Bölüm 135: Usta Randal

725 102 76
                                    

Kai Kain'in söylediklerini dinleyince derin bir nefes aldı. Yüzünde kararlı bir bakış belirirken heykelin duruşunu aldı ve derin nefes aldı. Yüzünde büyük bir gülümseme belirmişti.

"Merak etme Kain. Ben bu Sanatta başarılı olmak için elimden geleni yapacağım."

Kai parmaklarını birleştirdi ve yüzünde ki ciddi ifade ile heykele dokundu.

Heykelden Kai'ın bedenine bir enerji girmeye başladı. Aynı anda Kai, parmaklarını birleştirdi ve iki parmağının arasına Kılıç İradesini göndermeye başladı.

Kai ve heykel aynı şekilde enerji çekiyordu fakat Heykele giren enerji direk olarak Kai'a geliyordu. Kai Kırmızı Yıldırıma girmediğinden daha Sanatı öğrenemezdi fakat ustasından izin alır almaz Kırmızı Yıldırıma girecekti ve Çift Parmak Beden Kesiş Sanatına girecekti.

Kai gözlerini kapattı. Geçen her saniye hissediyordu. Parmaklarının arasında doğan gücü. Oluşan akımı. Bedeninde hissettiği çağrı. Ona güç veren bu enerji. Kılıç İradesi derinleşiyor ve Parmakları ile herşeyi kağıt gibi kesebilecek bir hale geliyordu.

Fakat Kai bunu yapmadı. Yapamazdı. Bir sanat bedene ağır gelen bir yüktü ve Kai'ın kılıcında olan bir sanat gibi değildi bu. Bunu öğrenmiş olabilirdi fakat uygulayamazdı.

Kai gözlerini açmadı. Parmaklarının arasından bir ışık yayılıyordu ve bedeni güçleniyordu. Yavaş yavaş bedenini geri topladı ve ayaklarını çekti. Ellerini karın hizasına getirdi ve bir kılıç tutar gibi tuttu.

Kai sağ elini arkasına attı ve sol elini öne doğru uzattı. Sanki iki eliyle iki kılıç tutuyordu ve 2 düşmanını tehdit ediyordu. Yavaşça bacakları gerildi ve dizi büküldü. Kai'ın bedeninden antik bir Kılıç Azmi yayılmaya başlamıştı. Bu Kai'ın kazanma isteğiydi. Bu sanatı kullanarak zirveye tırmanma isteğiydi. Gerçekten Çift Parmak Dünya Kesiş Sanatında 5. Seviyeye ulaşmak istiyordu fakat bu Sanatı oluşturan kişi bile bu seviyeye ulaşamamış. Yine de Kai hiçbir şeyden etkilenmeden zirveye çıkmaya kararlıydı.

Kai bedeninden yayılan antik auranın farkında değildi fakat heyecanı yüzünden daha fazla yerinde durmadı ve ayağa kalkıp yüzünde ki gülümseme ile etrafına bakmaya başladı.

"Eğer Kain başarısız olmuşsa bedeni nerede? Bedeni bile benim için büyük bir hazine olabilir. Olmazsa bile ustanın onun için bir şeyler yapacağına eminim."

Kai etrafı dolaşmaya başladı fakat mağaranın merkezinin tavanında bir delik dışında başka bir şey yoktu. Tavanda bir delik olsa da delik sadece bir izdi kalan yerler taştan kapanmıştı fakat Kai bu delik izini fark etmiş ve burada bir şey olduğunu anlamıştı.

Kai başka bir şey bulamayınca derin bir nefes almıştı ve gözlerini heykele dikmişti. Yüzünde şeytani bir ifade oluşurken gülmeye başladı.

"Heheheheheh"

                                   ***

O sırada mağarada da Randal derin bir nefes aldı. Ve dışarı çıkıp gökyüzüne baktı. Bedeninden kararlı bir aura yayılıyordu. Bakışları göklere meydan okur gibiydi.

"Artık seviyelere geçme vakti geldi."

Randal yumrukları sıktı ve elini açtı. Daha bir saniye bile geçmemişti ki elinde bir saat belirdi.

"Daha fazla beklemenin bir anlamı yok. Bir korkak olmadığımı kanıtlayacağım!"

Çalar Saat türünde bir saatti. Randal Çalar saatin düğmesine bastı. Kısa bir süre geçmişti ki saatin yelkovanı hızlanmaya başladı. Her tur attığında saatten bir enerji yayılıyordu. Zamanla 6 duygu da yayılıyordu.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin