٭94٭

1.7K 260 411
                                    

15:27

"Bitmedi daha, yaklaş."

Barış bıkkın bir şekilde gözlerini kapattığında Rüzgar eline boca ettiği güneş kremini kocasının yüzüne sürmeye devam etti.

"Her şey senin iyiliğin için canım kocam."

"Ne iyiliğiymiş bu?"

Rüzgar yanaklarına birkaç kez vurup kıkırdadı. Barış gözlerini açıp ona ters ters bakınca dudaklarından öptü. Barış'ı öpücükleriyle etkisiz hale getirmesi üç saniye falan sürüyordu.

"İleride benim hâlâ bebek gibi olduğumu görüp depresyona girme diye sürüyorum. Bu sayede beraber genç kalacağız. Bir de doktor olacaksın Barış, güneş kreminin önemini sana ben mi öğreteceğim?"

Gayet mantıklı bir açıklama olduğu için, "Haklısın bebeğim." deyip ellerini tuttu Barış. Üzerlerine birer öpücük kondurduğunda Rüzgar, "Kremliydi ellerim." deyip geri çekilmeye çalıştı ama Barış omuz silkip öpmeye devam etti.

"Aşkımdan ölüyorum."

Rüzgar bir anda böyle bir şey duymayı beklemediği için Barış'a şokla baktı. Dudaklarını aşağıya doğru kaydırmış, şimdi de bileklerine tüy kadar hafif öpücükler konduruyordu.

"Ne oluyor Barış?"

"Bir şey olmuyor, seni seviyorum."

Yumuşak dudaklarının baskısı içini hoş ettiği için yutkundu Rüzgar. Aniden aşka gelmesine alışık olsa da bazen hâlâ şok geçirebiliyordu.

"Ben de seni seviyorum sevgilim. Sevişmek mi istiyorsun?"

"Evet."

Hiç beklemeden verdiği cevap Rüzgar'ın kıkır kıkır gülmesine sebep oldu. Neden aşka geldiği belli olmuştu.

"Olmaz ama, kızımıza yüzme öğreteceğiz bugün."

Barış kolunu dudaklarını sürte sürte öpmeye devam ederken Rüzgar olduğu yerde kıpırdandı. Deli kocası onu da yoldan çıkarmak üzereydi ama imkansız olduğunu bildiği için hemen toparladı kendini.

"Dur, Ekin görecek."

"Tamam tamam."

Barış Rüzgar'dan istemeye istemeye ayrılıp şezlonga uzandı. Güneş gözlüğünü de takıp dünyayla irtibatını tamamen kestiğinde Rüzgar nöbetten gelen kocasıyla uğraşmayı şimdilik es geçti. Birazcık uyumasına izin verebilirdi.

"Bıyak Eki, bıyak."

Çocuk havuzunun kenarında kavga eden ikiliyi görünce ayağa kalkıp, "Ne oluyor?" diye bağırdı Rüzgar. Ekin kolluğunu Asel'in elinden hızla çektiğinde Asel dengesini kaybederek popo üstü yere yapıştı. Kolluğu kaptırdığı için kendini çimlere atıp tepine tepine ağlamaya başladığında o ağladığı için Ekin de ağlamaya başladı. Evlerinde klasik bir gündü.

Rüzgar Asel'i yattığı yerden zorlukla söküp kucağına aldıktan sonra Ekin'in yanına gitti.

"Özrünü bekliyorum Ekin."

Ekin kafasını iki yana sallayıp, "Dilemeyeceğim, benim kolluğum bu." diye bağırdığında Asel'in ağlaması da şiddetlendi. Çığlıklarının arasında, "Benim." dediğinde Ekin de ona karşılık olarak, "Hayır benim. Görmüyor musun, Spiderman var üstünde." dedi. Kulağının dibinde bağıra bağıra ağladıkları için beyninin delindiğini hissetti Rüzgar. Bazen cidden sabrı kalmıyordu.

"Senin kolluğun olduğunu biliyorum oğlum ama ne olursa olsun kardeşine böyle davranamazsın. Az daha düşüyordu. Canı yansaydı üzülmeyecek miydin?"

𝑩𝒂𝒃𝒚'𝒔 𝒃𝒂𝒃𝒚 ٭bxb٭Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin