18:12
"Aşkım."
Rüzgar yatakta uzanan kocasının üstüne atlayıp mıknatıslı bir oyuncak gibi göğsüne yapıştığında Barış gülerek elindeki kitabı kenara bıraktı.
"Bebeğim, yanlış anlamadıysam eğer beni çok özlemişsin."
Rüzgar kafasını kaldırıp bal gözlerini kırpıştıra kırpıştıra, "Çok çok çok özledim." dediğinde Barış kollarını beline sarıp Rüzgar'ı yana doğru düşürdü. Kıkır kıkır güldüğü için ortaya çıkmış olan tatlı gamzelerine öpücükler kondurup güzel bebeğinin kokusunu içine çekti.
"Ben de seni çok özledim sevgilim."
Rüzgar sağ bacağını Barış'ın bacaklarının arasına sokup ona biraz daha sırnaştıktan sonra dudaklarına minik minik öpücükler bırakmaya başladı.
"Acaba ders çalışmaya birazcık ara verip Ekin'le bizi dışarı çıkarsan çok güzel olmaz mıydı canım kocam?"
Cilveli cilveli konuştuğunda Barış dudaklarına kondurduğu minik öpücüklerin şirinliğine dayanamadığı için bir elini saçlarına atıp öpücüklerini derinleştirdi. Rüzgar koluna tutunup dudaklarına karşılık vermeye başladığında dışarı çıkmak isteyen sevgilisini yatağa hapsetmekten korktuğu için ondan hızlıca ayrıldı.
Rüzgar'ın dudaklarındaki ıslaklığı baş parmağıyla temizlerken, "Çok mu güzel olurdu?" dediğinde Rüzgar parmağına da bir öpücük kondurup kafasını sallayınca güldü Barış.
"Yakında işe başlayacağın için seninle zaman geçirmek istiyorum Barış. Bir de evde çok bunaldım. Tabi seni zora sokmayacaksa gidelim. Yani, çalışman gerekiyorsa ya da yorgunsan gitmeyedebiliriz."
Rüzgar o kadar düşünceliydi ki ders çalıştığı zamanlarda kapının önünden bile geçmiyor, Ekin ağladığında onu hemen susturmak için elinden geleni yapıyordu. Gündüzleri Rüzgar Ekin'le beraber salonda olduğundan Barış'a ders çalışabilmek için sadece yatak odası kalıyordu ama bir şekilde idare ediyorlardı.
Şimdi de gerçekten onunla zaman geçirmek istediğinin farkındaydı çünkü normalde hiç böyle isteklerde bulunmuyor, genelde Barış onu zorla dışarı çıkartıyordu. Rüzgar'ın onu düşündüğü için böyle yaptığını biliyordu. Ders çalıştığında yiyecek ya da içecek bir şeyler getirmek harici odaya hiç girmiyordu. Bazen de Ekin'in keyfi yerindeyse odaya kucağındaki minik sürprizle giriyor, ikisini öpüp koklayınca Barış'ın da bütün enerjisi yükseliyordu.
Aynı evin içinde olmalarına rağmen onlardan ayrı geçirdiği bir iki saat bile çok zor geliyordu Barış'a çünkü ikisini de çok özlüyordu. Bu yüzden sevgilisi haklıydı. İşe başlamadan önce her anını kesinlikle onlarla geçirmeliydi ve kendisinden tatlı bir şekilde ricada bulunan sevgilisinin gönlünü asla kırmamalıydı. Sonuçta dersler kaçmıyordu.
"Nereye gitmek istiyor benim bebeklerim?"
Kocasının teklifini kabul ettiği anlamına gelen cevabını duyunca Rüzgar'ın yüzünde güller açtı bir anda. Kafasını göğsüne yaslayıp Barış'a sıkı sıkı sarılırken mis gibi kokan boynundan birkaç tane öpücük çaldı. Artık hamile değildi, kocasının kimyasal içerikli bu traş losyonuyla karışmış olan güzel kokusunu istediği kadar ciğerlerine çekebilirdi.
"Kahve çekiyor canım, kahvecimize gidelim mi?"
"Gidelim güzelliğim."
Rüzgar, "Teşekkür ederiz babası." deyip Barış'ın yanaklarına sayısız kez öpücük kondurduktan sonra yataktan hızlıca kalktı. Barış dolabın önüne geçip kendine kıyafet seçeceğini düşünürken Rüzgar'ın koşa koşa içeri gitmesiyle şaşkınlıkla arkasından baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑩𝒂𝒃𝒚'𝒔 𝒃𝒂𝒃𝒚 ٭bxb٭
Teen Fiction[TAMAMLANDI] -MPREG- Rüzgar kendi bebekti, bir bebeğe nasıl bakabilirdi? Eşcinsel evliliklerin yasal olduğu ve erkeklerin doğum yapabildiği bir evrende geçmektedir💞 25.11.2023 26.08.2024