Bölüm 16

107 21 2
                                    

-16.bölüm-

Kızlar evden koşar adım çıkmalarına rağmen; kaçamamışlardı. Anıla çarpmalarıyla üçü birlikte yere düşen çocuklar,doruk ve poyrazın bağıran seslerinden kaçabilmek için hamle yapmış ama doruk ve poyrazın anıla “o iki baş belasını sakın bırakma anko!” diye bağırması üzerine kızlar çığlık atmaya başlamışlardı.

Doruk senemi poyraz da nefesi omzuna atıp baş aşağı içeri götürürken doruk senemin poposuna şaplak atıyordu. Senem canının yanmasıyla bağırdığı için doruğun sırtına yumruk atıyor ve ona küfür ediyordu.

Misafir odasında kalan Dağhan ise aşağıda kopan gümbürtüye anlam verememiş ve mahmur gözlerle merdivenlerin aşağısında olanlara tebessümle bakmaya başlamışlardı. Altuğun yanına gelmesiyle “biz de böyle miydik ya?” diye sorması altuğ beyi güldürmüş ve “biz daha usluyduk abi emin ol!” demesiyle iki dostun aşağı gülerek inmesine neden olmuştu.

Doruk genç kızı kucağından indirmiş ona doğru yürüyüp bağırmaya başlamıştı. “seni öldürcem kömür surat! Seni parça parça edicem ve bu sefer seni elimden kimse alamayacak!” demiş sonra da nefese dönüp “sen de nasibini alacaksın prenses! Tokat manyağı yapcam sizi!” demiş ve senemi saçından yakalayıp çekmeye başlamasıyla nefesin doruğa doğru hamle yapması bir olmuştu. “ya kes şunu!” demesiyle doruk nefese bakmış ve tebessümle “merak etme yavrum seviyorum!” demişti. Nefes bu cevaptan tatmin olmamıştı ve doruğa gidip vurmaya çalışınca poyrazın kendisini ters çevirip kucağına yatırmasıyla neye uğradığını şaşırmış ve poposuna yediği her darbeyle “annneeeeeeeeeeeeee!” diye bağırması bir olmuştu.

Senem,Nefesi öyle görünce doruğa tekme atmıştı. Doruk kasılıp kalınca yeşil gözleri öfkeden ve acıdan sulanmış bir şekilde senemi yakalamış ve o da Poyraz gibi Senemin poposuna vurmaya başlamıştı. Poyrazın aksine Doruk’un vuruşları çok sertti ama Senem sesini çıkarmayıp Doruk'un bacaklarını sıkıyordu.

Sonunda bağırdığındaysa “sanıyor musun ki bu beni durduracak! Bundan sonraki hayatını bana katlanarak geçireceksin! Hayatını cehenneme çevireceğim Doruk Pehlivan! mahvedicem seni! Poyraz bırak Nefesi! Siz iki man kafanın hayatını mahvedeceğim!” diye bağırması Doruk ve Poyrazı kahkahalara sokmuş ve kızları ters çevirip kucaklarına oturtmalarıyla komediye dönüşmüştü.

Nefes ve Senem sulanan gözlerle birbirlerine bakarken bu iki çocuğun birbirlerine karşı bu şekilde gülmelerine anlam verememişlerdi.

Dorukun Senemi kocaman öpüp ona sarılmasıyla şaşıran genç kız “sen deli misin?” diye sormuş ama Doruk’un gülümseyen yüzüne bakınca o da gülmeye başlamıştı.

Senem “ahahaha,manyaksın beee!offf popom acıyor!” demiş ve yaşaran gözlerini silmişti.

Talunun mutfaktan çıkıp kahvaltıya çağırmasıyla çocukları;çocuklar itiraz etmiş ve dışarıda yapacaklarını söyleyerek evden çıkmışlardı.

Arabaya bindiklerinde sabah neler olduğunu anıla anlatmışlardı. Kızlar gülmekten kırılırken çocuklar ise somurtuyordu. Okulun önüne gelip arabadan indiklerinde ilk dersin bittiğini ve okulun teneffüste olduklarını anlamışlardı. Ama içinde bulundukları durumdan o kadar memnundular ki kimse umurlarında değildi. Nefes ,doruk’un kolunun altında,senem de poyrazın kolunun altında okula girmişti. Kahkahaları dikkat çekecek kadar yüksekti. Yağız ve Yusuf gelenlere döndüklerinde bir süre bakışlarını bu grupta tutmuş daha sonra önlerinden geçip gitmişlerdi. Poyraz küfür eder gibi “ağır tahrik var ağabeycim,zor tutuyorum kendimi!” demiş ve Doruk’a göz kırpmıştı.

Kahvaltı yapmadıkları için kızlara öğlen yemek yeme sözü vermişlerdi. Merdivenlerden çıkarken ezgi’ye yakalanmışlardı.

Ezgi “bu kahvaltıya ben de dahil miyim?”

ESMER ( ESMER SERİSİ -3)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin