Onları bir araya getiren bir kader vardı ortada... Ağlatan... Nefret ettiren... Acı çektiren ve güldüren... Ne olursa olsun bir arada kalmalarını sağlayan bir kader... Esmer'di onlar... Sonsuza dek öyle kalacak, kim ne derse desin hep birlikte olaca...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
2.sezon / 1.bölüm
“nerde kaldı bu ya?” dedi Serap ayağını yere vurarak.
“biraz sakin olur musun?” dedi Ayşegül de onu uyararak.
Yanlarına gelen Ali kızlara çaylarını verdi ve o da yanlarına oturdu.
“hala gelmedi mi?” diye sordu.
“hey! Zeki çocuk! Karın ağrısı yapmaktan vazgeç!” dedi Serap ters bir şekilde.
Ali, Ayşegül’e döndüğünde Ayşegül “boş ver” dedi ve kapının açılıp çocukların içeri girmesiyle çığlık attı.
“geldiler!” dedi ayağa kalkarak.
Serap,elindeki çayı yere fırlatarak attı ve çocuklara doğru koşmaya başladı. Anıl’ın yakasına yapışıp “Anıl ağabey ne oldu? Nefesin durumu nedir?” dedi.
Ayşegül ise “hem Senem nerede?” diyince Senem, Yusuf’un kucağında okula girdi.
Kızlar birden ona doğru koşunca Anıl sinirle sıkmış olduğu ellerini boş bıraktı. Kaldırıma oturup “tam beş buçuk ay oldu! Beş buçuk koca lanet bir ay! Onca ameliyat onca şey! Hala uyanmadı! Uyanmıyor! Poyraz desen ayrı dert, Doruk kendini karıya kıza verdi gene! Senem perperişan dayanılacak gibi değil!” dedi.
Senem, Yusuf’un onu yere bırakması ile sinirli bir halde “tamam işte! Artık dayanmak zorunda kalmayacağız ki!”dedi.
Serap “ne? Ne demek bu?” dedi.
Senem “ölüm fermanını imzaladılar bugün!”
Didem “ne demek istiyorsun sen ya! Adam gibi konuşsana kızım?!” dedi bağırarak.
Senem ağlamaya başladı. “Nefesi makinelerden çekecekler! Onu öldürecekler!” dedi.
Serap “bu mümkün değil! Ne beyin ölümü ne de başka bir şey oldu? Böyle bir hakları var mı?” diye bağırdı kendini tutarak..
Anıl “evet var. Teknik olarak beyin ölümü gerçekleşmese bile Nefes hiçbir şeye tepki vermiyor. Bu da onları savunmasız bırakıyor. İyileşip iyileşmediğini makinelerden anlamaya çalışıyorlar ama Nefesin en azından ufak bir direnç göstermesini bekliyorlar bu da olmayınca kanunlara göre hareket edip aileye yapmak zorunda oldukları şeyleri anlattılar ve onlarda sonunda kararı verdiler!” dedi.
Serap “boktan bir şey bu! Onu göz göre göre öldürecekler mi? bu kadar mı yani? Bitti mi? Nefes bir daha olmayacak mı?”
Ayşegül “saçmalamayın ya! Bir de biz konuşsak?” dedi.
Senem “bir haftadır konuşuyoruz zaten. Ne biz ne de Doruk ve Poyraz vazgeçirebildiler. Dağhan Pehlivan,Aktan Vural Koca, Mert Zınıkrık ve Altuğ Altun belgeleri imzaladılar!” dedi yere çökerek..
