Bölüm 131: İki Dost (2)

680 96 12
                                    

'Neredeyim ben?'

Jack sorduğu soruyla çevresine baktı ve bir tepede olduğunu fark etti. Yanında yemyeşil bir ağaç vardı ve altında da çimler. Jack yüzüne esen rüzgarın ferahlığını hissedebiliyordu. Bu onun için inanılmaz bir histi ve 2 yılın ardından sadece güçlenme ile uğraşmak onu yormuştu. Birazcık yere oturup dinlenmek istiyordu ama o an karşısında sarı saçları ile annesi belirdi.

Jack şaşkınlıkla annesine bakarken yavaş yavaş anılarında döndü ve en son neler olduğunu hatırladı. Bakışları üzgün bir hal almıştı ve çevresine bir süre daha baktıktan sonra ise buranın gerçek olmadığını anlamıştı. O bir kez daha zihnine ya da başka bir yere gelmişti.

"Öldüm mü?"

Jack'in aklına gelen tek cevap buydu. O bir işe yaramaz gibi devam etmişti. Ve Kai'a yardımcı olamamıştı. Kai ve Kevın'ın onun için ne kadar üzüleceğini ne kadar ağlayacağını biliyordu. Milah ise..... Jack bile onun ne kadar üzüleceğini bilmiyordu.

Ama beklenenin aksine Jack ölmemişti.

"Öldüğünü düşünmeni sağlayacak bir olay yaşamış olabilirsin ama ölmedin. Burası ne zihnin ne Kalbin ne de onun gibi bir yer. Burası senin asıl gerçekliğin Jack."

Jack'in kafası karışmıştı. O Zihninde değilse neredeydi? Neredeydi ki öldürdüğü bilinç kırıntısını hala görebiliyordu?

" Ben.... Senin burada olmaman gerekiyordu. "

Maria başını iki yana salladı.

" Ben senin zihninde öldürdüğün Maria değilim Jack. "

Maria hareket etti ve Jack'e yaklaştı.

"Neden çoğu gelişimci çoğunlukla yıllarını verip de yapamadığı atılımı Ölmeden önceki son saniylerinde yapar biliyor musun?"

"Çünkü Evren Gücü bu fırsatı verdi..."

Evren gücü insanların ölmeden önce bir fırsatları olmasını istedi ve onlara bir seçenek sundu. Bu sayede insanlar her şeyden vazgeçebilecek kadar kararlıysa güçlendi ve karşı koydu. Bazıları ölmeden önce düşmanını da yanında götürdü. Bazıları ise kendi gücü yüzünden yok oldu. "

" Bu yüzden Dünya Turnuvası yapıldı! Dünya Turnuvasında ne kadar ölecek olsanız da bedeniniz Türklerin yaptığı Ölümsüz Formasyonu sayesinde yeniden dirilecek. Bu sayede o inanılmaz yetenek hiç gitmemiş olacak ve normal dünya da inanılmaz bir yetenek oluşacak. "

Maria'nın sözleri Jack de çok büyük bir şok etkisi bırakmamıştı fakat yine de Jack şaşkındı. Açıkça insanların savaşlarda olan gelişimi hiç savaşmadan yaptığı gelişimden daha güçlüydü. Bunu biliyordu ama böyle bir şey hiç beklememişti.

" O zaman..... Bende böyle bir durumun içerisinde miyim? Atılım mı yapıyorum?"

Jack konuştu ama Maria cevap vermedi. Onun yerine bir kaç adım geri geldi ve çevresinde hareket eden soğuk rüzgarla derin bir nefesi içine çekti. Sarı saçları rüzgarla dalgalanırken Jack ona bakarken eski sarı saçlarını hatırlamıştı.

"Bizim hakkımızda gerçekten hiç bir şey bilmiyorsun Jack. Kim olduğunu bilmiyorsun. Soyunun bilmiyorsun ve kanını bilmiyorsun. Senin için asıl önemli olanı, benim kim olduğumu bilmiyorsun."

"Ben Efsanevi Puslu Hırsızım Jack."

***

"Bizim Soyumuz bir köle milletiydi ve bende onların arasındaki biriydim. Hayatım boyunca insanların gözünü boyadım ve onların eşyalarını çaldım. Gözleri önündeydim ama aynı zamanda değildim."

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin