Arabada nereye gidiyoruz diye bin bir türlü teori düşündüm. Acaba beni öldürüp kenara mı atacak? Yapar mı? Yapar beklerim.
O zamana kadar arabada uyusam iyi olur.
Uyumaya başladım. Beni uyandırdığı zaman ıssız yerde olduğumuzu gördüm. İlk dediğimiz hep doğru olur. Öldürecek beni ve buraya atıp kaçacak kesin...
Hakuna= Nereye geldik? Biliyorsun ben daha gencim. Geleceğe yönelik çok planım var. Şimdi benim sonumu getirir isen ne olur?
Jungkook= Ne diyorsun? İn hadi geldik.
Issız yerden başka bir yere gitmek için yürümeye karar vermiş. Ah hadi dostum ben yeni uyandım...
Hakuna= Ne yapacağız? Neden yürüdük araba vardı ne güzel.
Jungkook= Yürü uykun açılır. Ne kadar çok uyuyorsun Suga kadar varsın.
Hakuna= Evet. Suga ile çok ortak noktam var bunu sana söyledim mi?
Jungkook= Bana benimlede ortak noktanın çok olduğunu söyledin. Yalan mı?
Hakuna= Benim herkes ile ortak noktam var.
Jungkook= Yani ben ilk değilim.
Hakuna= Herkesin kafasına uyabilme gibi özelliğim olduğundan herkes ile anlaşırım bundan ötürü de herkes ile en az 1 tane bile olsa ortak noktam çıkıyor.
Jungkook= Tamamdır. Geldik zaten az kaldı.
Küçük bir merdiven ile kumsala çıktık. Kumlar ayaklarıma daha iyi değsin diye ayakkabımı çıkardım. Ellerime alıp Jungkook'un koluna girdim.
Jungkook= Bu ne samimiyet? Kumu gördü romantik olası geldi. Kumsalda mı ev alsam?
Hakuna= Hey hey yok normal insanların olduğu yerde yaşarız. Hem benim evim var merak etme seni de alırım.
Jungkook= Simon'un aldığı ev mi? Ah cidden... Simon'dan uzak duramaz mısın?
Hakuna= O benden ayrılmaz ben ondan. Bu böyle gider...
Jungkook= Pekala. Bak ileride bir yer var gördün mü?
Hakuna= Ne olmuş oraya?
Jungkook= Orada kalacağız bu gece. Sabaha döneriz.
Hakuna= Neden söylemedin. Kıyafet alırdım. Elbise ile mi uyuyacağım?
Jungkook= Uyuyacağını kim söyledi?
Hakuna= Sabaha kadar iş mi yapacağım?
Jungkook= Gidelim bakarım. Canımı sıkar isen evet sana tüm evi temizletirim.
Hakuna= Bakarız. Hadi gidelim.
Hoplaya zıplaya eve adımımı attım. Normal bir ev. Ayrı bir özellik yok. Tabi spor odası dışında...
Hakuna= Ohh süper.
Jungkook= Ben dedim burayı seversin diye.
Hakuna= Kime?
Jungkook= Kendime.
Hakuna= Neden birden böyle birşey yaptın ki?
Jungkook= Zihnimi boşaltmak için.
Hakuna= Beni niye aldın?
Jungkook= Zaten seni çok göremiyorum. Özlüyorum. Bu yüzden 2 işi aradan çıkarmak istedim.
Hakuna= Akıllı bıdık. Aferim. Bi Selim'i arayım.
Telefonumu çıkardığım an elimden alıp kenara attı.
Jungkook= Merak etme biliyor. Onu da zaten Simon'a bıraktım. İşi bitmiyor çocuğun rahat ver.
Hakuna= Telefonumu neden attın babanın malı mı?
Jungkook= Senin malın. Hem telefon yasak. Buraya kafa dinlemeye geldik. Benim ile ilgilen.
Hakuna= Bedavaya hizmetçi.
Jungkook= Hadi meyve yiyelim.
Kolumdan tutup kocaman mutfağa götürdü. Buzdolabını açıp meyveleri çıkardı. Saçma bakar iken elleri ile tabağı ve musluğu işaret etti.
Hakuna= Harbi ciddi.
Meyveleri çıkarıp yıkadım. Tabağa koydum. Yanına bıçak alıp tekrar beni tuttu. Dışarı çıkardı. Hamaklara götürdü.
Hakuna= Bu ev nereden çıktı?
Jungkook= Annemler ben evlenince burada yaşayım diye almışlar. O zamana kadar da kafamı dinlemek için geliyorum.
Hakuna= Evlenince mi? Buraya gelen ilk kız benim o zaman. Hep yalnız mı geliyorsun?
Jungkook= Bu ilk gelişim. Buraya gelen ilk kız sensin.
Hakuna= İyi bari kız atmamışsın.
Jungkook= Seni attım işte yetmez mi?
Hakuna= Nasıl attın? Balıklama mı?
Jungkook= Komik değil. Ee ne istersin ne yapalım?
Hakuna= Aslında dolu işim var. Mino ile. Lakin seni mi kıracağım bugün bizim olsun.
Jungkook= Denize girmek ister misin?
Hakuna= Nasıl olacak o?
Jungkook= Ben aldım sana. Odada git giyin.
Koşarak eve girdim. Bir kaç odaya girdim. Her yeri talan ettim. Bulduğumda kahkaha attım. Mayo bu. Daha açık hali yok galiba...
Pencereden kafamı uzattım.
Hakuna= Daha kapalı olanı yok mu? Çok açık bu.
Junkook= Giy gel.
Hakuna= Cidden ben bunu hayatta giymem.
Jungkook= Getirme oraya beni. Giy.
Hakuna= O zaman sen de tişört ile gir denize. O zaman giyerim.
Jungkook= Tamam giy hadi.
Mayoyu giydim. Daha açık olması için elimden geleni yaptım. Resmen nefes alamıyordum. O kadar kapalı ki sıcak bastı.
Aşağı indim. Meyve yemeye dalan Jungkook anca bana baktı. Gördüğü an çilek boğazında kaldı.
Jungkook= Bu kadar olacağını tahmin edemedim. Özür dilerim ama minnak balina gibi olmuş.
Hakuna= Komik. Senin tarzın bu işte. Mağaza var mı ben kendim gidip alacağım
Jungkook= Olmaz. Bu iyi gel.
Hakuna= Olmaz. İnsanlar beni böyle görmesin.
Eve doğru koşarken belimden tutup kucağına aldı. Denize hızla koştu.
Hakuna= Soğuk bu soğuk. Atma.
Denizin dibini boyladığımda titreyerek yüzeye çıktım.
Hakuna= Tişörtün nerede?
Jungkook= Öyle denize mi girilir? Saçmalama.
Hakuna= Benim bu halim ne peki? Kısasa kısas arkadaş git giy.
Jungkook= Bana sataşma.
Yüzüme su atıp üstüme geldi. Ben de arkama baktım. Uzakta duba vardı. Oraya dibten yüzerek gittim. Dubanın üstüne çıktım.
Hakuna= Yiyorsa gel. Ne oldu korktun mu? Derin gelme.
Jungkook= Gel şuraya.
Hakuna= Yüzemez misin?
Jungkook= Çok yorucu.
Hakuna= Dinlenmem lazım üzgünüm.
Duba üstüne yattım. Bacaklarımı köprü gibi yapıp kollarımı kafamın altına koydum. Rahat rahat yattım. Gören balina sanabilir çünkü mayo çok kötü...
Jungkook= Ah cidden...
Bir kaç su sesinden sonra duba sallandı. Yanıma baktığımda yorgun bir Jungkook gördüm.
Hakuna= Hoş geldin mekana. Her yere oturabilir veya yatabilirsin.
Jungkook= Sağol ya. Yoruldum git kumsaldan deniz yatağı al. Beni götür.
Hakuna= Başka isteğin?
Jungkook= Ama ben çok yorgunum.
Yavru köpek gibi bakınca dayanamadım. Denize atlayıp kıyıya yüzdüm. Deniz yatağını alıp dubaya yüzdüm.
Hakuna= Bin hadi. Simba deniz yolları hazır.
Jungkook= Bekle.
Bindiğinde bende itmeye başladım. Kıyıya varınca kumlara yattım.
Hakuna= Bin yıllık sporumu yaptım resmen...
Jungkook= Güzel hadi eve gidelim.
Hakuna= Taşı beni.
Jungkook= Başka isteğin?
Hakuna= Yorgunum ama...
Jungkook= Yemezler yürü.
Pis pis bakarak arkasından yürüdüm.
Eve girip mayoyu aldığım odaya gittim. Duşa girdim. Güzelce tuzdan arınınca çıktım. Saçlarımı kurulayarak kapıyı açtım.
Birden kolumdan tuttu.
Hakuna= İmdat yardım edin.
Jungkook= Ne bağırıyorsun?
Hakuna= Sen ne yapıyorsun? Korktum. Masum masum çıkıyordum. Neden beni çektin?
Jungkook= Bilmem. Seni bekledim. Baya bir çıkmadın.
Hakuna= Ruh hastası. Böcek var sandım.
Jungkook= Ben giriyorum. Çıkana kadar sen ramen yap.
Hakuna=Başka?
Jungkook= Acıktım ama...
Hakuna= Bende o yüzden yapacağım. Lakin bu sana kıyamadığım anlamına gelmesin. Bana yaptığın o şeyi unutmam. Alt tarafı sırtında buraya getirecektin.
Ayaklarımı yere vurarak mutfağa gittim. Burada kaç oda var acaba? Bir yerde çocuk odası gördüm. Orada mı kalsam? Beşik tam bana göre.
Suyu ısıtıp içine ramen döktüm. Soslarını ilave edip pişmesini bekledim. Olunca kaseye döktüm.
O anda Jungkook indi. Ne kadar hızlı...
Jungkook= Yaşasın yemek.
Hakuna= Bunun ile mi doyacağız? Ben patates istiyorum. Var mı evde?
Jungkook= Yok. Annem benim tek olduğumu bildiği için benim yapabileceğim şeyler koymuş.
Hakuna= Market var mı buralarda?
Jungkook= Var.
Hakuna= Ben giderim. Sen şimdi kötü kötü patates alırsın. Madem birşey yok bi kadın eli değmeli bu eve. Sen bekle beni ben bi koşu gideyim. Önce ne lazım bakmam lazım.
Buzdolabını açtım. Bomboşdu. Bende kendime liste çıkardım.
Hakuna= Yeri nerede tarif et.
Jungkook= Buradan çık sağa dön. Dümdüz git önüne çıkıyor. Uzak değil.
Hakuna= Tamam.
Şapka ve maske takıp evden çıktım. Benim ramen de artık Jungkook'a kalmıştı. Ben gelene kadar kötü olur...
Dediği gibi sağa dönüp dümdüz yürüdüm. Önüme market çıktı. Hemen girdim. Öncelikle 6 adet patates aldım. 4 tane domates, 3 tane salatalık, 4 adet kabak. Sonra makarna ve pilav aldım. Biraz çikolata ve bisküvi aldım. İçeceklerden de aldığımda kasaya doğru gittim.
Poşet bile paralı burada... 2 tane poşet alıp hepsini sığdırdım. Daha sonra eve doğru yola çıktım. Ah bizim ülkede böyle mi? Fazladan bile poşet veriliyor canım ülkem...
Eve girdiğimde Jungkook Fake Love dansını yapıyordu.
Hakuna= Dans mı çalışıyorsun?
Jungkook= Evet. Bir sürü gösteri olacak. Bu yüzden iyice çalışayım da aklıma tamamen girsin.
Hakuna= Güzel. Hocam ile konuşmam lazım tekrar. Dans kareografi ayarlayacaktı.
Jungkook= Hangi hoca?
Hakuna= BigHit'ten. Neyse ben bunları yerleştireyim. Sonra kabak kızartması yaparım. Ah keşke yoğurt alsaydım. Sen bi koşu gidip yoğurt alsana.
Jungkook= Ne gereği var?
Hakuna= Ben yoğurt olmadan yemem. Hadi aşkım hadi bebeğim aman da aman yakışıklı tavşan gidip yoğurt mu alacak?
Jungkook= Tamam alırım. Sen başla yapmaya.
Buzdolabına herşeyi yerleştirip içinden kabak aldım. Kabakları güzelce yıkayıp kabuklarını soydum. Güzelce dilimledim. Önceden tavaya yağı koyup ısınmaya bırakmıştım. Yağ iyice kızınca kabakları attım. Üstünü kapak ile kapattım. Onlar olur iken bende domatesleri ve salatalıkları doğradım.
Kabaklar olunca tabak aldım. Üstüne peçete serdim. Kabakları tabağa alıp masaya koydum. Domates ve salatalıkları da masaya koydum. İçecek alıp bardakları da masaya yerleştirdim.
Hakuna= Jungkook. Neredesin?
Jungkook= Geldim. Al yoğurt. Hadi yiyelim.
Yoğurt döküp yemeye başladık. Jungkook'un çok hoşuna gitti galiba neredeyse hepsini yedi.
Jungkook= Çok güzel olmuş. Normalde kabak yemem ama. Bu harbi güzel.
Hakuna= Bende yemem. Anca böyle yerim. Burayı toplayalım. Şimdi ne yapacağız?
Jungkook= Kumsalda yatacağız. Kitap okuruz. Gün batımı olmak üzere onu izleriz. Sonra eve gidip film izleriz.
Hakuna= Pekala.
Etrafı bir güzel topladık. Ben şort ve ince uzun kollu giydim. Daha sonra kumsala gidip kumların üstüne oturdum. Kafamı gökyüzüne kaldırıp eşsiz manzara ile karşılaştım.
Ülkemde gökyüzüne her baktığımda huzurun yanında üzgün olduğum bir gün olmuştu. Kalbim hem huzuru tadıyor hemde acı çekiyordu. Salıncağı biraz sallayarak daha fazla yaklaştım. Sanki bulutlar yanımda dans ediyordu. Yıldızlar bacaklarıma değiyor beni gıdıklıyordu. Ama ne zaman gözlerim gerçek hayata benim olduğum yere baksa herşey geri çekiliyor ve acı tekrar hücrelerim ile buluşuyordu.
Şuan ise gökyüzü huzur veriyordu. Yere baktığımda ise bacaklarıma yatmış Jungkook görüyordum. Eski ve şuan hayatım arasında dağlar vardı. Önceden çok acı çekiyordum. Çoğu zaman yanlız oluyordum. Ama şuan yanımda biri vardı. Her saniye vardı. Ruhu ve bedeni hep benimle idi.
Ellerimi Jungkook'un saçlarında gezdirdim. Teşekkür ediyordum ona. Beni sevdiğim şeyler ile buluşturuyordu. Minnet duyuyordum ona. Beni hep mutlu ediyordu. Arada üzse bile varlığı benimleydi.
Hakuna= Teşekkür ederim sevgilim...
![](https://img.wattpad.com/cover/120402489-288-k860932.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Stajyerin Günlüğü
Teen FictionÖylesine bir başvuru doldurup Kore'de en ünlü şirketlerde stajyer olmak? Üstüne de ünlü gruplar ile tanışmak? Bunu başarmış mıydım? .... Adı Azra Sancar. Tıp 2. sınıf. İzmir de yaşıyor. Can sıkıntısı ile SM Enterteinment,YG Enterteinment gibi Kore'...