-21.bölüm-
Senem
Kar….
Ne güzeldi beyaz olmak. Beyazlara bürünmek. Saf olmak.. Temiz olmak… Keşke ben de bizde böyle olabilseydik… Böyle ona bakınca ışıldayabilsek ve karşımızdakini kırmaktan korkar olsaydık.. En narin halimizle ele geleceğimizi bilsek ve bundan korkar olsaydık.
Başka ellere değil de kendi ellerimizde birleşseydik.. Ne olurdu sanki her şey böyle beyaz ve saf olsaydı. Kıskançlık ve nefret olmasaydı..
Okulların bir hafta tatil olmuş olması beni çok sevindirmişti. Ben, Nefes, Anıl, Doruk, Poyraz ve Şengül ile birbirinden güzel şeyler yapmış ve yaşamıştık. Arada gelen davetsiz misafirler bile keyfimi bozmaya yetmemişti. Mutluydum.. keşke okullar hep tatil olsa ve hep kar yağsaydı..
Yaklaşan şiir yarışması için tüm hazırlıklarımız devam ediyordu. Merve hoca tatil olan bir hafta boyunca bizim eve gelmiş ve bizimle şahsen ilgilenmişti. Tabi Nefesin yardımlarını da unutmamam gerek. En büyük destekçimdi benim hayatta… Doruk zorla bir şeyler yaptırıyordu gene ona ama sesini çıkarmıyordu.. Biraz uzak davranıyordum çünkü Ezginin benimle uğraştığını seziyordu. Ve eğer Ezginin beni tehdit ettiğini ona söylersem sonunda neler yapacağını da biliyordum. Bu çok büyük şeyleri beraberinde getirecekti biliyorum ama dayanmak zorundaydım. Kendim için değil Nefes için..
***
Nefes “olmuyorrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr!” diyerek bağırmaya başladı tekrardan Nefes…
Poyraz elindeki kağıtları yere atıp Nefese dönmüş “sakın bağırma tamam mı?”
Nefes “alt tarafı o bölümü okurken biraz daha sesini incelteceksin!”diyerek kızgın olduğunu belirtti.
Poyraz “sen benden Romeo olmamı istiyorsun ama ben Romeo değilim!”
Nefes “romeo’nun canı cehenneme! Bu şiirle tüm dinleyenleri büyüleyeceksin sen kendini ya da senemi değil! Bunu önce o kalın
kafana sok ağabey!”Poyraz “bana bak!”
Merve hoca “aaaaahh,çocuklar yapmayın ama! Daha yarışmaya bir buçuk ayımız var. Evet, nasıl söylemen gerektiği çok önemli ama bu kadar kendini kasarsan da olmaz Poyraz. Aşman gerek. Karşında Ezgi varmış gibi düşün.”
Senem “efendim?”
Merve hoca “eğer sevdiği biri olursa…”
Senem “o zaman gidip onunla okusun ve katılsın yarışmaya. Benimle değil. O kızın yerine konmak istemiyorum ben.”
Doruk “hatun haklı birader. Ne Ezgisi ya hocam. O sümüklüyü kim takar.” Dedi gülerek..
Poyraz “Doruk!”
Doruk “ne var be? Al senin olsun Ezgin.” Dedi ve döndü arkasını camın önüne doğru yürümeye başladı.
Anılın yanına oturup tabaktaki çerezlerden alıp test kitaplarına geri döndü.
Anıl “nasıl gidiyor?”
Doruk tek kaşını havaya kaldırıp “hangisi? İstanbul mu Konya mı?”
Anıl “Konya”
Doruk “baksana şunların haline oğlum. Senem kendini idare edebiliyor ama Poyrazın canı başka şeyler çekiyor artık belli. Engelleyememekten korkuyor kendini ondan bu kadar agresif.”
Anıl “ne yapacaksın peki?”
Doruk kitabı bırakıp “lan bir kere kendini de araya katsan?”
Anıl “aman abi. Ben bulaşmak istemiyorum. Kendi hayatımı rayına koyamadım bir de Poyrazın aşk üçgenine takılı kalmak istemiyorum.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESMER ( ESMER SERİSİ -3)
Teen FictionOnları bir araya getiren bir kader vardı ortada... Ağlatan... Nefret ettiren... Acı çektiren ve güldüren... Ne olursa olsun bir arada kalmalarını sağlayan bir kader... Esmer'di onlar... Sonsuza dek öyle kalacak, kim ne derse desin hep birlikte olaca...