31 Aralık 2015 / Yılbaşı gecesi
Eylül ve Ali, arkadaşlarını yılbaşını beraber kutlamak için kendi evlerine davet etmişti. İlk gelen Serkan olmuştu ve tabii her zamanki gibi eli kolu doluydu. Eylül onu gülerek karşıladı...Eylül: hoşgeldin Serkan... yine elin kolun dolu, neden zahmet ettin ki
Serkan: olur mu öyle şey.. iki üç parça bir şey alt tarafı...
Eylül elindeki poşetleri almaya kalkınca Serkan ona engel oldu...
Serkan: dur dur, sen hiç zahmet etme, ben götürürüm içeri, mutfağı biliyorum sonuçta.
Serkan elindeki torbalarla içeri geçerken Eylül de peşinden mutfağa doğru ilerledi.
Serkan : ev çok sessiz sanki, Ali nerde?
Eylül: salonda, en son masayı ayarlıyordu ama bitirmiştir herhalde, sen de yanına geç istersen. İlk sen geldin, daha yemeğe baya vakit var gibi. Önden bir şey ister misin?
Serkan: yok hiçbir şey istemem, sağol.
Eylül, gülümseyerek Serkan'ın getirdiği şeyleri yerleştirdi. Serkan her gelişinde olduğu gibi yine bir sürü şey alıp onları mahçup etmişti. Ama bunu ona ne zaman söylese, burasını kendi evi gibi gördüğünü söylüyordu. Yine de hiçbir zaman kendi eviymiş gibi rahat davranmıyor, habersiz gelerek onları rahatsız etmiyordu. Belki de bu yüzdendi, Serkan'ı Güney'e göre bir tık daha fazla seviyordu, Güney ona fazla lakayt geliyordu, oysa Serkan Ali'ye daha fazla benziyordu...
Eylül işini bitirip yanlarına gittiğinde ikisi son ilgilendiği bir davadan konuşuyordu...
Ali : canım ben masayı hallettim, yapılacak başka bir iş var mı?
Eylül: aslında birkaç bir şey lazımdı, seni markete gönderecektim ama bu arkadaşın sağolsun yine marketi boşaltıp gelmiş, ne lazımsa almış, o yüzden gerek kalmadı.
Ali : yine mi Serkan...
Serkan : artık bunu konuşmadığımızı sanıyordum.
Ali güldü...
Ali : iyi tamam... sen de birini bulup evlendiğinde ben acısını çıkarırım ne de olsa.
Serkan : orası biraz zor... benim evlenmem çok zor
Ali : o nedenmiş?
Serkan : yani daha ortada biri yok da ondan
Eylül, Ali'nin arkasına geçmiş, ellerini onun omuzlarına bırakmıştı. Serkan ise onların karşısındaydı...
Ali : ben de bunu anlamıyorum işte, nasıl olmaz? Güzel bir iş, para, yakışıklılık... hepsi sende var. Tam evlenilecek adamsın. Bu adam sence nerde yanlış yapıyor Eylül?
Eylül: etrafına yeterince bakmıyor bence. Ya da zaten biri var ama bir türlü açılamıyor.
Ali : doğru! Ben bunu nasıl düşünemedim! Böyle bir şey var mı Serkan?
Serkan: yok... kimse yok. Olsa söylemez miydim abi? Hem bu gidişle olmayacak da
Ali : ne o? İmkansız aşk mı yoksa?
Serkan: nerden çıkardın, kimse yok diyorum...
Ali : düşünüyorum da senin Cemre ile güzel bir ikili olmazlar mıydı Eylül?
Eylül: benim de aklımdan hep geçiyor biliyor musun? Yani yakışırlardı. Ama tabii biz yakıştırıyoruz diye olacak şey de değil.
Serkan: benim kimseyi istediğim yok zaten. Hem işim çok yoğun oluyor, kimseye vakit ayırabileceğimi de sanmıyorum. Buraya da işten çıkıp geldim. Ertesi gün bile çalışmaya devam.
Eylül: yarın tatil değil mi?
Serkan : evet tatil ama evde çalışmam lazım, yaklaşan bir davam var.
Ali : ee, en çok tercih edilen avukatlardan biri olmak kolay değil...
Eylül: ama gönüllü olarak aldığın davalar seni çok yoruyor galiba... belki onları azaltıp ken-...
Serkan: olmaz. Onlar benim en önem verdiğim davalar. Ben bu işi parası için yapmıyorum, verdiği mutluluk daha önemli benim için. Ve beni en çok tatmin edenler hep bu davalar oluyor. O genç kızları, kadınları, çocukları ve onların ailelerini bir nebze olsun rahatlamak kadar güzel bir şey yok
Eylül içtenlikle gülümsedi...
Eylül: günün birinde biriyle tanışacaksın ve çok şanslı biri olacak... en az benim kadar
Ali, Eylül'ü yanağından öperken Serkan onlara gülümseyip başka bir tarafa baktı. Onları mutlu görmek güzeldi ama yine de biraz rahatsız olmuştu...
Kapı çaldığında Eylül yanlarından kalkıp kapıyı açtı. Herkes yavaş yavaş gelmiş, sonra da sofraya oturmuşlardı. Songül ve Güney yine kendi yarattıkları bir sebepten ötürü kavga ederlerken Serkan da karşısındaki Cemre'ye baktı. O da birini sevmek, aşık olmak istiyordu ama olmuyordu işte...
Değişik bir hikaye yazmak istedim, bu yüzden farklı bir başlangıç yaptım ama pek sevilmedi sanki. EySer sahnelerini hafif hafif yazmaya başlamıştım ama biraz durulup gidişata bakmam gerekiyor sanırım 🤔
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Emanet
ChickLitKarısıyla çok mutlu olan bir adam en yakın arkadaşına eşini ve çocuğunu emanet eder ve sonradan olanlar ile her şey değişir...