Kitap 2 - 3.Bölüm: Yuari Chei

3.1K 271 59
                                    

İyi okumalar dostlarım...

----------

Riyak Hu, derin bir nefes aldıktan sonra cübbesinden bir parşömen çıkardı ve Orui'ye uzattı. Orui, parşömeni yavaşça açarken Riyak Hu, konuşmaya devam etti.

"Tarikat askerlerinden aldığım bilgilere göre peşinde olduğumuz çocuk, Prenses Yuna ve birkaç dostuyla birlikte şu anda Kuzey Riha Çölü istikametinde ilerliyorlar. Hamada'nın veridği hasar yüzünden sanırım ölmüş olabilir. Bu yüzden onu almaları için Kızıl Kunduz Bölüğünü gönderdim. Ölmüş olmasa bile Kızıl Kunduzlar onu kesinlikle bize getirecektir. Tahminlerime göre amaçları, kolyeleri elde etmeden önce bize engel olmaya çalışmak. Fakat, onlar ne Karto Yama ne de Miharbi Raum ile başa çıkamazlar. Bu yüzden pek bir sorun yaratacaklarını düşünmüyorum."

Genç adam masadaki üyeleri dikkatlice süzdü ve ayağa kalktıktan sonra duvarda aslı olan haritanın önüne geldi. Haritada birkaç bölgeyi işaretlerken derin bir nefes alarak konuşmaya devam etti.

"Mavi Ejder imparatorluğunun dört bir köşesinde Tarikat bayrağı dalgalanmaya başladı... Nehantis, Argus, Pilton, Endral, Ragnal ve Xastien şehirlerinde başlattığımız ayaklanmalar, şehir lordlarını geri çekilmeye zorluyor. Bir ay içerisinde bu şehirleri de tam olarak kontrol altına alacağımızı düşünüyorum. Direnişçiler olsada casuslarımız sayesinde onların yerlerini belirleyip kısa sürede imha etmeyi planlıyoruz. Sadece Aketosh ve Juin şehirleri direnmeye devam ediyor. Ayrıca imparatorluğun pek çok noktasında Kara Kuzgunlar ve Altın Ejder Şövalyeleri, askerlerimizi katlederek bize sorun çıkartıyor. Aketosh şehrinin lordu Dük Bai Long, muazzam bir güce ve zekaya sahip. Sadece birkaç dakika içerisinde bin kişilik ordumuzu ortadan kaldırdı ve talan etti. Aketosh şehrini dört bir tarftan kuşatsakta sadece asker kaybetmekten daha ileri gidemiyoruz. O adam gerçekten çok güçlü. Juin şehrini ise küçük bir kasaba yüzünden kontrol altına alamıyoruz. Ne zaman harekete geçsek kasabadan gelen askerler ve tuhaf makineler yüzünden geri püskürtülüyoruz. Kasaba muazzam bir hızla Juin şehrine doğru genişliyor. Elimize geçen istihbarata göre kasaba, Bağımsız Suima Düklüğü ile ittifak halinde. Ne yapmamızı önerirsiniz efendi Orui?"

Genç adam saygıyla sorarken uzun bir konuşma yaptığı için derin derin solumaya başladı. Orui, bir süre sakallarını sıvazlayarak düşündükten sonra kaşlarını çattı ve bakışlarını tekrardan Riyak Hu'ya çevirdi.

"Bir kasaba nasıl olurda bu şekilde direnebilir. Bağımsız Suima Düklüğü çok büyük bir oluşum değil. O kasabaya destek verseler bile çok fazla katkıları olmayacak. Bunun arkasında kesinlikle birileri olmalı. Baskı yapmaya devam edin. Her ne kadar direnebiliyor olsalarda onlar bir kasabadan ibaret. Çok fazla dayanacaklarını düşünümüyorum. Aketosh şehrine gelirsek. Bai Long'u tanıyorum! O lanet herifin öldüğünü sanıyordum fakat, istihbarata göre hala hayattaymış! Onunla başa çıkmak oldukça zor olacak. Saldırmayı bırakın, sadece şehrin çevresini kuşatın ve bekleyin. Zamanı geldiğinde saldıracağız." Orui'nin konuşmasıyla birlikte Riyak Hu, başını olumlu anlamda salladı.

Orui, bakışlarını masanın bir diğer köşesinde bekleyen Giu'ya çevirdi. Hafifçe gülümserken normalden biraz daha uzun olan dilini çıkardı ve dudaklarını ıslattıktan sonra konuşmaya başladı. "Esiri getir Giu. Onunla özel bir konu konuşmak istiyorum..." Orui'nin konuşmasıyla birlikte Giu, sakince gülümsedi ve başını olumlu anlamda salladıktan sonra ayağa kalkıp hızlı adımlarla odayı terk etti.

Birkaç dakika sonra kapı hafifçe aralandı ve içeri Giu girdi. Hemen yanında askerlerin sıkıca tuttuğu bir kadın vardı. Kadın yarı ölü gibi dursada yüzündeki nefret, öfke ve tiksinme çok net bir şekilde okunuyordu.

Ölümsüz Kral - Kitap 2: Karanlığın Yükselişi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin