Damat Kaçırma (Final)

Altmış Sekizinci Bölüm

Gerald'ın sorularını hayretler içinde dinliyordu.

Son olarak dile getirdiği ipek böceklerinin beslenme şeklinin kumaşa kalite olarak yansıma ihtimali ile kadına yaşattığı şokun farkında mıydı? On beş dakika önce bitmesi gereken görüşmenin saçma bir yönde ilerlemesini anlayamıyordu.

"Kumaşlar önemlidir."

"İpek böceklerinin beslenmesini merak edecek kadar değil." diye yanıtladı Ayaz.

Gerald döndü. "Andrea'nın alerji olmasını istemem." Elini bir başkasına uzatmıştı ki Ayaz yakaladı. "Tamam, sonra devam edebiliriz." Diyerek sıradaki sorusunu durdurdu. Bütün numuneler toplanmaya başlamıştı ki geri çekildi. "Aslında..." Ayaz, iki elini de arka cebine sıkıştırıp beklemeye başladı. Beden dilinin bu işaretini tanıyordu. Neler olduğu konusunda bir açıklama bekleyen bakışlarını tereddütsüz üzerinde tutuyordu. "Seninle konuşmak istediğim bir şey var."

"Gelen mesaj Zeynep'ten miydi?" Sonlara doğru garipliğini belirterek devam etti. "Ondan ise-"

"Seni ve Leyla'yı merak ediyor."

Ayaz, biliyordu. "Buna karışmamayı kavramasını sağla."

"Şansım yok, dostum." Bir elini omzuna koydu. "Senden zor durumdayım." Karısı, Fransa'ya gelmeyi reddediyordu ve her an Türkiye'de olamayacağı gerçeği vardı. "Benden yardım isterse... Alacak. Tarafım açık."

"Onu görüyorum."

Saatini kontrol etti. "Bir şeyler içmeye ne dersin?"

"Leyla Karaca'yı yalnız bırakmaya gelmiyor."

"Bu korku ona yetecektir. Fazla tutmayacağım. Konuşmak istediğim bazı şeyler var. Şu isim birleştirme işini kesin sonuca bağlamamız gerekecek. Ceza heyetinden gelecek duruma göre vergi çıkarımı yapacaklardır. Henüz resmi bir işletme görünmüyor ve bir sürü pürüz yaratacak."

"Sinan, ilgileneceğini söyledi."

"O adama güvenmiyorum."

Ayaz, derin bir nefes aldı. "Sorununuz nedir?" Gerald, cam kapıları gösterdiğinde o yöne ilerlediler. Bar, kısmı boştu. Leyla'yı burada bir yerde bulmayı umarken çevre masalarda izine rastlayamadı. Telefonunda herhangi bir mesaj yoktu. "Sanırım Leyla'yı kontrol etmeliyim."

"Odadadır." Diğer tabureyi işaret etti. "Fazla tutmayacağım, Ayaz. Sonrasında sevgiline gidebilirsin."

"Neler çeviriyorsunuz?"

"Hangi konuda?"

Yapma ama! Gerald'ı tanırdı. Son yarım saattir davranışları tanımadığı bir adama aitti. Leyla ortalıkta yoktu. Zeynep'ten gelen bir mesaj doğrultusunda toplantının son dakikalarında saçmalayan bir Gerald ile uğraşıyordu. Bu kurmacanın neresine bakarsa baksın bir dümenin kokusunu alıyordu. "Leyla'yı kontrol edeceğim." Şimdilik diğer konular bekleyebilirdi. Gerald'ı geride bırakarak lobiyi geçti ve doğruca asansörlere geldi. Kısa beklemenin ardından kabin doğruca son kata ulaştı. Odada olsan iyi edersin, güzelim.

Koridorun sonuna ulaşması yarım dakikasını aldı ve kartı ekrana gösterip kapıyı araladı.

Otomasyon sistemi güçlü armatürleri devreye sokmadığı için loş aydınlığı, antika lambaderler ve aplikler sağlıyordu. Yeri değişen büyük masa, pencerenin önündeydi. Üzerindeki birkaç mum dikkatini çekti. İki kişilik servis, başarılı bir şarap tercihi ve özenle hazırlanan akşam yemeği... Neler olduğunun cevabını Leyla Karaca'dan alabileceğine göre odanın karanlık köşelerine döndü.