Bölüm 99: Kızılyıldırım Düelloları Başlıyor.

810 105 11
                                    

Aradan bir kaç gün geçmişti. Herkes bu son birkaç günde dövüşecekleri rakipleri düşünmüş ve bunun için hazırlanmıştı. Bütün nefretleri ve pişmanlıkları bitirmek... İşte bu Kızılyıldırım Düellolarının amacıydı. Dünya Turnuvasında Michael ufak sebeplerden büyük nefretlerin ortaya çıkmasını istemiyordu. Şimdi bütün kinleri ortadan kaldırmak en iyisiydi.

Bu sefer ki dövüşler arenada olmayacaktı. Açık bir alanda güneşin vurduğu geniş bir yerde olacaktı. Bir kaç tribüne de öğrenciler ve öğretmenler yerleşecekti.

Kai ise bu süre boyunca Küçük Kaplana ne yapması gerektiğini anlatmış ve kılıçsız nasıl dövüşeceği ile alakalı kafa yormuştu. Fakat bu kısa süren bir kafa yormaktı. Kai kılıçsız da güzel dövüşeceğini düşünüyordu. Hiç zayıf değildi. Başkaları gücünü Sirius'a bağlayabilirdi fakat o buraya sadece çalışarak gelmişti. Şimdi ise bunu herkese göstermek istiyordu.

Alan açıldı. Geniş ve ferah bir arenaydı. Futbol sahasına benziyordu. Uzun zamandır hazırlanmış herkes alana girdi. Yüzbini aşkın kişi alana girmişti. 5. sınıflar bile buradaydı. Hatta öğretmenler bile dövüşmek için gelmişti. Tabii çok az. 2. basamağa geçmiş öğretmen de vardı ve onların dövüşü alanı yok edebilirdi. Haliyle Michael onların dövüşe katılmasına izin vermedi.

Kai alana girmedi. Sadece uzaktan izlemeye başladı. İlk dövüşte dikkatleri üzerine çekmek istemiyordu. Dövüşlerin yarısında dikkat çekmeden tribünlere karışacaktı.

Bütün herkes alana girdiğinde ortama sessizlik hakim oldu. Michael uzaktan izliyordu fakat bu dövüşte sunucu falan yoktu. Birilerinin sahaya çıkıp başka birine meydan okuması gerekiyordu ve kimse de ilk olmak istemiyordu.

10 saha vardı. Yüz bin öğrenci için bu az olsa da elden bu kadar geliyordu. Yine de Michael bir kaç güne her şeyin biteceğini düşünüyordu. İnsanlar en fazla ne kadar abartabilirlerdi ki?

En sonunda sahaya biri çıktı. Alvar bunu görünce biraz gülsede hemen çenesini kapadı. Sahaya çıkan kişi korkak çocuktu. Alvar'ın karşısında tir tir titrese de 100 binlerce insanın karşısında arenaya çıkan ilk kişi olmayı kabul etmişti.

Herkes korkak çocuğa bakarken o gerilmişti. Herkes onun kime meydan okuyacağını merak ediyordu. Korkak çocuk biraz etrafa baktıktan sonra hedefini gördüğünden dolayı gözleri açıldı. Fakat o yöndeki bazı kibirli güçlü insanlar korkak çocuğun onların olduğu yöne baktığını görünce kaşlarını çattılar.

Korkak çocuk 3. 4. ve 5. sınıfların ona olan bakışı yüzünden gergin hissetmişti. 2. Sınıflar da kötü baksa da onların yaydığı aura korkak çocuğu fazla etkilemiyordu. Ne de olsa bu sadece auraydı. Bir çok 2. sınıfa karşı dövüşü kaybedecek olsa da auralarından etkilenecek kadar zayıf değildi.

"Hui, sana meydan okuyorum." dedi korkak çocuk. Gelişimcilerin arasından genç bir adam öne çıkarken gözlerinde sinsi bakışlar vardı.

"Meydan okumanı kabul ediyorum. Eğlenceli ve öğretici bir dövüş olsun." dedi Hui ve sahaya çıktı. Onların dövüşünün başlamasının ardından başka insanlar da dövüşlere katılmaya başladı fakat çok da bilinen isimler değillerdi. 1. 2. ve 3. sınıflarda çok güçlü olmayan kişiler öne çıkmıştı. 3. sınıfların öne çıkanları ise sadece 1. bölgeden ve 3. sınıfların ilk katasıydı.

3, 4 ve 5. sınıfların yaşları ayırmak için bir yöntemi vardı. Kata! 1. kata ve o sınıftaki 2. yıl 2. kataydı. Ve bu şekilde devam ediyordu. Fakat yıl farkı dahiler için bir aşılamaz değildi.

4. sınıflar ve 5. sınıflar tamamen dahilerden oluşuyordu. Bu yüzden hepsi de ünlüyü. İlk başlayan olmak istememeleri doğaldı. Hepsi kibirli insanlardı.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin