Bölüm 22: Vahşi Olan

1K 127 10
                                    

"Yeter artık sal beni. Neden böyle işkenceyle eğitim veriyorsun." diye bağırdı Kai. Ezra onu bir cehenneme getirmişti. Vücudu erirken Kai'a şınav çektiriyordu. Aynı zamanda üstüne oturmuş Kai'ın sırtına vuruyordu. Vuruşları da sıradan değildi ve kızgın alev gibiydi. Bu zaman içerisinde Kai sürekli şınav çekemeyecek duruma gelmişti. Ezra onun bedenini acımasızca yenilemiş ve her şeyi tekrardan yaptırmıştı. Bu işkence değildi de neydi?

Zaman bu şekilde geçerken Ezra sıkılmış olacak ki bu sefer de Kai'ı koşturmaya başladı. Bu o kadar kötü değildi. Sadece ayaklarının altı yanıyordu ve sürekli koşması gerekiyordu. Kalıcı bir hasar almadığı için elinden geleni yapabiliyordu fakat yine de bir kere düştüğünde çığlık çığlığa bağırıyor ve Ezra onu yeniden başlıyordu. Küçük bir kız çocuğu gibi hissediyordu.

"Öfkelen. Öfkeni kullanarak koş. Normal hızın ne kadarsa öfken onu artırır. Daha güçlü olmanın yolu budur. Gücünü kullanarak dayanıklılığını arttır. Sakin olma. Şiddetli ol. " Kai koşarken öfkesi gittikçe artıyordu. Zaten nasıl öfkelenmezdi. Burada ona eziyet eden adama karşı öfkeliydi. Ne yazık ki ona bir şey yapabilecek güçten çok uzaktaydı. Gözleri kırmızı olurken sağ alttan bir taban çizgisi oluştu. Başlıyordu.

Kai'ın hızı artarken öfkesini ayağına yönlendirmeye çalışıyordu. Ama bu kolay bir şey değildi. Yapamıyordu. Öfkeni nasıl ayağına yönlendirebilirdin?! Bu daha çok korkunca olması gereken bir şey değil miydi?

Ayağına yönlendirmek için bir düşmana sahip olmalıydın. Tekme atmak istemeliydin. Onu yok etmek isteyen bir tekme atmalıydın.

Ezra onu gaza getirirken Kai yeryüzünü düşmanı olarak gördü. Onu tekmeledi ve hızlandı.

9 gün boyunca Kai koştu. En sonunda Usta Ezranın sesiyle yere yığıldı. Hareket edecek hali bile kalmamıştı. Bunca zaman boyunca sürekli yeniden başlasa da zihni yoruluyordu. Bedenini eğitmiyordu. İradesini eğitiyordu. İradesinin dayanıklılığı artmıştı.

7 gün boyunca vücudunun yaptığı enerji sonunda ani bir hızla vücuduna girerken gözleri kırmızı bir şekilde parladı. Koşu boyunca Ezra'nın oluşturduğu bariyer sayesinde hiçbir enerji Kai'ın vücuduna girememişti. Bu sayede şimdi daha hızlı derece atlatabilecekti.

"Sarı yıldırım ortası başlangıç" Kai'ın vücuduna giren enerji devam ederken orta derecenin ortasına ulaştı.

"Velet buradaki işin şimdilik bitti. Şimdi geri gidebilirsin." Ezra'nın elini sallamasıyla Kai uyanmaya başlarken Ezra'nın sonradan söylediği şeyleri Kai duymamıştı.

"Gerçekten düşündüğüm kadar ezik değilsin."

                                 ***

Kai gerçek dünyada uyandığında etrafta kimse yoktu. Yanına baktığında Kevın ve Emma'nın meditasyondan çıkmış olduğunu gördü.

9 gün boyunca koşmadığını biliyordu. Sadece zihninde öyleydi. Burada bir yerde olmalılardı.

Kai mutfak olduğunu düşündüğü yere geldiğinde herkes oturmuş yemek yiyordu. Kimseden ses çıkmıyordu. Bu amerikan mutfağında herkesin gözünde ilginç bir özgüven patlaması fark etti.

" Neden herkes suskun? "

Kai'a baktılar. Oldukça heyecanlı bakışlardı.

" Seni bekliyorduk. Herkes hangi seviyeye geldiğini açıklasın diye. " dedi Emma. Kai da sofraya otururken herkes birbirine bakıyordu.

" ilk kim başlıyor peki? " dedi Kai.

" Peki ben başlayayım zaten hiçbiriniz şu anda bu seviyeye gelmemişsinizdir. "dedi Lena. Jace ile barışmış gözüküyorlardı . Yan yana oturmuşlardı.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin