45

867 37 36
                                    

Dışarıdan ne hissettiğim hiç ama hiç belli olmuyor muydu? Çünkü Cemre hala saçma sapan konuşup işkencesine devam ediyordu...

Cemre : Ayrıca Masal'ın masrafları artıyor, okula da başlayınca Eylül bunların altından kalkamayacak... Daha geçenlerde Masal hastalanmış, Eylül de Güney'den yardım istemek yerine hemen hastaneye götürmüş, orda dünya kadar masraf çıkarmışlar. Bunca zaman kendince kurduğu tüm finansal dengesi bozuldu kızın, yine borçlandı, geçen ayın kirasını ödeyememiş. Masal okula başladığında bir sürü masrafı olacak. Şimdi sadece yeme içmesi için para harcıyor, ama sonra kitabı defteri, servisi... tek başına bunların altından kalkamaz. Başına bir erkek lazım, ben onu düşünüyorum...

İçim daraldı...

Serkan : madem paraya ihtiyacı olduğunu biliyorsun, sen de zam yap o zaman Cemre.

Cemre : daha ne kadar zam yapayım Serkan? Ona yardımcı olmak için zaten olması gerekenden fazla veriyorum ama daha fazlası beni aşar. Ben de zincir mağaza işletmiyorum sonuçta, kendi halimde ufak bir kafem var sadece...

Serkan : tamam o zaman, üstünü ben tamamlarım.

Cemre : Bir kasiyerin alabileceği maaş aşağı yukarı bellidir Serkan. Eylül aptal değil, bir şeyler döndüğünü anlayacaktır ve bunu asla kabul etmez.

Haklıydı... en iyisi yeniden ev sahibine kira parasını ödemekti...

Cemre : işte bu yüzden Serkan, anlıyor musun? Taner ona iyi gelecek. Sen de artık düşünme, o halleder. İyi olacak...

Sinirlerim bozulmuştu. Kahvemi alıp ordan çıktım, Eylül beni burda görmemeliydi...

Ama ofisten erken çıktım, Eylül'ü kafeden çıkarken yakalamak istiyordum. Ama yine beni sinir edecek bir görüntüyle karşılaştım, yanında yine o adam vardı. İki gün üst üste mi?! Bu iş ciddiye mi biniyordu yoksa?

Artık benden uzak durmak istemesi umrumda değildi, eğer artık hayatına birini almak istiyorsa ve ortada benden başka biri daha varsa o zaman savaşırdım işte. Olanları uzaktan izleyip onun başka biriyle olmasını izleyemem, buna izin veremem. Bir seçeneği daha olduğunu bilmeliydi, ben ondan vazgeçmemiştim...

Ve ben onu şuan hayatta olan herkesten daha fazla mutlu ederim, bundan eminim. O beni tanıyor, beni seviyor... ben ise ona aşığım. Kızına ise tapıyorum. Ben çok daha iyi bir seçenek olurum. O beni, benim onu sevdiğim kadar sevmese bile bana yeterdi... fazlasını ondan hiçbir zaman istemem...

Onlar yürüyene kadar ben onun evine doğru sürdüm arabamı. Beklerken heyecandan ellerim buz gibi olmuş, tüm vücudumu ter basmıştı. Geç olmuştu ve Eylül hala gelmemişti, yoksa bu gece onların evine mi gideceklerdi? Bu düşünce midemi bulandırdı, ama biraz daha bekleyecektim... gelirdi, Eylül onun evine gitmezdi. Üstelik bugün yanında Masal da vardı, Eylül evine dönerdi...

Birkaç dakika sonra koşturan Masal'ı görünce aşırı derecede rahatladığımı hissettim ama birkaç saniye sonra arkadan gelen Eylül'ün yanında o adamı da görmüştüm. Sanırım içeri girmek istiyordu ama Eylül bu sefer onu davet etmiyor gibiydi. Bu sefer Eylül'e yaklaştı, yüzündeki tüm saçları çekerken bense arabamda onları izleyip sinirden köpürüyordum.

Bir dakika! Onu öpmeye mi kalkmıştı??? Buna nasıl cesaret ederdi?!

Daha fazla duramazdım, arabamdan çıktım, Eylül hızlıca apartmana girerken adamı dışarıda bırakmıştı. Buna mutlu olmam lazımdı ama öyle sinirliydim ki sevinemedim bile. Taner denilen herif ordan giderken ben de apartmana girmiştim. Koşar adımlarla Eylül'ün dairesine geldim ve ısrarla zilini çaldım.

Çaldım da ne diyecektim ki?!

Eylül bana kapıyı açarken gözleri ıslak ve kızarıktı. Beni görünce yüzündeki korkunç ifade silinmiş, yerini başka bir ifade almıştı, daha huzurlu bir ifade.. sanki rahatlamaydı... böyle bir şey mümkün müydü?

Birden boynuma atladığında ne yapacağımı şaşırmıştım. Yine de ona sarıldım ve içeri girdim. Hala bana sarılıyordu... ayrıldığında ise hafifçe gülümsüyordu bile. Şimdi bana kızıp buraya neden geldiğimi sorması gerekmiyor muydu? Bu neydi şimdi?

Eylül : ah Serkan... Serkan iyi ki geldin..

Onu böyle ağlarken görmüyor olsam, bu söylediğine gülerdim.

Serkan : bu pek senin söyleyeceğin bir şeye benzemiyor.. sen iyi misin?

Eylül : evet.. şey, hayır. Bilmiyorum..

Serkan : Eylül ben geldim çünkü...

Ama o benim söyleyeceklerimle pek ilgilenmiş gibi durmuyordu...

Eylül: ben büyük bir hata yaptım Serkan... çok büyük bir hata...

Bölümler birkaç kişi hatrına ilerliyor 😩

EmanetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin