-28.bölüm-
Ertesi gün Nefes okula sivil gitmek zorunda kalsa da,iyi olduğu her halinden belli oluyordu. Senem ve Poyrazı gene odaya kilitleyip kızlarla birlikte davetiyeleri dağıtıyordu. Yağızla karşı karşıya gelen Nefes yanında duran Serap ve Sideme aldırmayarak “bu senin” demişti.
Yağız “parti için mi? emin misin?”
Nefes “evet.”
Yağız “haha,şey bu süper. Ama nasıl kabul ettiler?” diyince Nefes gülümsemiş ve “şey, kolay olmadı tabi. Ben davetiyeyi hazırladıktan sonra gördüler ama izin verdiler sonunda.” Dedi
Yağız “onlara ne söyledin?”
Nefes “onlara sana sırılsıklam aşık olduğumu eğer o parti de seni göremezsem kendimi öldüreceğimi söyledim.” Dedi gülümseyerek ve yoluna devam etti.
Yağız ise elinde tuttuğu zarfı sallayıp Nefesin dediklerine gülmüş ve “evet!” diyerek sınıfa girmişti.
Melis elinde zarfı ile Rengin ve Ezgi’nin yanına gittiğinde,parti için heyecanlı olduğunu söylemişti.
Ezgi ve Rengin ise bir kez daha Nefesle karşı karşıya kalacaklardı. Rengin merdivenlerde Nefesi gördüğünde durdurup “sevgilimin partisine neden davetli değilim acaba?” diye sorunca Serap ve Didem Nefese bakmıştı.
Nefes ise “çünkü o partide bulunmanı istemiyorum!” diyerek cevap vermişti.
Rengin “gerçekten sabrımı zorluyorsun Nefes? Bana bir gerekçe söyle!” dedi bağırarak ve tüm koridorun ona bakmasına neden oldu.
Nefes Rengine doğru eğilip “bunu yaptığım için hiç pişman olmayacağım!” demiş ve “gelemiyorsun çünkü merdivenlerden düştün!” dedi..
Rengin “ne?”
Nefes, Rengine sadece dokunmuş ve Rengin o dokunmayla aşağı yuvarlanmıştı. Herkes Nefes de dahil olmak üzere Renginin başında toplanmıştı. Huriye hoca “kıızm nasıl düştün sen ya?” diye sorunca Rengin tek kaşını kaldırıp kendisine bakmakta olan nefese bakıp “ayağım kaydı hocam!” demişti. Nefes ise merdivenlerden çıkarken “okul gazeteniz için mükemmel bir poz.” Demişti.
Serap gülerek “kızım senden korkulur!” demiş ve sözünü tamamlayamadan Nefesi bir kere daha bu sefer Ezgi ile tartışırken bulmuştu.
Ezgi “Nefesciğim neden sevgilimin partisine davetli değilim?”
Nefes oflayarak “çünkü davet edilmedin.” Diye cevap verdi.
Ezgi “iyi de neden?”
Nefes “çünkü ben istemiyorum!” dedi..
Ezgi “anlamadım?”
Nefes “heceleyip ölçüsünü eline vereyim istersen Ezgi! Çağırılmadın! Ben istemedim! Abimin sevgilisi olman onun dahil olduğu organizasyonlara katılacağın anlamına gelmiyor! Nokta! Başka soru?”
Ezgi “görüşürüz Nefes!” demiş ve sinirle yukarı çıkmıştı.
Serap ise Nefese dönüp “kızım derdin ne ya? Bak Ezgi ve Rengin çok pislerdir nefes. Dikkat et!”dedi.
Nefes ise kendilerine doğru gelmekte olan Senem ve Poyraza bakıp “ben bizimkilere göre prensesim ve kralın kim olduğu belli” dedi abisine bakarak ve “görevim de kraliçeyi en sorunsuz şekilde kralına ulaştırmak yani onu korumak!” dedi gülümseyerek…
“dolayısıyla kızlar! Ezgi ve Rengin bana hiçbir şey yapamazlar!” dedi..Onlar, en azından Nefes, Ezginin Nefes tarafından yavaş yavaş ama olaylı bir şekilde hayatlarından çıkarılmasına sevinirken Ezginin onlarla ölüm oyunu oynayıp canımızı en derinden yakacağını tahmin etmiyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESMER ( ESMER SERİSİ -3)
Teen FictionOnları bir araya getiren bir kader vardı ortada... Ağlatan... Nefret ettiren... Acı çektiren ve güldüren... Ne olursa olsun bir arada kalmalarını sağlayan bir kader... Esmer'di onlar... Sonsuza dek öyle kalacak, kim ne derse desin hep birlikte olaca...