat gözlerini ve yat.
       Sırtını bana dönüp tüm örtüyü aldı. Bende öyle uyumaya başladım. Resmen çocuk olmuştu...
      Sabah yanım boş uyanmıştım. Üstümde örtü örtülüydü. Bilerek de arta kalan kısımlarını altıma sıkıştırmıştı. En sevdiğim. Babama hep yaptırırdım öyle uyurdum.
       Aşağı inip kahvaltı hazırladım. Elif unni ve Simon'u uyandırıp kahvaltı yaptık.
Elif= Azra. Cansu'nun okulu bitmiş. Yani tatile girmişler. Yarın yola çıkıyor.
Hakuna= Gerçekten mi? Yaşasın.
Simon Doninic= Cansu mu geliyor? Bir oda ayarlamak lazım ona. Azra sen hastaneye gittin mi?
Hakuna= Sebep?
Simon Doninic= Bıçaklanan bendim sanki. Yara için diyorum. Dikiş açıldı mı falan baksınlar bi. Hadi git.
Elif= Ben götüreyim onu.
Hakuna= Ya tamam iyiyim.
Elif= Olmaz.
Hakuna= Pekala unni.
        Beyaz tişört ve kot şort giydim. Saçlarımı düz yapıp gözlükleri taktım. Hafif bir makyaj ile ağzıma maske takıp Elif unni ile hastaneye gittik. Beni ameliyat eden doktorun odasına girdik.
Hakuna= Merhaba doktor amca. Ben geldim. Zorla getirdi beni.
Doktor= Elbet geleceksin. Bakalım nasıl olmuş.
        Dikişlere baktı. Bir sorun yoktu.
Doktor= Dikiş daha çıkarılması için var. 1 hafta daha kalsa yeter. Enfeksiyon için dikkat et. Vereceğim ilaçları sür.
Hakuna= Pekala.
      1 krem vermişti. Odadan çıktık. Sonrasında Elif unnimin telefonu çaldı.
Elif= Efendim Jin?
        Bende ödeme yapmaya gitmiştim. Kontrol parasını ödediğim an Elif unni koşarak yanıma geldi.
Elif=Jin neredesiniz diye sordu. Bende hastane dedim. Neden dedi bende öylesine dedim. Tırnak battı da ondan dedim.
Hakuna=İnanmadı tabi. Ee unni ne bela açtın başıma?
Elif= Dedi ki o hastane bize yakın dedi. Hemen MNet binasına gelin dedi o tırnağı göreceğim dedi.
Hakuna= İyi halt ettin unni. Niye hastane dedin ki...
Elif= Yalan nasıl derim?
Hakuna= Tırnak battı ama o yalan. Diyorsun demek ki...
Elif= Ne yapacağız?
Hakuna= Gel benimle acil servise. Ayağını açacaksın ve ben tırnağına pansuman yapıp saracağım. Önce biraz neşter ile birşeyler yaparım ama merak etme canın yanmaz.
Elif= Olmaz. Ayağıma ne yapacaksın?
Hakuna= Acımayacak dedim ya. Ucundan neşter ile çizik atcam sonra pansuman yapıp saracağım.
Elif= Olmaz.
Hakuna= Tamam unni kendime yaparım. Hadi gidelim.  
      Acil servise gidip hemşireler ile anlaştım. Eskiden hemşire olduğum için izin verdiler.
     Ayağımı açıp sol baş parmağımın tırnak yerinden kenarını neşter ile kestim. Kanadığında peçete ile kanı aldım. Pamuğa tentürdiyot döktüm. Üstüne bastırdım. Sonra orayı bant ile sardım. İşte bu kadar. Sonra ayakkabımı elime alıp Elif unnimin omzuna girdim. Onun ile arabaya bindim. Bu ayak ile araba sürüp MNet binasına gittik.
     Soyunma odalarına gittik. Beni gören Jin yanıma gelip ayağıma baktı.
Jin= Demek senin parmağına tırnak battı öyle mi?
Hakuna=İnanmıyor isen açalım bak.
RM= Ne oldu yine? Neden parmağın sarılı?
Hakuna= Tırnak battı. Ben dedim gitmeye gerek yok hastaneye diye. Götürdü beni Elif unni. Sonra da bunu yaptılar. Ben kendim de yapardım gerçi.
Jungkook=Gece birşey yoktu. Nasıl battı?
Hakuna= Sabah vurdum. Tırnak hafif uzun olunca girdi. Ondan oldu.
Taehyung= Neden dikkat etmedin?
Hakuna= Bilmem birden oldu. Hadi gidelim unni.
Jin= Hey dur. İzleyin diye çağırdım ben. Hadi gidin bir yer bulun.
         Elif unni ile gittik. Come Back Show'u görevlilerin olduğu yerden izledik.
   Sonrasında biz kendimiz eve gittik. Telefonumu elime aldığımda Mark mesaj atmıştı.
Mark- Bir ara JYP'e gelir misin?
Azra- Neden?
      Cevabı atıp telefonu odama attım. Salona gidip yattım. Bacaklarımı sehpaya koyup Cartoon Network açtım. Bir kaç saat sonra Jungkook geldi. Beni görünce mutfağa girdi.
Hakuna= Ne? Benden mi kaçıyorsun?
Jungkook= Hayır.
      Elinde su şişesi ile odasına çıktı. Ah bunun çocuk çocuk hareketleri...
   Bende uyumaya karar verdim. Ne zaman uyusam yanıma gelir zaten.
   Yarım saat uyuduktan sonra beni kaldırdı. Sonra yatağıma yatırdı. O ara telefonum çalıyordu. Hemen açtı.
Jungkook= Alo? Aa merhaba. Azra mı? Doğru onun telefonu. Uyuyor o. Pekala.
     Telefonu masaya atıp kapıyı kapatarak odadan çıktı. Acaba kim aramıştı.
     Sabaha karşı uyandım. Telefonu alıp son arama kısmından en üste baktım. Mark mı? Ah hadi ama zaten tripli bana. Şimdi hiç çekilmez Jungkook.
     Kalkıp şort ve ince uzun kollu giydim. Dışarıya çıkıp yürüyüş yaptım. Eve girince Jungkook'un odasına girdim. Yatağının başına dikildim. Birden beni görünce korktu.
Jungkook= Saykopat neden öyle dikiliyorsun?
Hakuna= Günaydın. Mark ile ne konuştun?
Jungkook=O mesele mi? Bugün seni JYP'ye çağırıyor da ondan. Sana iletmemi söyledi. İznin ile uyuyorum.
       Jungkook'un üstüne çıktım. Kafasının altında ki yastığı alıp elimde tuttum.
Hakuna= Bak çocuk seni boğarım. Çocuk çocuk hareketler yapma. Evlencez dedik sana. Asla demedim. Şuan olmaz dedim ama kesin bildirmedim. Teklif ettin de hayır mı dedim. Deli ediyorsun. Hem o Mark da arkadaşım kıskanma. Chanyeol bitti Mark'ı başladı şimdi. Şeytan diyor al şu yastığa boğ. Neyse sakinim. Cansu geliyor bugün. Ben sakinim evet.
        Yastığa yanına koydum. Kalkarken beni yatırıp üstüme çıktı.
Jungkook= Mark ile çok yakın olursan seni bitiririm Azra. Sana aşık olmasına izin verme çünkü aşk ile bakan bir tek ben olmalıyım sana.
        Kapı arasından bize bakan Simon ve Elif unniyi fark edince çok gerildim. Pozisyon kötü olunca utanmıştım.
Elif=Biz sizi bölmeyelim. Devam edin siz.
     Kapıyı kapatıp beni o halde bıraktılar.
Hakuna= Kalksana. Rezil oldum şu hale bak.
     Üstüme daha çok eğildi.
Jungkook= Kabul mu?
Hakuna= La tamam la ama aşık olma konusunda yapabileceğim birşey yok. Çok mükemmel olduğum için olabilir. Allah vergisi işte ne olsun...
Jungkook= Hele bir yakın göreyim. Bittin.
Hakuna= Tamam kaptan hadi kalk da yemek yiyelim. Acıktım.
      Aşağı indik. Beni gören 2 varlık gülmeye başladı.
Hakuna= Komik değil. Hem birşey olmadı ki. Konuştuk sadece. Siz ne kadar kötü birisiniz ya.
Elif= Tabi alt tarafı üstünde Jungkook vardı. Ne kadar da hoş. Hiç yanlış anlamadık. Allah arttırsın.
Hakuna= Gül sen. Seni de göreceğim ben elbet dilimden kurtulamayacaksın.
         Somurtuk surat ile kahvaltı yaptım. Sonra odama gidip giyindim. JYP'ye gidip Mark'ın ağzına etmeye aman ne suçu varsa onunda işte çağırmış madem bize de gitmemek olmaz.
Hakuna= Ben gidiyorum. Dışardan birşey lazım mı?
Elif= Gelirken Cansu'yu alıver.
Hakuna= Yolda dimi o. Kaç gibi gelir?
Elif= Bi 17.30 gibi falan.
Hakuna= İyi mesaj at ona çıktığında görünce beni arasın. Hadi gidiyorum.
       Arabaya binip JYP Entertainment'e gittim. İçeriye korumaların tanıması ile girdim yoksa asla giremezdim. Sonrasında çalışanların dediği yere gidip bekledim. Kapı açılıp Mark girince içeri ayaklandım.
Hakuna= Merhaba. Dün neden diye sordum cevap vermedin. Aramışsın sonra ama açamadım.
Mark= Evet. Jungkook açtı. Siz ile mi kalıyor?
Hakuna= Evet. Ya işler tuhaf biraz. Sen neden çağırdın peki?
Mark= Ben mi? Bilmem biraz takılırız diye. GOT7 ile tanışmak ister misin?
       Sinirlerim biraz bozulmuştu. Ya ben bunun için mi trip çektim bunun için mi geldim...
Hakuna= Ha yani bunun için. Ben de birşey oldu sandım. Pekala.
        Beni çıkartıp odalarına götürdü. İçeriye girdiğimde Jackson Jinyoung'un kıçına tekme atıyordu.
Mark=Hey çocuklar sakin 2 dakika. Bakın bu Azra.
Hakuna= Merhaba. Ben Azra Sancar. Mark ile reklam filminde oynadım.
Jackson= Evet seni gördüm. Hatta BigHit'te çıkış yaptın değil mi?
Hakuna= Ah evet.
Jinyoung= Pekala. Bizim ile tanışmak için mi geldin?
Hakuna= Yani öyle oldu. Mark gelmemi istedi.
Yugyeom= O zaman gel bizimle otur. Hadi biraz kendinden bahset. Gerçekten Jungkook ile sevgili misin?
Hakuna= Ah bu özele kaçmıyor mu acaba? Yani hemen daha yeni tanıştık neden bunu sordunuz ki?
Mark= Sen bakma ona boşver. Nasıl gidiyor? Yeni bir şarkı var mı planda?
Hakuna= Sır bu ama size güvenip söylüyorum var. Mino ile YG de bir şarkı yapacağım.
Youngjae= Mino ile mi? Ne kadar güzel.
Hakuna= Teşekkür ederim.
Yugyeom= Söylenenlere göre YG'ye Zion.T ısrarları üzerine girmişsin.
Hakuna= Yani öyle demeyelim. Zorla iş yaptırmış gibi duruyor. Yok zorla değil. İstedi bende kıramadım. İyi ki de girmişim zaten YG hep aklımda idi.
JB= Hiç JYP düşündün mü?
Hakuna= Evet. Eğer BigHit olmasaydı buraya gelirdim emin olun.
       Biraz daha sohbet ettik. Sonrasında ben izin alıp mağazaya gitmeye karar verdim. Biraz kendime kıyafet aldım. Sonra Cansu ve Elif unnim için aldım. Oyuncak dükkanından kendime oyuncaklar aldım.
    Saat 17.00 olunca hemen arabaya binip havalimanina gittim. Vardığımda Cansu beni aramıştı.
Hakuna= İndin mi kız?
Cansu= Evet al beni.
Hakuna= Ben ünlüyüm bebek sen gel ahah şaka be bekle.
         Ağzıma maske taktım. Yeni aldığım şapkayı taktım. Gözlüğümü takıp arabadan indim. İçeriye girip Cansu'nun çıktığı yere gittim. Bavulunu alıp hemen arabaya koştuk. Hemen binip arabayı çalıştırdım.
Cansu= Kökle gazı aşkım baz gaza.
Hakuna= Hemen..


Bir Stajyerin GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin