Bölüm 65, 66 Ve 67 : Gizemli Mağara

968 115 5
                                    

3 ay önce

Toma ve Zack, Toma'nın evine gelmişlerdi. Toma'nın evi diğer evlerden biraz daha büyüktü çünkü Toma'nın evinde 6 tane 5. Sınıf kalıyordu. Onun ağabeyleri gibiydiler ve bu açıkça Zachery'nin ölüme yürüyüp yürümediğinden şüphe etmesine sebep oldu. O seviyedeki insanlar Zachery'nin buraya Toma'ya aşık olup olmadığını test etmek için geldiğini anlayabilir miydi?

Zack gerçekte fazla derin düşünüyordu. Bu insanların onu görecek vakti var mıydı gerçekten? Bu insanların bazıları 40 yaşlarındaydı ve onlarca yıldır gelişim yapmaya çalışıyorlardı. Uzun süreli kapalı kapı eğitimleri bir kaç yılı bile bulabiliyordu.

Zack evin arka bahçesine geldiğinde çok şaşırdı. Evin her yerinde savaş malzemesi duruyordu. Sabre, kılıç, pala, tabanca, hançer, kanca, balta. Ne ararsan burada vardı.

"Burası gerçekten çok kalabalık. Kimse olmasa bile geride bıraktıkları şeyler çok fazla. Nerede daha iyi çalışabileceğimizi biliyor musun?" dedi Zack. Toma da hızlıca başını onaylarcasına salladı ve bir elinde devasa mızrak diğer elinde Zack hızla ilerlemeye başladı. Gerçekten Zack'in elini tutmuş ve onu kendiyle beraber götürmüştü. Bu Zachery'i kesinlikle rahatsız etmemişti. Sadece titretmişti. Bir kızın yumuşak eline her zaman dokunmuyordu.

Bir gelişimci olduğu zaman zaten sosyallikten uzak olan durumu iyice asosyalliğe kaymıştı. En yakın olduğu kızlar zaten ev arkadaşlarıydı.

Adımları kimsenin duyamayacağı kadar sessizdi. Gizlice kaçan bir çifte benziyorlardı. Gizli aşıklar gibiydiler. Toma bu durumu fark etmese de Zachery'nin hoşuna gitmişti. İstemsizce Toma'nın elini daha sıkı tuttu. Toma göz ucuyla ona baksa da hiç bir şey söylemedi. Bu küçük bedenin içindeki kızın küçük bir kalbi yoktu. Aslında o anda çok heyecanlıydı. Bir erkeğin elini tutmuştu! Bunu fark ettiğinde çoktan harekete geçmiş olduğu gerçeği olmasaydı kesinlikle utançtan yerin dibine girmeye çalışırdı.

Yüzünü Zack'ten sakladı. Kızarıklığı görmesini istemedi. Utandığını bilsin istemedi.

Evler sokaklar boyunca sıralanmıştı. Her biri 2 katlı sıradan ve hoş birer mimariye sahipti. Yazar daha evler hakkında bilgisi olacak kadar zengin olmadığı için bu evlere ne dendiğini bilmese de bu evlerin dizilişinin Barcelona şehir planının dizilişi ile oldukça örtüştüğünü biliyordu.

Evlerin olduğu yerlerden koşarak kaçtılar. Zack ilk başta ne olduğunu anlamasa da sonrasında çıktıkları eve doğru yürüyen yarı dev boyutlarında kaslı ve çatık kaşlı bir figürün ilerlediğini görünce bu sefer Toma'yı çeken o oldu. Toma bunu komik bulmuş olacak ki Zachery önünden koşarak, elbette kendisini de çekerek evlerin olduğu bölgeden çıkarken kıkırdadı.

Sonrasında Toma tekrar liderliği aldı. Ağaçların arasında onu sürükledi ve mızrağını dimdik önünde tutarken Zachery'i de arkasından getirdi.

" Neredeyiz biz? "dedi Zack ağaçlara doğru bakarken. Toma da etrafında dönüp derin derin nefes aldı. Sonunda bir açıklığa çıktıklarında Toma yere oturdu ve ellerini üzerine sürerek terini sildi. Aynısını Zack de yaptı. El ele tutuşup bu kadar koşarken elleri terlemişti.

" Ormandayız. Burası büyük ağabeylerimin eğitim yeri fakat bugünlerde aralarından küçük olanları mor yıldırıma geçmeye çalışıyor ve büyük olanlar da mezun olmak için öğretmenlere meydan okumak istiyor. Seni buraya getirmekte hata etmiş olabilir miyim? " Toma'nın yüzünü astığını gören Zack'in kalbine bir rahatsızlık çöktü.

"Hayır! hayır! Burası çok uygun. Sadece günlerce çalışabileceğimiz durumlar olabilir. O yüzden demiştim. Fakat sen nasıl istersen." dedi Zack. Ardından Toma hızlıca koştu ve bir tane çadır getirdi. Yüzü biraz kızarmıştı. Çadırı getirirken yine düşünmeden hareket ettiğini anlamamıştı fakat artık çok göeti. Çoktan çadırı getirmişti ve şimdi geri götürmek ayıp olabilirdi.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin