Bölüm 132: Bedel

684 93 22
                                    

Randal'ın Hazinesi için insanların adaya dağılmasından beri 12 saatten fazla geçmişti. Bu süre boyunca bir çok insan hazinenin bulunduğunu anlamıştı. Ve bu yüzden pes etmiş ve şehirlerine dönmüşlerdi. Ölümsüz Kılıç Akademisinin yok edilmesinde herkes beraber çalıştığından orada olan hiç bir kişi birbiri ile çarpışmamıştı. Bu yüzden bir çok ölüm azalmıştı.

Fakat hala bir çok şey yaşanmıştı ve akademilere dönmek zordu. Onların dışında ise ormanın içinde hala mavi saçlı bir kız yürümeye devam ediyordu. O güçlüydü ve Yarım Adım Mor Yıldırımdaydı. Bir çok insan ondan korkabilirdi ve adada gezmek için yeterli güce sahipti. Tek başına omzuna attığı bel çantası ile yerde gördüğü uygun bitkileri topluyordu.

Lena bütün her şeyin bittiğini görmüştü. Bütün dövüşlerin Kai ve Emma VS Dyrin'i Alan, Raiya, Zaheer ve Boyd VS Zenos'u ya da Jack ve Kevın VS Fugaki'yi. Bunların hepsi Lena tarafından görülmüştü fakat Lena hiçbirini umursamamıştı. Çünkü onların gücünü biliyordu ve eninde sonunda Kızılyıldırım Akademisi onları yenebilir Di. Kızılyıldırım Akademisi bir dahi yuvasıydı.

Lena yürümeye devam etti ve bir süre boyunca bir şeyler toplamaya devam etti. Ustasının ondan istediği o kadar çok şey vardı ki Lena ilk başta derin bir çığlık atmıştı. Çünkü bu liste bir malzeme listesi için çok fazlaydı ve her malzeme de değerli ve nadirdi. Eğer Gökyüzü Adasında olmasaydılar Lena'nın eşyaları bulması çok daha uzun sürerdi.

O sırada Lena arkasından ona doğru yaklaşan korkutucu bir aura hissedince arkasına döndü ve Karanlığın içinde sallana sallana ona doğru yürüyen kişiye baktı. Ne kadar o kişiye baksa da o kişi saatin gece vakti olmasından dolayı görünmüyordu. Ama Lena o adımların arasında siyah saçları ve o saçların arasında da Kuru kafayı görmüştü ve bedeni büyük bir şokun içine girmişti.

"Ne kadar güçlenmiş!!"

Lena ondan derin bir aura hissediyordu ve bu auranın gücü kesinlikle Alan'dan daha güçlüydü!!

Jace yavaş adımlarla gölgenin içinden çıktı ve Lena'ya baktı. Lena ise o anda gerçeği fark etti.

"Ölümlüler Kralı olmuşsun."

Jace hiç bir şey demedi. Gözündeki kanlı taraf çok açıktı ve Lena tarafından da belli oluyordu. Lena gözlerini kıstı ve Jace'e baktı.

"Jace..... İyi misin?"

O an Jace bir anda kahkaha attı ve gülerek Lena'ya baktı.

"İyiyim, iyiyim!! Sen beni aldattın!! Şimdi sana bunun bedelini ödetmek için geldim!!! Yoksa seni o kadar basit bir şekilde bırakacağımı mı sandın Lena???"

Jace'in değişik konuşma türü ve gözlerinde ki kanlanma Lena'nın bazı şeyleri anlamasını sağladı fakat o şu anda büyük bir risk altındaydı. Artık Kai adanın en güçlüsü değildi. Şu an adanın en güçlüsü Mor Yıldırımın Ortasını Zirvesininde olan Jace idi!!!

Jace'in şu anki gücü Kral olduktan sonra ki ani artıştı. Bu yüzden adanın en güçlüsü olmayı başarmıştı. Ve şu anda en nihai hedefi Lena'nın ölümüydü!

Jace aniden ileri atılırken Lena daha onun hareket ettiğini bile görememişti fakat bedeni onun yerine hareket etti ve ardı ardına Jace'in saldırılarından kaçındı fakat Lena bu süre boyunca yoğun bir boğulma hissi yaşamıştı.

O an zaman dondu. Lena bir anda Jace'in zamanı dondurmuş olduğunu düşününce korkuyla geriye sıçradı fakat Jace hala aynı yerdeydi ve omuzlarına gelen saçları bile hareket etmiyordu. O tamamen donmuştu!!

"Neler Oluyor?"

"Sana bir şans veriyorum Lena."

Lena bir anda Ustasının sesini duyunca çevresine baktı fakat ustasını direk önünde görmeyi beklemiyordu. Bu sefer Ustasının bakışları hüzünlüydü. Görünüşe göre Jace'i o durdurmuştu.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin