İyi okumalar dostlarım...
----------
Yuna dişlerini sıkarken Bei ve Haku'ya bir bakış attı. Bei şelale suyunun altına girdiği gibi akıntıya kapılarak göletin kıyısına fırlamıştı. Haku ise ondan biraz daha fazla dayansada sonuç değişmemiş ve Bei gibi kıyıyı boylamıştı. Yuna'da onların yaptığı gibi yaparsa akıntının hızına dayanamayacağını ve aynı şekilde göletten fırlayacağını biliyordu. Bu yüzden bir süre akıntının yönünü ve suyun hareketini izlemeye başladı.
"Ne yapmam gerekiyor?"
Yuna tek kaşını kaldırıp kendi kendine sordu. Derin bir nefes alırken başını kaldırdı ve irade dolu bakışlarını, onları tepeden izleyen Aiden'e dikti. Aiden lotus pozisyonunda oturuyor ve sadece gülümsüyordu. Yuna yumruklarını sıkarken başını tekrardan şelaleye çevirdi. Birkaç adım atıp su yüzeyinde yürürken derin derin nefesler alıp zihnini sakinleştirmeye çalışıyordu. Fakat her adımda artan baş ağrısı dikkatini dağıtıyordu. Bir süre su yüzeyinde durduktan sonra bakışlarını suyun derinliklerine çevirdi.
"Başaracağım!"
Kararlı bir ses tonuyla konuşan Yuna, son kez derin bir nefes aldı ve aldığı nefesi bırakmadan bir anda suyun derinliklerine daldı. Aiden, dikkatli gözlerle Yuna'yı izlerken küçük bir kahkaha savurdu.
"Suyun derinlerine inerek şelale suyunun hırçın akıntısından kurulabileceğini düşünüyorsun ha Yuna? Bu kısmen akıllıca fakat işe yaramayacak. Suyun derinlerinde bir kaç sürpriz ile karşılaşacaksın."
Yuna, suyun derinlerine doğru biraz yüzdükten sonra şelalenin tam olarak gölete döküldüğü bölgenin altına gelmişti. Bulunduğu yerden bile akıntının ne kadar güçlü olduğunu hissedebiliyordu. Nefesini tutmaya devam ederken dişlerini sıkıyordu. Baş ağrısı giderek artmaya devam ediyordu ve bu oldukça sinir bozucuydu. Yuna suyun altında lotus pozisyonunu almaya çalışırken oldukça zorlanmıştı fakat sonunda başarmıştı. Aiden, ruhsal algısıyla onu izlerken gülümsemesi tüm yüzüne yayılmıştı.
Bei ise endişeli gözlerle suyun derinliklerine doğru bakıyordu. Her ne kadar Yuna gibi bir yetişimci nefesini uzun bir süre tutabilecek olsada Bei telaşlanmadan edememişti.
Yuna gözlerini kapatıp açarken doğa enerjisini hissetmeye çalışıyordu. Fakat tuhaf giden bir şeyler olduğunu anlaması pekte zor olmamıştı. Meridyenlerine çektiği doğa enerjisi ona ulaşmadan göletin merkezine çekiliyordu. Yuna'nın gözleri şaşkınlıkla genişlerken akıntıya daha fazla dayanamadı ve dışarı doğru yüzmeye başladı. Zaten nefesini de daha fazla tutamayacaktı. Yüzeye çıktığı anda birkaç kulaç atıp kıyıya çıktı ve derin derin nefes almaya başladı. Nefesini tekrardan düzene sokan Yuna, dik bir pozisyon alıp başını kaldırdı ve sorgulayan gözlerle bakışlarını Aiden'e dikti.
"Suyun altında meditasyon yapamıyorum! Meridyenlerime çektiğim doğa enerjisi daha bana bile ulaşamadan göletin merkezine çekiliyor! Bunun anlamı ne Aiden? Yoksa bu da sürprizlerinden birisi mi?"
Yuna, bir nebzede olsa sert bir ses tonuyla sordu. Hala Ela'nın kaçırılması yüzünden Aiden'e biraz kızgındı. Aiden nöbet tutacağını söylemişti fakat Ela'nın kaçırılmasını bile engelleyememişti. Yuna, bunun Aiden yüzünden olmadığını biliyordu fakat suçlayacak başka kimse bulamamıştı. Bu yüzden duygu karmaşası içerisindeydi. Zihni de karmaşık düşünceler yüzünden bulanmıştı...
Aiden, tek kaşını kaldırdı ve Yuna'ya bir bakış attı. Derin bir nefes alırken konuşmaya başladı.
"Göletin derinliklerinde meditasyon yapmanı engelleyen bir şeyler mi var? Benimle alay mı ediyorsun Yuna? Yoksa küçük bir akıntıya bile dayanamayacak kadar güçsüz müsün? Çektiğin ufacık baş ağrısı yüzünden halüsinasyonlar görüyorsun sanırım. Bu yüzden şimdi bahane üretmeyi bırak ve devam et. Zamanınız tükeniyor. Bu gidişle başarılı olmanız imkansız!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümsüz Kral - Kitap 2: Karanlığın Yükselişi
Fantasía👑ÖLÜMSÜZ KRAL👑 🌟Kitap 2: Karanlığın Yükselişi🌟 Karanlık Yükseliyor! Kara Güneş'in doğuşu çok yakın! Felaket kapıda! Kuzey Riha Çöllerinde başlayan karanlık fırtına bütün Dünya'yı sarmalıyor! İşte Kader'in Oyunu şimdi Başlıyor! Kehanet derki: Kar...