Bölüm 152: Affet Beni

513 65 8
                                    

Ormanın derinliklerinde iki ışık inanılmaz bir hızda hareket ediyordu. Yüzlerinde endişeli bir ifade vardı. Arkalarında ise onlardan çok daha hızlı bir şekilde onları takip eden 20 yaşında bir genç vardı. Bu gencin yüzünde şeytani bir gülümseme vardı ve sanki onları yiyecekmiş gibi bir his yaratıyordu.

Bu iki kişi Zaheer ve John idi. İkisi de olabildiğince hızlı bir şekilde Nail'den kaçmaya çalışıyordu. Ama zincirli genç gerçekten hızlıydı. Yarım Adım 2. Basamak olan birinden beklendiği gibi.

"Hadi biraz yavaşlayın! Beni uğraştırıyorsunuz!!"

Zaheer ve John bu adamın sözlerine karşı sadece dişlerini sıkabilmişleridi. Bu adam güçlüydü ve eğer onları yakalarsa onlara kötü bir şey yapacağını anlamak için de dahi olmaya gerek yoktu.

Yine de Zaheer ve John ne yaparsa yapsın yakalanacaklarını biliyorlardı. Bu adam fazla hızlı ve güçlüydü. Neredeyse aralarında 1 Katman fark vardı.

İkisi pes etmeden ilerlemeye devam etsede o an Zaheer'in aklından başka şeyler geçiyordu.

"John..."

Zaheer'in sesi o kadar sakin çıkmıştı ki John bile irkilmişti. Böyle bir anda nasıl bu kadar rahat konuşabilirdi?

Zaheer'in yüzünde naif bir gülümseme oluştu.

"Eğer böyle devam ederse ikimizi de yakalayacak..... Ama birimizin bu olanları akademilere anlatması gerekiyor..... Her şey için çok geç olmadan...."

John Zaheer'in yüzündeki ifadeye baktı ve yüzündeki şaşkın ifadeye gözlerinin büyümesini de ortak etti. Bir kaç saniye sonra Zaheer'in ne demek istediğini anlamıştı. Tam karşı çıkacaktı ki Zaheer bir kez daha söze girmişti.

" Karşı çıkma John. Ben senden daha güçlüyüm ve senin benden potansiyelin daha fazla. Er geç beni geçeceksin ama şu anda bırakta yapmam gerekeni yapayım...."

'Bir gün herkesin gözünde bir anı olacaksın....'

'İyilerinden olmak için elinden geleni yap...'

John'un aklından geçen sözler Kai'ın kamp yaptıkları gün Zaheer'e söyledikleriydi. Zaheer'in gözlerine baktığında bir ışıltı vardı. Fakat bu yaşama arzusu değildi.

Bu sevdiğin insanları korumak için olandı!

Zaheer bir anda John'u yakaladı ve ileri doğru fırlattı. John ileri doğru uçarken sadece bir an arkasına dönüp Zaheer'in yüzüne bakabilmişti. Zaheer mutlu gibi görünüyordu. Ama gerçekten öyle miydi? John o an bile emindi ki Zaheer altına yapmamak için kendini zor tutuyordu.

Kim bile bile kendini ölüme atardı? Neden bunu yapardı? John bunların hepsini Zaheer'e sormak istiyordu ama yapamazdı. Aynısı Akademiye ilerledikleri zaman ve Avcılar onlara saldırdığında da olmuştu. Cia kendisini bile bile ölüme atmıştı ve John'u kurtarmak için elindeki ufacık şansı değerlendirmişti.

'Neden bunu yapıyorsunuz?!'

"ZAHEER!!!!!"

John'un gözlerinden bir damla göz yaşı aktı ama dönüp de Zaheer'e yardım edemedi. Kalbi ve zihni bunu çok istiyordu ama bedeni ne yapması gerektiğini biliyordu. Gitmeliydi...

John'un göz yaşları aktı ve o adımlarını hızlandırdı fakat o an Nail'in bakışları Zaheer yerine John'un üzerindeydi.

"Nereye kaçtığını sanıyorsun?!?!"

Nail bir anda iki zincirini ileri doğru uzattı. Zaheer'in elinde bir asa belirdi ve Zaheer asa'yı kullanıp birini engelleyebilse de diğer zincir doğrudan John'un sırtına doğru ilerliyordu.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin