2.sezon / 12. bölüm
"Birkaç sene sonra"
Aynanın karşısında saçlarını tarıyordu genç kız. Üzerine giyindiği sarı renkteki elbise koyu teninde altın gibi ışıldıyordu. Memnuniyetle aynadaki aksine bakıp göz kırptığında çantasını eline alıp odasından çıktı. Hızlı adımlarla merdivenlerden aşağıya indiğinde annesine seslendi önce. Ama ses gelmeyince anahtarlarını alıp evden çıktı ve karşı tarafa geçti. Kapının açık olmasını şans sayarak içeriye girdi ve gelen seslere doğru yürümeye başladı. Annesini Talu teyzesi ile beraber minderlerin üzerinde oturur bir halde bulduğunda gülümsedi ve “anne” diye seslendi. Kızının sesini duymasıyla arkasına dönen mehir önce gözlerini kıstı ve baştan aşağıya kızını süzdü. Henüz liseyi bitireli çok olmamıştı ama Senem şimdiden genç bir kadın olma yolunda hızla ilerliyordu.
“nereye?” diye sordu genç kadın karşısındaki kömür gözlere..
Genç kız gülümseyerek saçlarını savurdu ve annesine bakıp “arkadaşlarla takılacağız biraz.” Dedi.
“bu kılıkla mı?” diye sorunca kızının sinirlendiğini gördü Mehir. Bunun üzerine gülümsedi ve ellerini havaya kaldırarak “pekala,bir şey demedim.” Dedi. Senem,omuz silkerek “her neyse! Ben gidiyorum. Görüşürüz hanımlar” dedi arkasını dönerek.. gülen bir yüzle salona geçtiğinde Poyrazın sesini duydu ve kapıdan çıkmada arkasına dönüp merdivenlerden inmekte olan Poyraza baktı. Uzun bacaklarına yakışan bir jean giyinmişti. Kollarını kıvırdığı gömleğinin eteklerini ise pantolonunun üzerine bırakmış ve yakasından iki düğmeyi açık bırakmıştı. Kaslı vücudu beyaz gömleğinin altında ‘ben buradayım’ diye bağırırken traşına dikkat kesildi senem. Kirli sakalı,biçimli burnu ve hafif çıkık elmacık kemikleri ve güneşte sarıya çalan tondaki gözleri ile bir başkaydı poyraz. Evet,her ikisi de zamanın eleğinden geçmişti. Büyümüş ve her şeye inat yine bir arada kalmayı başarmışlardı. İstedikleri kadar kavga etselerde bu böyleydi.
Senem,yutkundu. Geçen 3 sene içerisinde ne kadar çok şey değişmiş diye düşündü poyraz’ı görünce.. hafif bir tebessümle arkasını dönerken Poyrazın sesiyle olduğu yerde donakaldı. Genç adam konuşmakta olduğu telefonu kapamıştı bakışları seneme kaydığında. Eda’ya geleceğini söyleyerek telefonu kapamış ve senemi durdurmuştu. Genç kız kendisine döndüğünde poyraz dikkatle süzdü onu. Kendisine inat,söylediği onca şeye inat,kendisine inat kısacık,mini minnacık bir bez parçası giyinmişti yine Esmeri! Yine sözünü dinlememiş ve makyaj yapmıştı! ‘o saçlar milletin yanındayken öyle yapılmayacak’ diye ikaz etmesine rağmen Esmeri yine yapmıştı yapacağını. İri siyah gözlerini kendisine dikmiş bir şey söylemesini beklediğini biliyordu poyraz. Ama onu bu şekilde incelerken ne gerek vardı sözcüklere diye düşünüyordu. Elinde olsa ona bu kadar bu kadar daha yakınlaşacağını bilse yapmayacağı şey yoktu. Yutkundu! Derin bir nefes aldı ve hızlı adımlarla aşağıya indi. Şimdi tam da olmak istediği yerdeydi işte. Burnunun dibine kadar girdiği esmeri,gözlerini kaçırmadan kendisine bakıyordu şimdi. Birazdan onun patlayacağını biliyordu. Ve bunun için sabırsızlanıyordu genç adam..
Senem bir adım geri gidip öfkeyle poyraza baktı. Dudaklarını dişleyip ellerini yumruk yaptı ve poyraza bakıp “öküz tren olayın bitti mi?”diye sordu. Poyraz,bunun üzerine başını önüne eğdi ve gülmeye başladı. Genç kız onun gülümsemesine hayran kalırken diğer yandan da sinir oluyordu. Ayağını yere vurarak gülmekten omuzları sarsılan adama bakıyordu şimdi.
“sen neye gülüyorsun?” diye tısladığında poyraz başını kaldırdı ve tebessümle esmerine baktı. Gözleri esmerinin karalarıyla buluştuğunda senemin ağzı açıkta kaldı. Poyraz,gülmemek için işaret parmağını ısırdı ve seneme doğru adım atarak “kendine böyle bir yakıştırma yaptığına inanamıyorum!” dedi baş ve işaret parmağı ile senemin açıkta kalan ağzını kapatırken. Senem neye uğradığını şaşırmıştı.. poyraz önünden geçip giderken hala gülmekle meşguldü. Hışımla arkasını dönüp peşinden giderken senem arkasından bağırıyordu.
“öküz! Öküzsün işte! Öküz geldin öküz olarak gideceksin bu dünyadan!” diye bağırıyordu sitenin içinde. Poyraz arabasına binmeden önce “kızlar öyle demiyor ama?!”dediğinde senem küçümseyerek “mallarla çıkarsan herhalde ayrıştıramazlar oğlum!” diye bağırdı. Poyraz “diyorsun!” dedi arabasına binmeden. Senem arabasına bindiğinde poyraz yanına geldi ve “nereye?” diye sordu. Şimdi sıra senemdeydi..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESMER ( ESMER SERİSİ -3)
Teen FictionOnları bir araya getiren bir kader vardı ortada... Ağlatan... Nefret ettiren... Acı çektiren ve güldüren... Ne olursa olsun bir arada kalmalarını sağlayan bir kader... Esmer'di onlar... Sonsuza dek öyle kalacak, kim ne derse desin hep birlikte olaca...