Çakmakla, pastadaki bütün mumları yaktım. Masal'ın mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Mumları üflemeden önce büyük bir ciddiyetle gözlerini kapayıp dileğini diledi. Sonra da mumları üflemeye başlamıştı. Herkes onu alkışlarken benim gözüm hala Serkan'a ters ters bakan Güney'di... Serkan'a bu kadar yüklenmesi doğru değildi. O yanlış bir şey yapmıyordu ki...
Serkan
Bunun olduğuna inanamıyorum. Güney nasıl olur da beni yargılamaya kalkar? O her gece başka kadınla gününü gün ederken ben burada tamamen saf duygularla Eylül'ün yanındaydım. İlk defa düzgün ve ciddi bir ilişkiye başlamış olması ona beni yargılama hakkını vermiyordu.Yine de gelecekteki kızım diyebileceğim Masal'ın doğum günümde daha fazla moralimi bozmayacaktım. Masal çok akıllı bir çocuktu ve her şeyi anlıyordu. Ona hiçbir şey belli etmemem lazımdı.
Songül : ee Masal, ne dilek diledin?
Masal : babamın dönmesini dileyecektim ama annem imkansız şeyler dileme dedi. Babam artık dönmeyecekmiş, o yüzden onu dilemedim...
Ah Masal... söz veriyorum, artık senin babasızlık çekmene asla izin vermicem güzel kızım... sen bundan sonra benim kızım olacaksın...
Masal : ben de Serkan amcamın artık hiç işi olmamasını diledim. Çünkü işi olduğu zaman bize hiç gelmiyor, ben de o hep yanımda olsun istiyorum
Güney : bu seferki gerçek olacak gibi
Masal : gerçekten mi? Doğru mu söylüyorsun?!
Eylül: Güney, yeter.
Güney bunun üstüne bir şey söylemedi, çünkü Eylül'ü kırmak istemiyordu ama biliyordum ki ona da sinirliydi ama üzüleceğini bildiğinden bunları yüzüne söylemeye cesareti yoktu. Yalnız kaldığımız bir an Eylül için de söyleyecekleri olduğundan emindim...
Tüm bu olaylardan habersiz Masal ise çok mutluydu.
Güney : peki neden böyle bir şey diledin ki? Oyuncak falan dilemez misin?
Masal : evet ama Serkan amcam bana hep oyuncak alıyo zaten. Hem annem Serkan amcam gelince hep gülüyor, hiç ağlamıyo. Ama o yokken hep ağlıyo. Annem gülsün istiyorum, hiç ağlamasın...
Ve yine sana söz veriyorum güzel kızım, bundan sonra annen de hiç üzülmeyecek... Artık mutlu olacak, bundan sonra hep gülecek...
Songül : aldın mı cevabını Güney bey? İkisi de koca insan, sus da arkadaşlarının mutluluğu ile mutlu ol artık. Sana laf söylemek düşmez, tamam mı?
Güney bir şey söylemedi ama fikri değişmiş gibi durmuyordu. Ve ben işte bu yüzden Songül'ü seviyordum, hep mantıklı konuşup mantıklı davranan oydu. Cemre çok sorgu sual yapardı ama Songül hiç öyle değildi...
Eylül
Böyle olacağını biliyordum.. bunu hoş karşılamayacaklarını gayet iyi biliyordum. Düşününce berbat bir şeydi çünkü.. ama geri dönmeyecektim. Masal için, kendim için bunu sürdürecektim...Serkan, Masal ile birlikte ona aldı tren seti kuruyordu. Doğum günü için Serkan ona kendi ray sistemi olan bir tren almıştı. Uzaktan kumandasıyla treni hareket ettirebilecekti. Havalı bir oyuncaktı ve tabii ki Masal bayılmıştı. Gerçi sevilmeyecek gibi değildi, büyükler bile böyle bir oyuncakla oynayabilirdi, sanırım bu yüzdendir ki Serkan da kendini baya kaptırmıştı. Onlar evimin salonunda yeni oyuncakları ile uğraşırken ben de onları izlerken eğleniyordum...
Serkan bir an dönüp bana bakıp ona bakıp güldüğümü görünce sırıttı. Ama bugün mutluydum, Güney'in söylediklerine rağmen mutluydum bu yüzden gülümsememi Serkan'dan esirgemedim. Zaten Serkan benim mutlu olmamla mutlu oluyordu, yani ben kimdim ki bunu ondan esirgeyecektim ki?
Masal : anne! Bak, nasıl gidiyooo
Masal neşeyle alkışlarken, rayların üzerinde giden trene hayranlıkla bakıyordu.. Uzaktan kumanda Serkan'daydı ve o da öyle neşeliydi ki sanki kumandayı asla Masal'a vermeyecekmiş gibi duruyordu...
Eylül : çok güzelmiş... Serkan amcan kumandayı sana verirse sen de oynarsın...
Ben gülerken Serkan beni şaşırtıp birden çok içten bir şekilde kahkaha attı.. onu sık sık böyle görmezdim, genelde ciddi halini korurdu ama bu hoşuma gitmişti...
Serkan : özür dilerim Masal.. ben de yeni oyuncağını çok beğendim, dalmışım. Al bakalım, güle güle kullan...
Masal : sen de istediğin zaman gelip oynayabilirsin... izin veriyorum ama sadece sana.. Güney amcam oynamasın!
Serkan : teşekkür ederim...
Serkan'a çay uzattım, az önce hazırlamıştım.
Serkan : sağol... biliyor musun, bir an beğenmeyecek diye korkmuştum. Genelde bu tarz oyuncakları hep erkekler beğenir ama her seferinde de bebek almak istemedim, bu sefer farklı bir şeyler almak istedim...
Eylül : beğenir beğenir, neden beğenmesin? Hem Masal'ın arabaları da var. Zaten kendiliğinden hareket ediyorsa her türlü oyuncağa bayılır...
Serkan gülümseyerek Masal'ı seyretti ve yeniden bana döndü...
Serkan : Eylül, bugün olanlar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Emanet
ChickLitKarısıyla çok mutlu olan bir adam en yakın arkadaşına eşini ve çocuğunu emanet eder ve sonradan olanlar ile her şey değişir...