Kitap 2 - 67.Bölüm: Ölümün Havarisi Geri Döndü!

1.4K 167 25
                                    

İyi okumalar dostlarım...

----------

Miharbi alaylı bir ifadeyle Haku'nun suratına bakıyordu. Yavaşça birkaç adım attı ve sakin bakışlarını Haku'nun öfke ve şaşkınlık dolu gözlerine dikti. Haku hala Miharbi'nin onun en güçlü saldırısını nasıl bu kadar hızlı ve basit bir şeymiş gibi karşılayabildiğini düşünüyordu. Bu onu tam anlamıyla şoka uğratmıştı.

"Nasıl mı?"

Miharbi sakin bir ses tonuyla Haku'nun sorusunu tekrarladı. Derin bir iç çekerken konuşmaya devam etti.

"Aslında oldukça basit bir saldırıyla karşılık verdim velet. İşte tüm olan bu. Öfken seni ele geçirmiş. Bu da aramızdaki güç farkını hiç hesaba katmadan aptalca saldırmana sebep oldu. Saldırın güçsüz değildi. Sadece benim gibi boyut  kırılmalarında ustalaşmış eski bir Sorgona karşı etkisizdi. Gönderdiğim pençe saldırısı senin saldırını yuttu ve hiçliğe gönderdi. Bu sayede saldırını etkisiz hale getirdim. Ama seni tebrik etmek istediğim birkaç nokta var velet. Saf Doğa enerjisini bu kadar iyi bir şekilde manipüle edebilmene şaşırdım doğrusu. Ayrıca şu Ölüm Golemi de oldukça yüksek seviyeli bir büyülü yaratık. En düşük seviyeli Ölüm Golemleri bile Gökyüzü Aleminin başlangıcında oluyor. Onu nasıl Tabut Diyarına hapsettin velet?"

Miharbi sorgulayıcı bir ifadeyle sordu. Bunu gerçekten içten içe merak ediyordu. Haku'nun daha Gökyüzü alemine ulaşmadığını rahatça hissedebiliyordu. Böyle bir yaratığı öldürüp Tabut Diyarına hapsedebilmeyi bir kenara bırak, Gökyüzü alemindeki yetişimciler için bile Ölüm Golemini öldürmek oldukça zordur.

Haku şaşkınlığını bir kenara bıraktı ve sert bir ses tonuyla konuşmaya başladı.

"Bu Ölüm Golemine kardeşimle birlikte Yognu Rami Sıradağlarında rastladık. Toprağın Zihni Sevrius sayesinde onu alt etmeyi başardık. Bu seni niye ilgilendiriyor ki!"

Haku'nun konuşmasıyla birlikte Miharbi'nin gözleri beklentiyle parıldadı.

"Demek Toprağın Zihni Sevrius'u çağırabiliyorsunuz ha! İşte şimdi daha fazla ilgimi çektin velet. 1.sınıf bir Tanrı Yaratığını Ölüler Dünyasından çağırmak... Bu inanılmaz bir güç!"

Miharbi kendi kendine düşünürken ilgi dolu bakışlarını Ölüm Golemine çevirdi. Derin bir nefes alırken hafifçe gülümsedi.

"Böyle bir silahın arkasındaki kıvrak zeka kim bilir gelecekte daha ne icatlar bulacaktır. Senin geleceğin parlak duruyor velet. Seni öldürmekten vazgeçtim. Fakat seni hırpalamadan bırakırsam Tarikat farklı şeyler düşünebilir. Sadece Aiden'i alıp gideceğim. Ne yazıkki sohbetimizin sonuna gelmiş bulunmaktayız. Şu Ölüm Golemini tekrardan tabutuna sokma zamanı..."

Miharbi konuşmasının sonlarına doğru baskıcı aurasını yavaş yavaş serbest bıraktı. Haku'nun suratı bir anda soldu. Yüz ifadesi içten içe Miharbi'ye karşı birazcık korku hissettiğini gösterir nitelikteydi. Alnında boncuk boncuk terler birikirken Miharbi'nin aurası yüzünden bedeninin tek bir uzvunu bile hareket ettiremiyordu.

Miharbi yavaş adımlarla Goleme doğru yaklaşıyordu. Kolları kaplan kolları gibiydi. Pençeleri kılıçtan farksızdı. Keskin ve kana susamış bir kaplanın yüz ifadesiyle avına doğru adım adım yaklaşıyordu. Haku dişlerini sıkarken ayağa kalkmaya çalışıyordu. Fakat kılını dahi kımıldatamıyordu.

Miharbi bir anda gözden kayboldu ve aynı saniyede Golemin önünde belirdi. Goleme sağ pençesini geçirdiği anda Ölüm Golemi arkasındaki 3 metreden uzun olan tabutun içerisine doğru uçtu. Tabutun içerisine girdiği anda kapak kapandı ve tabut toprağın içerisine doğru çekildi. 

Ölümsüz Kral - Kitap 2: Karanlığın Yükselişi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin