Bölüm 5: Bilinmeyen Adam

2.1K 233 124
                                    

Kai Lane

Kai ve diğerleri eve vardığında herkes çok yorulmuştu. Kai hiç konuşmadan odasına girdi ve kendini yatağa attı. Bir süre tavana baktıktan sonra ise annesinden aldığı dersler sayesinde terlik ile lambayı kapattı. Bu yetenek ziyan edilmemeliydi. Ne yazık ki anne olamazdı. 

Kai yatağa girmişti ama yatamayınca bunun ne anlamı vardı ki? Yatakta bir oraya bir öbür yana dönüp durdu. Sonunda telefonu aldı ve şarkı açıp kulaklığı taktı. Şarkı başlamadan bir iki dakika konuşmaları gerekiyordu Kai da şarkıyı ilerletme ile uğraşmak istemedi ve bekledi. Saçma sapan bir konuşmayı dinlemekle meşgul olmuştu. 

Yatakta şarkının konuşma kısmının bitmesini beklerken kapı açıldı ve Kai'ın tahminince içeri Sam girdi. Yine oflaya oflaya konuşmaya başlamıştı.

"Acaba..... Beni seviyor mu?...... Yoksa sevmiyor mu?...... Seviyor olabilir mi? Belki de...... Lezbiyen olabilir mi? Hayır! Bu olamaz! Nerden aklıma geldi bu!? Ahh!!" 

Kai kendini gülmemek için zorlukla tutarken içten içe Sam'e acıdı. 

Kai aslında Sam'i daha fazla dinlemek istiyordu fakat o sırada şarkı başladı. Kai üzgün bir yüz ifadesi takımdı ama bir şey yapmadı. Çünkü yapamazdı. Eğer şarkıyı durdurursa Sam fark ederdi. 

Kai kısa bir süre sonra yattı. 

***

Kai yine saatlerce rüya gördü ama büyük ihtimalle uyandıktan yarım saat sonra hepsini unutacaktı. Ama bu sefer ki rüyası farklıydı. Sanki gerçekti. Sanki gerçekten orada o şeyi yapıyordu. Sanki gerçekten o adamın kafasını koparıyordu! 

"Kai!! "diye bir kız sesi geldi ilerden. İlerisi neresi bilmiyordu. Düşünme yetisi çok zayıflamıştı. Etrafı gözleyemiyordu. Sadece akışa göre hareket ediyordu. Kai başını çevirdiğinde kıza baktı ve resmen kör oluyordu. Kız gerçekten çok güzeldi. Söyleyebileceği tek kelime buydu. Anlayabileceği tek şey buydu. Ve onu gördüğünde zamanın içerisinde hissedilmemiş duygular hissetti. Nereden geldiğini ve ona ait olmadığını bildiği hisler. Mavi gözlü sarı saçlı 1,60 boylarında bir kızdı. Şirindi ve güzeldi. Kai için o gerçekten çok güzeldi. Fakat bu ona aşık olduğu anlamına gelmiyordu. Kai sırf birinin güzelliğine aşık olamayacağını biliyordu. Peki onun farklılığı neydi? 

Kai başını çevirdi ve başka bir yönde, biraz ilerde olan Jack ve Kevın'ı gördü. Yanlarında bir erkek ve bir kız daha vardı. Bir anda önünde belirmiş o güzel kız Kai'ın elini tuttu ve bir şeyler söyledi Fakat Kai hiçbir şey anlamamıştı. Fakat en son omzunda hissettiği acı onun tüm hayatı boyunca çektiği acılarından toplamından daha fazlaydı ve Kai bunun rüya olduğundan şüphelenmeye başlamıştı. Fakat buna rağmen neden acı çekiyordu? Ve neden bu kadar şiddetliydi? Nefes alamadığını hissediyordu. 

Ama Kai bir anda uyandı ve elini ağzına attı. Bağıracaktı fakat eli direk ağzını kapatmıştı ve konuşmasını engellemişti. Kai da bir süre sonra sakinleşti ve geri yattı. Kimsenin garip zihinsel durumunu fark etmesini istemiyordu. 

***

Sabah kalktığında Sam yine horul horul uyuyordu. Kai da onu uyandırmadan dışarı çıktı. Yüzünü yıkadıktan sonra odasına geri döndü ve pantolonunu giydi. Etrafa bakmasına rağmen kıyafetini bulamamıştı. Sonunda üstü çıplak bir şekilde aşağı indi. Çünkü Lily'nin burada olmasını bekliyordu. O her zaman onlardan erken kalkar ve kıyafetlerinin yerini bilebilecek uyanık tek kişi oydu.

Kai aşağı indiğinde tahmin ettiği gibi Lily dördü için kahvaltı hazırlıyor. Şaşırtıcı bir şekilde tek başına yemiyordu. Kai'ı görünce ona doğru baktı.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin