2.sezon / 13.bölüm
Hatay,İskenderun
İskenderun güneşi bir başkaydı. Temiz havası,her türden insanı farklı bir şehirdi. Genç kız burayı çok seviyordu.. nereden bakılırsa bakılsın 1 senedir buradaydı ve kendisini hiç olmadığı kadar zinde hissediyordu… Pazar günü en yakın arkadaşıyla beraber büyük arenanın olduğu yere gelmişlerdi. Konser verilecekti ve dahası o gün askerlerin izin günleriydi..
“vay be! Kalabalığa bak aga!” dedi Özge yanında arkadaşı varmışçasına. Ama arkasını döndüğünde genç kız ışıklara takılmıştı. Gülümseyerek kalabalığın içinde ilerlediği sırada biriyle çarpıştı. Başını kaldırıp baktığında asker traşlı olduğunu anladı ve gülümseyerek önünden geçti. Genç adam yanına gelen askerlere bakarak “fazla dağıtmayın” dedi. En yakın arkadaşını arıyordu ama bir türlü bulamamıştı.. çalan telefonuna baktığında “nerdesin oğlum?” diye sordu sinirle. “Karşıdayım” diyen sese doğru dönen genç adam arkadaşının kendi ismini söylemesiyle sesin geldiği yöne döndü..
Özge de eli havada karşısındakileri görmeden arkadaşına seslendi!
Özge “Nefes!”
Yavuz “Ateş!”
Birbirlerinin yanlarından geçerken ikisi de farkında değildi bazı şeylerin.
Nefes,turuncu elbisesini üzerine geçirmiş kendine has gülümsemesi ile özgenin yanına geldiğinde ona sarıldı. “beni arkada bırakıp gittiğine inanamıyorum!” dedi. Büyümüştü Nefes. Artık o hırçınlığından bir şey kalmamıştı geriye.. bakışları,konuşmaları daha yumuşaktı artık.. derin bir nefes alıp arkadaşıyla beraber kalabalığın içine karıştı ve son 1 senedir yaptıkları şeyi yapmaya başladılar. Çantalarından çıkarmış oldukları beyaz gömlekleri ellerine alıp erlere,çavuşlara imzalatmaya başladılar.Merdivenlere oturduklarında gülümseyerek hangisinin daha çok imza attırdıklarını kontrol ediyorlardı. Nefes “benimki daha çok!” diye bağırdığında Özge “of ya! Yine mi?” diye mızmızlanıyordu.
Nefes gülümseyerek etrafta dolaşmakta olan askerleri izlerken özge “neden askerleri bu kadar seviyorsun anlamıyorum!” dedi. Nefes gülümsemesini kesmedi ama omuz silkti ve özgeye bakmadan “çünkü seviyorum. Bir nedeni yok. Sadece seviyorum işte” dediğinde Özge “İstanbula dönecek misin?” diye sordu.. genç kız bununla birlikte gerildi.. istanbulda yaşadıklarını unutmamıştı… onca şey yaşamıştı.. şimdi iyileşmişken tekrardan canını yakmaya niyeti yoktu..
“bilmiyorum” dedi sessizce..
“nefes,senem seni özledi. Ağabeylerin de öyle. Ve doruk hergün arıyor” dediğinde nefes “ben de onları özledim ve bana doruk deme! Bir daha bana onun adını anma!” dedi sinirle..
“tamam özür dilerim” diyen Özge nefese sarıldı ve karşıdan gelmekte olan kadına bakıp “Gabra geliyor.” Dedi.. nefes anında ayağa kalktı ve genç kadının önünde durdu..
Gabra “gitme vakti” dediğinde nefes özgeye döndü “sonra görüşürüz” dedi..genç kız başını salladı. Gabra ile beraber yürürken gözüne karşı dağın içindeki oyuk dikkatini çekti ve gabraya bakmadan “benim özgürlüğümü elimden aldığı gibi ben de onunkini alacağım!”dedi.
“nefes?”
Genç kız gülümsedi ve içini çekerek “ben iyiyim teyze” dedi..
****
“Açmıyor! AÇmıyorrrrrrrrrrr!” diyerek telefonunu duvara fırlatmıştı senem. Yatağın üzerine hınçla çöktüğünde sinirden neredeyse dudağını dişlemişti. Kanının tadı ağzına geldiğinde ağlamaya başladı. Poyraz içeriye girdiğinde Senemi yine nefesin odasında buldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESMER ( ESMER SERİSİ -3)
Teen FictionOnları bir araya getiren bir kader vardı ortada... Ağlatan... Nefret ettiren... Acı çektiren ve güldüren... Ne olursa olsun bir arada kalmalarını sağlayan bir kader... Esmer'di onlar... Sonsuza dek öyle kalacak, kim ne derse desin hep birlikte olaca...